En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
bayram57
Takipçi
30 değerlendirmeler
Takip Et!
2,5
20 Ocak 2011 tarihinde eklendi
İşte budur ya işte budur. David Fincher ve Brad Pitt ikilisi olmayınca beğeni sayısının ne kadar kısıtlı olduğunu görmüş olduk bu film sayesinde. Yok oscar yarışıydı, yok Fincherdi, yok Brad Pitti derken gittik izledik Benjamin Buttonu. Ama o da ne? Bir film bu kadar mı sıkıcı olur? Bu kadar mı sıradan olur yani? Aksiyon beklemiyorum yanlış anlamayın. 3 saatte olsa, başından sonuna kadar tamamen dram ögelerine boğulmuşta olsa farketmez ama izlediği filmde biraz ruh, biraz canlılık, biraz bir ışık arıyor insan. Öyle değil mi yani? Hadi Benjamin Button oscar ve Brad Pitt faktörü gibi kozları sayesinde azımsanmayacak çoğunlukta bir kitle tarafından çok sevildi. Beğenildi demiyorum, sevildi diyorum. Hayatının filmi yapanlar da olmuştur belki. Neyse. Ama bu film neyse ki ikinci Benjamin Button vakası olmadı. Olamaz da zaten. Hayatımda izlediğim en kötü filmlerden bir tanesi.
Sinemanın tarihinin sanki en hızlı, hatta hız limitini bile aşıp asfalt yolda lastiklerinden duman çıkan otomobil misali filmini yaptı değil mi David Fincher? Neydi onun ismi yaa dur hatırlar gibi oldum sanki. Haa tamam hatırladım. Fight Clubtı değil mi? Dövüş Kulübü değil. Aklınız Dövüş Kulübüne gitmesin. Doğrusu Fight Clubtır. Şimdi Fight Club gibi hızlı bi film yapan bir yönetmenden hep onun gibi hızlı film bekleyen zihniyetlerin tabi ki azımsanmayacak bir çoğunlukta olduğu tartışılmaz bir gerçek. Buraya yazıyorum. David Fincher bunun gibi bir tane daha film yapsın, işte o zaman yukarı tükürse sakal, aşağı tükürse bıyık deyimini bilmese de içine düşeceği duruma düşünce anlayacaktır. Gerilim filmi yapsın ama yaparsa da Alfred Hitchcock filmlerini anımsatmasın mümkünse. Eee hızlı film yapsa gene olmaz. Haa olur ama seyirci memnun kalmaz. Çünkü o zaman Fight Clubcılar hemen kıyaslayıverir "bi bu filme bak, bi de Fight Cluba" diye. Yani kısacası işi zor bundan sonra Fincher amcamızın. 10/5
bu filme gösterime girdiği ilk gün gittiğim de vasat olduğu için yorum yapmamıştım 5 puan vermiştim.Altın küreyi izledikten sonra en iyi film,en iyi yönetmen ve en iyi senaryo! puanım hala 5.Ama Ricky Gervaisin juriyi yerden yere vurması ve rüşvet iddiaları altın küreyi izlerken hernekadar komik geldiysede şuan çok gerçekçi geliyor.
oldukca siradan, alabildigine sig, hicbir sekilde 2010 nun ve david fincher sinemasinin en iyilerinden degil hatta en basarisiz orneklerinden kanimca, ama oscar alirmi alir cunku eger bu filme vereceklerse verirler cunku kriter yok!!
Ha bir konuşuyorlar susmak bilmeden. Sayısını hatırlamadığım kadar çok altyazılı film izledim ama böyle yorucu diyaloglara sahip olan bir film izlemedim. Altyazılara yetişmek mümkün değil o yüzden türkçe dublajlısını bulup izleme kararı vererek filmi yarıda bıraktım. Filmin tamamını izlemediğim için film hakkında bütün bir açıklama yapamayacağım...
insanların bu filmi neden bu kadar büyüttüklerini anlamıyorum. film boyunca mark denen adamın ne kadar pislik olduğu ve hep yağ gibi üste çıkmasını izleyip durdum. bir ara elimde olsa boğasım geldi. en iyisi facebook hesabımı kapattım gitti. böyle bir arkadaşı olmam ben.
Çok iyi bir film. Fincher Panik Odasının başarısızlığına önceki filmleriyle oturttuğu tarzının şaşırtıcı yapının bozulduğunu gördü. Zodyak filmiyle beyhude bir bekleyişi muazzam anlatımıyla bizlere sundu.
Bu filmiyle de ışık hızıyla geçen pop kültür hayatını böyle sıradanlaşabilecek bir konuyu o kadar güzel aktarmış ki. Başroldeki oyuncunun payı da gözardı edilemez.
Umarsız bir gülümsemeyle izleyiciyi memnun ederek bitiyor film.
2010un en iyilerinden. Filmi iyi yapan konu değil işleniş bu da en iyi örneklerinden.
Konu daha güzel ve akıcı işlenmeliydi. Mark kardeşimizde rol gereği motor takılmış gibi konuşunca olay koptu zaten. Yönetmenine yakışmayacak kalite(sizlik)de bir film...
girisimcilik acisindan izlenmesi gereken bir film. insan, duygusal yonden en zor oldugu anlarda iyi seyler cikarabiliyor. belki filmin ilk sahnesindeki mark ile albright in konusmasi olmasaydi, olmayacakti hicbirsey.
Mark Zuckerberg bir nevi Yüksek Şatodaki Adamdır dünyanın en genç milyarderi olarak para ve şöhrete kavuşmasına rağmen tek arkadaşını kazıklayıp sevdiği kızı ebediyen kendinden uzaklaştırıp yalnız ve kaybetmiş bir modern zaman çocuğudur.Sevgiyi,ilgiyi,arkadaşlığı monitorlarda arayan bir neslin mutsuzluğu ve yalnızlığının resmidir. Baba 2 filminin sonunda Michael Corlenonun halini hatırlayın.Aynı son Mark Zuckerberg içinde geçerlidir. Dövüş kulübünde kapitalist toplumun çarklarında öğütülmüş erkekler sevgi ve ilgiyi kavga kulübünde dövüşerek birbirlerine dokunup rahatla yoluyla ararlar.İnternet nesli daha kötü bir durundadır.Sosyal ilişkileri bitmiş bir şekilde plastik klavye tuşlarına dokunup bir cam ekran karşısında hep özlemini çektiği kaybettiği bir şeyi aramaktadır.
Fincher usta yine bir neslin trajedisini yansıtmış.Tebrikler.
Doğruyu söylemek gerekirse filmi pek beğendiğimi söyleyemeceğim.Nedeni açık!Konu itibari ile güzel olmuş olsa da işleniş itibariyle haz duyulacak gibi değil.Yani klasik başarı öyküsü örgüsünde anlatılmış film.Ki şunu da unutmamak gerekir.Facebookun mucidi olan "Mark Zuckerberg" filmin gerçeği yansıtmadığını söyleyip ateş püskürmüştü.Bilginize
Sağlam filmdi. Jesse Eisenberg cidden çok başarılıydı. İfadeleri ve oyunculuğuna bayıldım. Anlatılan konunun gerçeği yansıtıp yansıtmadığı bir kenara fazlasıyla ciddi geçişleri, akılcı ve sürükleyiciliği, uzun diyalogların çekiciliği ve birçok detayıyla karşımızda yılın en güzel filmlerinden biri var. Fincher başarmış bir kez daha. Söylemeden geçemem; dahi Trent Reznor ve Atticus Ross müzikleri bir başka olağanüstülük. 9/10
Filmin çok artılarını yada farklılıklarını göremesemde de beğendim.Tabii yönetmen Fincher olunca beklentiler yüksek oluyor ,fakat senaryo bu beklentiler karşılayabilecek düzeyde değil.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.