Hesabım
    Suçlu Kim?
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    2,5
    Geçer
    Suçlu Kim?

    Suçlu Kim?

    Yazar: Ayşegül Kesirli

    Malcolm Venville'in ikinci uzun metraj çalışması olan "Suçlu Kim?" farkında olmadan bir banka soygununa alet olan ve yanlışlıkla hapse giren Henry'nin aşama aşama nasıl bir suçluya dönüştüğünü anlatıyor. Herhangi bir amacı ya da hayali olmayan, dolayısıyla hapiste olmakla dışarıda olmak arasındaki farkı ayırt edemeyen gişe memuru Henry'nin hayatını değiştirense hapishaneyi evi gibi gören Max oluyor.

    Fazla konuşmayan, son derece durağan hatta tutuk bir karakter olarak tanımlayabileceğimiz Henry'nin, "House M.D." dizisinin bir bölümünde (5. Sezon, 6. Bölüm) egzantirik Doktor House'un tedavi ettiği ailevi akdeniz ateşinden muzdarip baba -kızı hatırlatan bir hali var. Dizide kısmi baygınlık geçiren, zaman mevhumunu kaybeden ve uyurgezerlik belirtileri gösteren ve kendilerine ait hiçbir özel eşya bulunmayan evlerinde hayatın bir parçası olmadan yaşadıkları anlatılan baba-kızın durumu aslında Henry'e çok benziyor. Filmin başından sonuna dek uyurgezer bir ruh halinde hikayeye dahil olan baş karakter Henry de yaşayamayan, hissedemeyen ve hiçbir şey olamayan bir karakter.

    "Suçlu Kim?"de Henry rolünde izlediğimiz Keanu Reeves, ilk bakışta karakter için biçilmiş kaftan gibi gözükse de ünlü oyuncunun performansı oldukça sorunlu. Bugüne kadar özellikle "Matrix Üçlemesi" ve "Hız Tuzağı" gibi filmlerde kariyerinin doruk noktasına çıkan Reeves, fazla mimik kullanmayı tercih etmediği gibi beden diliyle de arası iyi olmayan bir oyuncu. Reeves'in başarısının sırrı da, hareketli ve etkileşimli oyunculuğunda değil, etrafında dönen onca aksiyonun içinde soğukkanlı ve kaskatı durabilmesinde yatıyor belki de. Reeves, film süresince hiçbir şey yapmadan dursa da film dünyasının dinamizmiyle kendine has bir ritim ve uyum tutturabiliyor. Ancak tıpkı "Suçlu Kim?"deki gibi film dünyasına da durağanlık hakim olduğunda Keanu Reeves'in alışıldık performansı fazlasıyla iğreti bir hal alabiliyor.

    Malcolm Venville'in filminde, Reeves'in robotvari beden dili ve ifadesiz yüzü Henry'nin amaçsız mizacıyla birleştiğinde ortaya tam anlamıyla bir felaket çıkıyor ki "Suçlu Kim?" için iyi bir reklam malzemesi olan Keanu Reeves'in filmin felaketi olması oldukça ironik. Filmin başından sonuna dek kayda değer bir değişim geçirmeksizin film dünyasındaki yerini koruyan Henry, başlı başına oldukça zor bir karakter. Hikayenin başında, gişe memuru olarak çalışan ve tüm görevi küçücük bir kulübede nöbet tutmak olan Henry'nin hapse girmesinin kendisi için fazla bir şey ifade etmediği vurgulanıyor. Senaryo gereği hapiste kendi içine dönmesini ve bir aydınlanma yaşamasını beklediğimiz Henry'nin ruh hali ne bu süreç içerisinde ne de hapisten çıktıktan sonra elle tutulur bir değişime uğruyor. Henry'nin hapishanede aynı hücreyi paylaştığı Max ile yakın bir arkadaşlık kurduğunu iddia eden filmin senaryosu, Henry ile Max arasındaki dostluğu da yeterince iyi besleyemediğinde hikayenin devamlılığını sağlayan en önemli kırılma noktası zarar görüyor. Bu durum Henry'nin gidişatın devamında daha aktif bir rol almasını da olumsuz yönde etkiliyor. Bütün bunların sonucunda Henry, tutuk, amaçsız ve biraz da obsesif bir birey olarak sunulmaya çalışılırken tamamıyla iç dünyadan yoksun tek boyutlu bir karaktere dönüşüyor. Henry'i seyredenlerin sempatisini kazanacak, anlamlı bir baş karakter haline getirme görevi Keanu Reeves gibi bir oyuncunun sırtına yüklendiğindeyse ortaya dinamizmden ve sürükleyicilikten yoksun bir film çıkıyor.

    Aslına bakarsanız, "Suçlu Kim?"in senaryosu Henry gibi zahmetli bir karakteri görselleştirmekte zorlansa da hikayenin yan karakterleri olarak karşımıza çıkan Max, Julie ve tiyatro yönetmeni Darek Millodragovic'i gidişata dahil etmekte hiç güçlük çekmiyor. Hapishane hayatından oldukça memnun olan Max'in tahliye olmamak için verdiği çaba, Hollywood'a gitmeyi hayal eden Julie'nin oyunculuk macerası ve Darek'in kaprisleri başarılı birer komedi öğesi olarak hikayede yerlerini alıyorlar. Bunun yanı sıra Max rolünde izlediğimiz James Caan'ın eğlenceli performansı ve Vera Farmiga'nın hikayeye hareket getirmek için verdiği çaba gerçekten de takdire değer. "Suçlu Kim?"in Woody Allen'ın "Ufak Sahtekarlıklar" (2000) filmini hatırlatan sempatik soygun hikayesinin de biraz durağan olsa da filmin minimal tarzına uygun bir biçimde kurgulandığını söylemek mümkün.

    Sonuç olarak, "Suçlu Kim?" içinde başarılı bir film olma potansiyelini barındıran ancak kendini ifade etmekte oldukça zorlanan bir çalışma. Başkarakteri Henry'yi yeterince aktif ve etkili bir biçimde görselleştirilemeyen filmin yan karakterlerinin tüm çabalarına rağmen istediği atmosferi ve sürükleyiciliği tutturamadığına şahit olmaksa oldukça üzücü.

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top