-Oyuncular Panem'deki yolculuklarına hazırlanırken, Gary Ross ve ekibi kitaptaki distopik ve fütüristik dünyayı beyazperdeye uyarlamak için görüntü yönetmeni Tom Stern ile anlaştı. Tom Stern, son olarak J. Edgar filminin görüntü yönetmeniydi.
-Tamamen Katniss Everdeen'in gözünden aktarılacak olan Panem'i yaratmak için çalışmalara başlayan ekip, Gary Ross'un uzun süredir istediği ancak konu uygun olmadığı için hiç kullanamadığı kişisel bir çekimle bu dünyayı yaratabileceklerdi.
-Günümüz Kuzey Carolina'sını fütüristik bir 12. Bölge'ye dönüştürme görevini yapım amiri Philip Messina üstlendi. Kendisine göre filmin tarzı "retro-fütüristik"
-Buhran zamanı ABD'sini uzak bir geleceğe uyarlamak işini yapmak için yüksek teknoloji de kullanıldı.
-The Hob'u yaratmak için de oldukça titiz davranan ekip, 12. bölgenin market ve pazar yeri olan The Hob'u yaratırken Messina'nın Capitol için eski bir Philip Morris fabrikasında yaptığı tasarımla uyum sağladığı belirtiliyor.
-Yönetmen Gary Ross, Açlık Oyunları'nın etkisini ilk olarak kendi çocuklarında gördü. İnsanların Açlık Oyunları için çıldırdığını görüp, eve döndüğünde kendi çocuklarına bunu sorunca merakı iyice artan yönetmen; gece boyunca okuduğu kitabın ardından "Bu Filmi Yapmalıyım" dedi.
-Herkesin Açlık Oyunları'nı sevmesinin asıl sebebini de anında bulan yönetmen, Katniss Everdeen karakterinin kendini bulmasının insanları bu kitaba çektiğini farketti. Ayrıca "Duygusal olarak etkileyici ve geleceğe dair ürpertici bir vizyon da sunuyordu kitap." şeklinde ekliyor Gary Ross.
-Senaryoyu tamamen Katniss gözünden subjektif bir şekilde yazmayı amaç edinen Ross, artık Panem'i yaratmaya hazırdı ve bunun için de Suzanne Collins ile uyarlama hakkında görüşerek işe başladı.
-Birlikte çalışmaya başlayan ikili, vahşi ortamı 13 yaş grubu izleyicisi için yumuşatmak amacıyla yaratıcılıklarını birbirlerine aktardı.