En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
KaliteTAKİP
Takipçi
873 değerlendirmeler
Takip Et!
3,0
16 Ekim 2014 tarihinde eklendi
Açıkcası film'i izlerken Rahatsız edici çekimlerini ve klişe İstila senaryosunu hiç beğenmedim, İstila konusunun işlendiği filmler hep ilgimi çekmiştir ama bu film'e ısınamadım bir türlü. Ayrıca efektleri günümüz şartlarına göre daha iyi olabilirdi. Lakin film'i izlemeden önce önyargısız bir şekilde yaklaşmıştım, izledikten sonra ise Beklentilerimin altında kalan ve beni hayal kırıklığına uğratan bir film olduğunu gördüm.. Ama yine de, bol aksiyonlu sahneleriyle ve gerçekçi oyunculuklarıyla kendini sonuna kadar soluksuz izletmeyi başardı. Aaron Eckhart'ı Kara Şovalye'den sonra, bu filmde de görmek iyi oldu benim için. Lafı uzatmadan; İstila konulu filmleri seviyorsanız, bu film'e göz atmanız tavsiye olunur.. Ayrıca, eğer film'i sevdiyseniz ve tarzınıza uygun ise; Film'i izledikten sonra, Aynı yıl yapılmış ve Konamı yapımı olan Video oyununu da oynayabilirsiniz.. iyi seyirler...
Senaryosunu, Chris Bertolini'nin yazdığı ve Jonathan Liebesman'ın yönetmen koltuğunda oturduğu "Battle: Los Angeles"; insanların sürüp gitmekte olan mevcut hayatlarını tahrip eden yıkıcı savaş manzaraları eşliğindeki, aksiyon dozunun bir hayli yüksek olduğu bir bilim - kurgu olarak geliyor karşımıza...
Gelin isterseniz, 70 milyon dolarlık bir bütçe ile yeşil perde ve görsel efekt teknolojilerinin yanı sıra, zorluk derecesi yüksek sahnelerinde; koordinatörlüğünü Joey Box'ın üstlendiği dublör oyuncuların performanslarına yaslanılarak çekilen ve brüt 211.8 milyon dolarlık bir hasılat rakamına da ulaşıldığı bilgisine ek olarak vizyona girdiği yıl, sinema salonunda ilgiyle izlediğimiz bu filme biraz daha yakından bakalım...
***
- 12 Ağustos 2011 -
TV'de yayına sokulan "Son Dakika / Flaş" haberlerine göre, Pasifik saatiyle 14:46'da; dünya çapındaki 12 sahil kentine, kimliği belirsiz kişilerce bir saldırı başlatılmıştır...
Göründüğü kadarıyla da bu beklenmedik saldırı, büyük bir askeri işgale dönüşmüş olup New York kentinde ciddi kayıplar yaşanmaktadır...
Askeri kaynaklar, karşı savunma hattının Boston'da kurulduğunu vurgularlarken; saat 13:15 itibarıyla San Francisco ve San Diego ile de tüm bağlantılar kesilmiştir...
***
- Düşmanla temastan 24 saat önce -
- Pendleton Kampı, San Onofre Askeri Plajı -
Sabah sporunu tamamlayan Astsubay Üstçavuş Michael Nantz (Aaron Eckhart); radyosundan, ertesi sabah San Francisco Donanma Üssü'nün bulunduğu bölgeye, bir meteor yağışının beklendiğine dair haberin verildiği kendi özel aracıyla, Pedleton Kampındaki Deniz Üssü'ne giriş yapmaktadır...
Zira emeklilik için yaptığı başvurunun sonucunu öğrenmek amacıyla Çavuş John Roy (Joe Chrest) ile bir görüşme yapacaktır...
***
- 11 Ağustos 2011 -
Onbaşı Nick Stavrou (Gino Anthony Pesi) ve nişanlısı Cherise (Brandi Gerard) ile evlilik hazırlığındaki Onbaşı Kevin Harris (Ne-Yo); beklenen meteor yağmuruna ilişkin TV haberlerine de kulak kabartarak, Cherise'in düğün çiçeklerini seçmekte olduğu mekanda, ayak üstü sohbet etmektedirler...
***
Aynı esnada, "Doktor" lakaplı Sıhhiye Eri Jibril Adukwu (Adetokumboh M'Cormack), Skype üzerinden kız kardeşiyle (Nzinga Blake) görüşürken; aniden çıkıp gelen Kıdemli Onbaşı Richard Guerrero (Neil Brown Jr.), mevzuya maydanoz olur...
Psikolog Dr. L. Boyd'a (David Jensen) muayene olan Kıdemli Onbaşı Peter Kerns (Jim Parrack), kendini daha iyi hissettiğini ve o nedenle de birliğine dönmek istediğini ifade etse de; Doktor, "Haftaya yeniden görüşelim" diyerek kestirip atar...
***
Aynı gün içinde...
Kıdemli Onbaşı Jason Lockett (Cory Hardrict) ise, kardeşinin mezarını ziyaret etmektedir...
***
Ertesi sabah...
Şu ana kadar tanıttığımız askeri karakterlerin başı çektiği müfrezenin komutanı olan Teğmen William Martinez (Ramon Rodriguez); yeni tayin edildiği üs deki görev yerine gitmesi için hamile karısı Kathy'ce (Beth Keener), erkenden uyandırılarak yolcu edilmiştir...
Ve...
Nihayet NASA tarafından, gökten dünyaya yağmakta olan aynı geometrik yapı ve büyüklükteki cisimlerin meteor olmadıkları da anlaşılmıştır...
Artık bu, farklı bir gezegenden gelen yaratıklar ile insanlar arasındaki bir uzay savaşıdır ve Pedleton Kampındaki deniz piyadelerini taşıyan bütün helikopterler, Santa Monica Havaalanı'ndaki İleri Harekat Üssü'ne doğru havalanırlar...
***
Hava kuvvetleri, görünürde her hangi bir hava gücüne sahip değillermiş gibi duran uzaylı saldırganları, havadan vurarak imha etmeyi planlarken; otomatik silahlarla ilerleyecek olan Teğmen Martinez'in müfrezesinin görevi de, söz konusu bombardıman öncesinde Venice ve Amarosa'daki sivilleri tahliye ederek kurtarmak olacaktır...
Önlerinde de sadece üç saatleri bulunmaktadır...
Aldıkları emir çok açıktır:
İnsan olmayan herşeye ateş açılacak ve tahliye işlemi tamamlanacaktır...
Yoksa hava kuvvetleri, bölgede insan bulunup bulunmadığına aldırmaksızın bombardımana başlayacaktır...
***
Çok geçmez...
Kendilerine verilen sürenin bitimine 2 saat 47 dakika kala Martinez'in ekibi; neredeyse tüm sivillerin, panik halinde oraya buraya koşuşturdukları, Lincoln Bulvarı'ndaki Deniz Savunma Hattı'na varır...
Yerlerin cesetlerle dolu olduğu sokaklarda, görüş mesafesi de oldukça düşmüş olup siperlerindeki uzaylılar; açık hedef oluşturan denizcilere yönelir olarak yaylım ateşi açmışlardır...
Yani deneyimsiz genç komutan Martinez'in acemiliği sebebiyle tuzağa düşmüşler ve askerlerinden dört kişi de, hayatlarını pisipisine kaybetmiştir...
Üstelik uzaylıların, ordu helikopterlerini kuş misali avlayarak düşürebilecek nitelikteki bir hava gücüne sahip olduğu da ortaya çıkmıştır...
Dakika 35..
Geride sizleri; yurt dışındaki çoğu eleştirmence "Black Hawk Down"ın (2001) yaratıklı bir versiyonu olarak değerlendirilen bu filmin, 81 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...
Bitirmeden, henüz izlememiş olan sinemaseverlere; filmi, son derece gereksiz bir biçimde yerden yere vuran olumsuz yorum ve verilen düşük puanlara aldırmamalarını da önerelim...
Çünkü anlatıların gerçeklerle örtüşüp örtüşmeyeceğine pek aldırmayan türün hayranlarını, kesinlikle tatmin edecektir...
Bu yıl en çok beklediğim ve sizinle paylaştığım Bilim-Kurgu filmleri içinde yerini alan Battle: L.A yılın ilk hayal kırıklığı olarak tarihteki yerini aldı!..
Buram buram militarizm ve milliyetçilik kokan bu pespaye filmi ciddiye alıp,şurası şöyle,burası böyle diye incelemeye bile gerek yok.Ancak sinirlerine hakim olanlar filmin sonunu getirebilir.
Son zamanlarda izlediğim en çarpıcı ve de çok gerçekçi (burada uzaydan gelen yaratıkları kastedmiyorum ancak filmin kurgusunu ve mantığını kastediyorum) savaş filmlerinden biri. Bana biraz kurgu itibariyle bizden Nefes ve hollywood yapımı Er Ryanı Kurtarmak karışımı bir film gibi geldi. Tabii her hollywood menşeili 11 eylül sonrası Amerikan Emperyalist düşünce bu filmde de hakim ancak bu filme o gözle bakmayıp kurgu ve görsel efekt olarak bakarsak bana göre dört dörtlük bir savaş filmi var karşımızda
Skylinedan da Dünyalar Savaşından çok çok kötü bi film. Filmin yüzde 70inde sadece amerikan askerlerinin yakın çekim yüzlerini görüyorsunuz zaten, sadece sonlarında biraz ekşın var oda filmi kurtarmıyor. Hem görsel hem senaryo olarak çok zayıf.
Beğenmeyenleri,anlamsız bulanları,eleştrenleri anlamada zorlanıyorum... bilim kurgu ve aksiyon filmi türünü başarılı ile temsil eden bir film.. filmde aksiyon hiçbir şekilde bitmiyor... eleştirilere kulak asmayın,türünün başarılı örneklerinden...!keyifle ve heyecanla izledim,beğendimde...!!
Öncelikle sözüm berbat bi film deyip 5 verenlere. Berbat bir filme 5 verilmez, 5 veriliyorsa berbat degildir.
Filme gelecek olursam, tipik uzayli istilasi var rutin dialoglar mevcut ama bir cok uzaylı filminde olmayan, onlarin bir zayif noktasi olmali;onu bulmaliyiz, ana merkezlerini arastiriyoruz, füzeleri yöneltmeliyiz olaylari gercekten heyecan uyandiriciydi.
Arti olarak filmdeki dialoglar gerçek ile bagdasiyor. Asker-komutan-Sivil halk dialoglari güzeldi gerçekten.
Bu filme puanım 7, daha iyi olabilirdi gayet tabi, ama kesinlikle berbat degil...
Filmin fragmanına aldandım ve gittim evet Skyline dan birazdaha hareketli ama,öyle abartılı efekler falan yok,filmde mal amerikan askelerine nasıl gaz verildiğini gösterip,amerikan bağrağını da gözünüze sokuyorlar herzamanki gibi,kısaca boşa geçmiş 2 saat.
Bu kadar yaratclktan uzak ve klie bir film beklemiyordum akas.Yer yer yine abd ordusu reklamna dnen neredeyse her sz binlerce kez duyduumuz ok baarsz bir aksiyon filmi 2/10
sürükleyici , bol aksiyonlu , sağlam efektleri olan ortalama bir bilimkurgu-aksiyon filmi ... Ancak filmde mantık hataları , kişeler de yok değil ... Ayrıca film çok hareketli olmasına rağmen yer yer sıkıldığım bile oldu ... bol hareketin olması , olayların kendini sürekli tekrar etmesine yol açmış gibiydi ... Yinede türü sevenlere tavsiye ederim ... 10/4 ...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.