Her dergi ve gazetenin puanlama sistemi farklı olduğu için, Beyazperde, puanları 0.5 - 5 yıldız üzerinden, kendi barometresine göre vermiştir.
Basın Eleştirisi
Birgün
Yazar: Tuğçe Madayanti Dizici
İğneleyici sözlerle, alaycı yergilerle döşeli hikâyesine enerjik bir anlatım dili katan filmin İranlı-Amerikalı yönetmeni Ramin Bahrani, elinde tuttuğu sağlam romanın hakkını vermiş. Kapitalizmin en karanlık ve karamsar yüzüne, hiciv türü ile enerji yükleyip onu canlandırarak, hem düşündürücü, hem ürkütücü hem de eğlendirici bir filme imza atmış.
Eleştirinin tamamı için: Birgün
Habertürk
Yazar: Mehmet Açar
İşin görsel boyutu bir yana, filmin akışı içinde Hindistan dışındaki seyirciler için özellikle kast sistemiyle ilgili gerekli bazı bilgiler veriliyor. Burada Bahrani’nin Hindistan’a dışarıdan bakan bir yönetmen olmasının hikâye anlatımında seyirci lehine geliştiğine inanıyorum. Farklı ülkelerden gelen filmler sırasında karşımıza çıkan bazı ‘yerel kültürel bulmacalar’ anlatıyla kurduğumuz ilişkiye zarar verirken burada öyle sorunlarla karşılaşmıyoruz. Hızlı temposuyla süresini hissettirmeyen ‘Beyaz Kaplan’ son haftalarda seyrettiğim en iyi filmlerden biri oldu. Herkese öneririm…
Eleştirinin tamamı için: Habertürk
Evrensel
Yazar: Şenay Aydemir
Filmin ve belli ki metnin Hindistan’daki kast sisteminin, üzerine inşa edilmiş sömürge döneminin bugün bile ülke yoksullarının büyük bir kesimini nasıl hizmetçi kafasına soktuğunu, milyonlarca insanın birilerine hizmet etmeyi lütuf olarak gördüğünü, bu olmadığı durumlarda kendilerini eksik ve suçlu hissettiklerini farklı karakterlerin etrafında dolanarak anlatıyor. Ama bütün meseleyi halletmiş birisi olarak Balram’ın gözünden dinliyoruz bu hikayeyi. Ülkenin toprak ağalarının, sanayi burjuvazisi ile siyasetçiler arasındaki karşılıklı çıkar ilişkisini (Biraz Kör gözüm parmağa olsa da) gösteriyor bizlere. Film bu keskin sınıf farkını Balram’ın “Hindistan’da iki dünya vardır” sözüne uygun bir şekilde işliyor aslında. İlk bölümde yoksulların, ikinci bölümde ise zenginlerin dünyasına davet ediyor bizi.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.
Birgün
İğneleyici sözlerle, alaycı yergilerle döşeli hikâyesine enerjik bir anlatım dili katan filmin İranlı-Amerikalı yönetmeni Ramin Bahrani, elinde tuttuğu sağlam romanın hakkını vermiş. Kapitalizmin en karanlık ve karamsar yüzüne, hiciv türü ile enerji yükleyip onu canlandırarak, hem düşündürücü, hem ürkütücü hem de eğlendirici bir filme imza atmış.
Habertürk
İşin görsel boyutu bir yana, filmin akışı içinde Hindistan dışındaki seyirciler için özellikle kast sistemiyle ilgili gerekli bazı bilgiler veriliyor. Burada Bahrani’nin Hindistan’a dışarıdan bakan bir yönetmen olmasının hikâye anlatımında seyirci lehine geliştiğine inanıyorum. Farklı ülkelerden gelen filmler sırasında karşımıza çıkan bazı ‘yerel kültürel bulmacalar’ anlatıyla kurduğumuz ilişkiye zarar verirken burada öyle sorunlarla karşılaşmıyoruz. Hızlı temposuyla süresini hissettirmeyen ‘Beyaz Kaplan’ son haftalarda seyrettiğim en iyi filmlerden biri oldu. Herkese öneririm…
Evrensel
Filmin ve belli ki metnin Hindistan’daki kast sisteminin, üzerine inşa edilmiş sömürge döneminin bugün bile ülke yoksullarının büyük bir kesimini nasıl hizmetçi kafasına soktuğunu, milyonlarca insanın birilerine hizmet etmeyi lütuf olarak gördüğünü, bu olmadığı durumlarda kendilerini eksik ve suçlu hissettiklerini farklı karakterlerin etrafında dolanarak anlatıyor. Ama bütün meseleyi halletmiş birisi olarak Balram’ın gözünden dinliyoruz bu hikayeyi. Ülkenin toprak ağalarının, sanayi burjuvazisi ile siyasetçiler arasındaki karşılıklı çıkar ilişkisini (Biraz Kör gözüm parmağa olsa da) gösteriyor bizlere. Film bu keskin sınıf farkını Balram’ın “Hindistan’da iki dünya vardır” sözüne uygun bir şekilde işliyor aslında. İlk bölümde yoksulların, ikinci bölümde ise zenginlerin dünyasına davet ediyor bizi.