Ufuk Faciası - Beyazperde.com eleştirisi : Perili Evler

Perili Evler

Perili ev senaryoları beni çeker. Mazisi olan bir ev ve bu evde yaşanmış olan kötülük ve korkuların aldığı intikamlar. Şeytanın yönettiği evler...

Son dönemlerde 3 adet perili ev filmi girdi vizyona, bildiğim bu konuda girecek ve şimdiden favorim olan bir film daha var (DC Vertigo çigi roman adaptasyonu House of Secrets). 3 Film dedim, sırasıyla; 'Event Horizon','Haunting' ve 'House On Haunted Hill'. Event Horizon esasında bir bilim kurgu filmiydi, ilhamını ve konusunu perili evlerden alıyordu, söz konusu olan ise perili bir yaşayan uzay gemisiydi. Haunting (Bu konuda da bir yazım var) geçmişte yaşayan sahibini özleyen bir evi anlatıyordu.

'House On Haunted Hill' (niye içinde haunt geçiyor, başka kelime mi yok!) ise tamamen aynı şekilde, sahiplerini özleyen bir perili evi anlatıyor. Ama en azından 'Haunting' kadar sıkıcı ve anti-sosyal bir film değil (Filmde evde geçmeyen sahneler bile var!)

Yarısı tamamen boş ve yarısı tamamen dolu karakterlerle film başlıyor. Filmin sonunda ölen veya yaşayan karakterleri analiz edecek veya sevip nefret edecek kadar bilgi yok. Karakterlere ısınma şansınız hiç yok, ısınabilecke kadar bilgi sahibi olduğunuz karakterleri de sevme şansınız yok. Film esasında, korkuyu falan bırakın, para için evlenmiş bir çiftin kavgasını anlatıyor. Internet artık her ortama girecek ya, bir perili ev filminde bile diyaloglara girebiliyor.

Lanetli Tepe çoğu zaman bir klip tadında. Çoğu sahne bu klip etkisinden dolayı birbirinden kopuk. Ama bu klip sahneleri gerçekten de ürkütücü. Diğer korku filmlerinde olduğu gibi birden kameraya girip zıplatma yöntemleri denenmiş, ama film bunlara güvenmiyor.. Film psikolojik gerilime de güvenmiyor... Filmin korkutmak için güvendiği şey, senaryodaki karmaşa ve çok yönlülük.. akıl karıştırmalar ve sayesinde gelen gerilim ve en önemlisi görüntü kalitesi ve çekimler. Hayalet filmlerinde en rezil görüntüler hayaletler ve yaptıkları.. bu filmde ise en iyisi hayalet sahneleri. Kişilerin başına gelen hayaletlerle karşılaşmalar...

Başarılı bir açılış sahnesi... kafa karıştıran cinayetler... hayaletler mi ev mi derken, en büyük düşmanın mutsuz insanlar olduğunu fark etmek. İnsanların insanlara yaptıkları (Gelecek ve geçmişte)... bilinmezliğin gerilimi, etkileyici görsellikler. En sonunda her zaman ki gibi beklenen ve iğrenç 'kademe sonu canavarı'

AIEEEEEEEEEEEEEEE filmlerin sonuna ne idüğü belirsiz korkutucu olması gerekecek canavarlar koymayınnnnnnnnn!!! Koymayın diyorum sizeeee. Dünya tarihinde bir canavar ne zaman tüm bedeniyle gözükmüş ve korkutucu olabilmiştir düşünün!!! Van gölü canavarını her dakika görebilsek korkar mıydık!

Film dönem dönem, neredeyse her korku sahnesinde eski bir bilgisayar oyunu 'Phantasmagoria' yı andırdı bana. Çünkü filmdeki dehşet, araştıran zihniyetlerin kurbanlara yapılmış olan işkenceleri izlemesiyle ve bu işkencelerin vücut parçalarıyla ve kişi psikolojileriyle ilgili olmasından kaynaklanıyor. Dehşet sahneleri dışında ise, bulundukları yerlerin yeteri kadar korkutucu olmaması ise bir korku tünelinde dolaşarak arada sırada korku klipleri görmelerini sağlıyor kurbanların.

Filmin çok başarılı bir sahnesi var. uzun süre bu sahneyi zihnimden silmeyeceğim. Seyretmemiş olanlar bu paragrafı okumasın: Kayıt cihazıyla evde dolaşan kurbanın, ameliyat masasında hayaletleri birini ameliyat (parçalama) ederken görmesi ve bunu sadece kamerada görmesi. Hayaletlerin kurbanı farkedip birden bire dönmesi ve kadının yok olana kadar acı çekip evin içerisine sindirilmesi. Lezizdi.

Film hakkında oy veriyorum: Sevdim, korktum. Bu sezonki hauntingden başarılı.