“A Star Is Born”; senaryosunu, William A. Wellman ve Robert Carson’ın 1937 tarihli aynı isimli film için kaleme aldıkları hikâyeden Eric Roth ve Will Fetters ile birlikte uyarlayarak yazan Bradley Cooper’ın yönetmen koltuğunda oturduğu ilk uzun metrajlı sinema filmi…
İlk olarak 2011 yılında, yönetmen koltuğunda Clint Eastwood’un oturacağı ve başrollerini de Beyoncé ile birlikte Christian Bale, Leonardo DiCaprio, Will Smith ve Tom Cruise gibi isimlerden birinin paylaşacağı bir dördüncü “A Star Is Born” filmi olarak düşünülen bu projeye son nokta, mevcut haliyle Mart 2016’da konulmuş ve 2017 Nisan’ın da da yaklaşık 40 milyon dolarlık bir bütçe ile de çekimlerine başlanılmış…
Prömiyeri, 31 Ağustos 2018’de 75. Venedik Uluslararası Film Festivalinde yapılan ve 5 Ekim 2018 tarihinde IMAX formatıyla sinema salonlarında vizyona giren filmin 16 Ocak 2019 tarihi itibarıyla ulaştığı hasılat rakamı da 406.3 milyon dolar…
Şu ana kadar 1 Golden Globes dâhil 42 ödül kazanmış olan bu filmin, 8.1/10 (137.547 oy) ve 4.1/5 (15.471 oy) olan IMDB ve Rotten Tomatoes izleyici puanı ortalamalarıyla 8.1/10 (444 yorum) ve 88/100 (60 yorum) olan Rotten Tomatoes ve “Mutlaka İzlenmeli” özel etiketine de sahip Metacritic yorum ortalamaları, oldukça iddialı bir filmle karşı karşıya olduğumuzu söylüyor gibi…
Gelin isterseniz, gerçekte nasıl bir filmle karşı karşıya olduğumuzu anlayabilmek için, “A Star Is Born” projesinin 1 Academy ve 5 Golden Globes ödüllü 1976 tarihli üçüncü yeniden çekimini de vizyona girdiği yıl sinema salonunda izlemiş biri olarak, yine önceliği oyuncu kadrosuna vermek suretiyle bu filmi bir de biz mercek altına alarak incelemeye ardından da puanlamaya çalışalım…
Ancak oyunculara geçmeden, Bradley Cooper ve arkadaşlarının özellikle de filmin başlarındaki “rock” soundundaki müziklerinin insanın ruhuna iyi geldiğini peşinen söyleyelim ve öyle de başlayalım…
Hem de, her ne kadar Bradley Cooper ve arkadaşlarının canlı sahne performansı şeklinde sunulan bu büyülü “rock” atmosferi, Lady Gaga ve Bradley Cooper ikilisinin birlikte seslendirdikleri "Shallow" sonrasında, Lady Gaga’nın “pop” formatına dönmesiyle bayağı bir irtifa kaybetse de, aynı Lady Gaga’nın “La Vie En Rose” daki harika performansını da kesinlikle gölgelemiyor…
Şimdi gelelim filmin oyuncu kadrosuna…
1976 tarihli üçüncü “A Star Is Born” uyarlamasını da vizyona girdiği yıl sinema salonunda izlediğimizi yukarıda belirtmiştik…
Bize göre, o filmle bu film arasındaki en temel farklılık, Kris Kristofferson ile Bradley Cooper’ın baş erkek karakteri canlandırma tarzlarındaki nüans farkında yatıyor…
Nasıl mı?
Her iki filmi de izlemiş olanlar, eminiz Kris Kristofferson’ın daha bir “maço”, daha bir “kovboy” ve daha bir “alkolik” bir rock yıldızı gibi olduğunu / göründüğünü itirazsız kabul edeceklerdir…
Elbette bu, Bradley Cooper’ın kötü oynadığı anlamına gelmez…
Ama işin bir tek alkoliklik kısmının bile Kris Kristofferson tarafından bambaşka bir şekilde yorumlandığı da apaçık ortada…
Hani neredeyse (zamanında) filmi izlerken, sinema salonunda Kris Kristofferson’ın üzerine sinen alkol kokusunu alır gibi oluyordunuz…
Fakat gel gör ki, Bradley Cooper ne kadar çabalasa da, tüm iyi niyetine rağmen aynı duyguyu bir türlü izleyiciye geçiremiyor…
Aslına bakarsanız her iki filmin kadın başrol oyuncuları Barbra Streisand ile Lady Gaga’yı karşılaştırmak üzere de pek çok şey sayıp söyleyebiliriz…
Ancak filmde, “burun” konusu sıklıkla gündeme geldiği için Barbra Streisand’ın sırf bu konuda bile “burun” farkıyla da olsa bir adım önde olduğunu söylememiz yeterli olacaktır diye düşünüyoruz…
Filmin teknik ayrıntısına girmeyeceğiz…
Fakat bu filme ilişkin olarak yapılan yorum ve değerlendirmelerdeki canımızı sıkan bir hususa değinmeden de yoruma son noktayı koymak istemiyoruz…
Evet, bu film kesinlikle 4,5 veya 5 puanlık bir film değil…
Buna itirazımız yok… Ama 0,5 veya 1 lik yahut 1,5 veya 2 lik de değil…
Şimdi biz böyle dedik diye; 2,5, 3, 3,5 ve 4 dışındaki puanlar yasaklanmış mı oldu?
Tabii ki de, hayır…
Yine dileyen dilediği puanı verir ve verecektir de…
Biz sadece filme ilişkin kendi kişisel fikrimizi ifade etmeye çalıştık…
Sonuç olarak, büyük bir ilgi ve beğeniyle izlediğimiz bu film için puanımız 3,5 önerimiz ise, “mutlaka izlenmeli” şeklinde olacak…
Keyifli seyirler,
Son bir not:
Tüm hakları bize ait olan bu yorumun orijinali; bir başka mecrada tarafımızca, 19 Ocak 2019 günü saat 01.57’de yazılarak paylaşılmıştır...