60 yıl önce Antonin Artaud, Meksika’nın kuzeyine bir yolculuğa çıkmıştır. Amacı Tarahumara Hintlilerinin ritüellerini öğrenmektir. Bu yolculuğunu kağıtlara not eder. Çok sayıda yolcu Sierra Tarahumara’ya giderken onun bıraktığı izleri takip eder. Dönüşünün ardından bir piskiyatri kliniğine kapatılır ki bu ölümünden kısa bir süre önceye denk düşer. Film, Şamanların Peyote ritüellerinin ardındaki danslarla Artaud’un rotasını gerçek anlamda yeniden yapılandırır. Bilinmeyenin ardındaki korku ve cazibeden Artaud başka bir düzeni hisseder. “Gerçek dramayı bulacağımi” diye yazar. “Bu, sahne üzerinde olmak gereksiniminde değildir.”