İstediğin,aradığın herşeyi bulmuşken o herşeyi nasıL hiçbir şey yaparsın;hala sindiremiyorum doğrusu;içime oturdu!.. O kadar hayaL dünyasına gömersen kendini gerçekleşen hayalin bile kurtaramaz seni!.. Hayalin seni yaşatan,senin için anlamlı olan yegane şeyken senin o hayali yaşatamaman,hayat verememen!.. Ah Sam ah!..
1984'ün dünyasına daha fantastik ve renkli bir bakış gibi. ama ütopyasını anca hayallerinde yaşatabilen protagonistimiz için sonuç yine hüsranla bitiyor. tabi filmin 2 saat 20 dakikalık director's cut versiyonundan bahsediyorum. sanırım prodüksiyon şirketinin zoruyla filmin daha kısa ve mutlu sonla biten bir çeşidi de mevcutmuş.. ben izlemedim onu henüz.
ne diyebilirim ki aslında. imaj zenginliği bir yana, filmin her bir karakteri bile ayrı bir bombadır.. anti-kahraman tesisatçı harry tuttle, mario bros benzeri devlet tesisatçıları, heber alma teşkilatında önlerinde müdürleriyle tozu dumana katıp yürüyen memurlar, güzellik sevdasıyla kafayı bozmuş anne ve arkadaşı, sam'in yan odasında masasını paylaştığı meslektaşı.. filmde gerçekten sıradan bir karakter yok. ve bu özellik filmin zenginliğinin sadece bir öğesi. bir de her yerde borular vardır bu filmde, sebebini çözemedim henüz ama gilliam abimizin bir bildiği vardır. neyse, izlenmesi gereken bir film olduğu kesin. özellikle back to the future, blade runner gibi steampunk tarzı bilim kurgular, 1984, brave new world gibi distopya filmleri ya da kara mizah sevenler hiç kaçırmasın derim.
Bu filmden her ne kadar hoşlanmasamda, sinemaseverler için izlenmesi gereken bir film olduğu kanaatindeyim. Filmin yapıldığı yıllar göz önüne alınırsa fazla ileriye gidilmeden, övülebilecek fütüristik bir çalışma.
cnbc-e de yayınlanacağını duyunca üzülmüştüm ama filmi sinemada izleyince doğru bi karar verdiğimi anladım.brazil gerçekten güçlü bi hikayeye sahip-ne de olsa 1984 izleri war-ve inanılmaz bir görsellik hakim ne war ki tek kusuru birçok aksiyon sahnesi içermesine arğmen bi türlü istediim tempoya ulaşamaması,bazı sahnelerin fazla uzatılması.yine de görsel açıdan,hikaye açısından ve gerçekten komik esprileri ile ilgiyi hakediyor
...Terry Gilliam'in kendine has bir stille yarattigi gorselligi beyazperdeye aktardigi "Brazil", yiilar sonra bile ozgunlugunu koruyabilen, siradisi bir bilimkurgu. Ozellikle ilk bir saatinde karakterlerinin etkisiyle komedi dozaji yuksek bir film olan yapim, sonrasinda karamsar bir finale dogru yola cikarken bendeki etkisini bir parca kaybetti acikcasi. Yine de tek tuk film ceken Gilliam'in filmografisinin nadide taslarindan biri olan "Brazil"i herkes gormeli diyorum...(6/10)
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.