Hesabım
    Gece ve Gündüz
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    3,0
    Ortalama
    Gece ve Gündüz

    Gece ve Gündüz

    Yazar: Melis Zararsız

    En son Tom Cruise ile Cameron Diaz'ı birlikte Vanilla Sky'da izlemiştim. Etkileyici bir filmdi, dramatik öğeler oldukça fazlaydı ve Diaz ile Cruise'nin paylaştıkları bazı sahneler oldukça çarpıcı, akılda kalıcıydı. (örneğin arabadaki şizofrenik anlar ve kaza sahneleri)

    Şimdi ise bir aksiyon komedide biraraya gelmiş bu birbirine pek yakışan iki star oyuncu. Cameron Diaz'ın ilk olarak The Mask adlı komedi filminde kamera karşısına geçtiğini de hatırlayarak, yaz aylarında izlenecek, keyifli, esprili, renkli bir filmle karşı karşıya kalacağımızı hissediyoruz.

    Bu konuda yanıldığımız da söylenemez, fizik kurallarına aykırı aksiyon ve efekt yüklü sahnelerde her ne kadar "evet bu bir komedi ve biz de bir komedi izlediğimizin farkındayız" hatırlatmalarını kendimize yapmak zorunda kalsak ve esprinin, şakanın, abartının içine dalsak da, keyfimizi kaçırmıyor bu detay.

    Aynı uçakta tanışan Roy Miller (Cruise) ve June Havens (Diaz), sakin bir uçak yolculuğunda, sakin sakin sohbet ederlerken, bu sakinliğin filmin sonuna kadar bir daha asla yakalanmayacağını bilen tek kişi Miller'dır. June ise, yakışıklı bir erkekle tanışmanın heyecanıyla uçağın tuvaletinde üstüne başına çeki düzen veredursun, tekrar yerine döndüğünde uçakta yaşayan iki insandan biri olduğunu farketmekte gecikir. Evet, pilotlar bile ölmüştür ve karaya iniş biraz hızlı olacaktır sanki.

    Film sürprizlerini vermekten nefret eden bir yazar olarak daha fazla detaya girmeden, filmin bu dakikasından itibaren aksiyonun hiç yavaşlamayacağını, June'un ister istemez kendini bir maceranın içinde bulacağını, bu gece ile gündüz kadar birbirinden farklı olan iki karakterin, birbirlerini nasıl da tamamlayacaklarını izleyeceksiniz diyebilirim. Gece ile gündüz benzetmesini biraz zorlayarak yaptığımı itiraf etmeliyim çünkü filmin ismi gerçekten de sadece ve sadece bu iki insanın birbirinden ne kadar farklı olduklarını ama birbirlerini tamamladıklarını ima ediyor. Ha, bir de filmin sonlarına doğru, Miller'ın soyadının aslında Knight olduğunu öğreniyoruz ve çok gerekli bir gönderme olmasa da, hmm tamam şimdi oldu diyoruz.

    Film çok güzel mekanlarda çekilmiş, daha önce Identity (2003), Walk the Line(2005), Girl,Interrupted (1999) ve 3:10 to Yuma(2007) gibi filmlerden hatırlayacağımız başarılı yönetmen James Mangold, çok çeşitli ve çok renkli mekan seçimleriyle, filmin rengine renk katmış. Filmin mizah duygusu da oldukça sağlam. June'un, yaşanan adrenalin dolu anlara dayanamayacağını hissettiğinde Miller'ın ona ilaç vererek bayılttığı, böylelikle June'un her bir gözünü açtığında kendini başka bir ülkede/şehirde, başka bir kılıkla, başka bir maceranın/tehlikenin/eğlencenin içinde bulduğu sahneler, tadından yenmez esprilere dönüşmüş. Diaz'ın bu kadar hoş ve çekici bir kadın olup, mimiklerini komik ifadelerde bu denli başarılı kullanması da ayrıca takdire şayan. Cruise ve Diaz bir kere daha kameraların önünde başarılı bir ikili olduklarını kanıtlamışlar. Yönetmenlerin bunu değerlendirmeye devam edeceğinden hiç şüphemiz yok.

    Filmin, iyi adam kim, kötü adam kim konusunda seyirciyi şaşırttığı anlar da filmi bir süre sonra sıkıcı olmaktan kurtarmış, çok sürprizli olmasa da, merakı ayakta tutmak açısından başarılı olmuş. Yaz aylarında, renkli, yüksek tempolu, yüksek kahkahalı bir seyirlik istiyorsanız, tam size göre bir film.

    twitter.com/blossomel

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top