öncelikle inanılmaz "ihtişamlı" bir film.sanırım böyle başlamamız gerekiyor.3buçuk saatin her bir saniyesi parıldıyor,hayran bırakıyor,izlemeye doyum olmuyor.renk kullanımları,kostümler,mekanlar,harcanan emek,bunların hepsine ayrı ayrı hayran olmamak elde değil.yapım yılı da tabii ki göz önüne alındığında ben-hur sadece "teknolojisiz ve samimi" görselliği nedeniyle dahi izlenmeyi hak ediyor.özellikle son dönemdeki bazı seçimler sayesinde akademiye olan inanç veya güven diyelim biraz sarsıldı bende,ve sadece oscar ödüllerine bakarak bir filmi yüceltmenin kesinlikle doğru olmadığını defalarca kez anlamış oldum bu dönemde.fakat ben-hur aldığı tarihi sayıdaki ödülü sonuna dek hak ediyor ve bu sefer akademinin kararlarını eleştirmek ve beğenmemek gibi bir lüksümüz yok.charlton heston her saniye sarışın halleriyle parıldıyor ve filmin ihtişamını tamamlıyor.diğer tüm oyuncular da inanırıcı ve rollerine tamamen bürünmüşler,performanslar,görsellik,teknik özellikler,sürükleyicilik,senaryo,yönetim,bunların tek birinde bile ufacık bir aksama yok.ben-hur bir sinema izleyicisinin mutlaka görmesi gereken eserleden biri.bu ihtişama tanık olmak lazım.