En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
İzlenir mi İzlenmez mi?
26 değerlendirmeler
Takip Et!
3,5
9 Ağustos 2022 tarihinde eklendi
Sibiryadaki bir hapishane daha doğrusu çalışma kampındaki mahkumlardan birkaçının özgürlükleri için yaptıkları kaçış planı ve serüveni anlatan güzel bir film. 1940 yılları baskıcı komünist rejimin hakim olduğu bir dünyada Sibiryadan Hindistana kadar yürüyerek giden birkaç arkadaşın yolda yaşadıkları zorluklar başarılı bir şekilde aktarılmış. Yolda vazgeçen, vefat edenlerin olduğu zorlu bir yolculuk. Filmin sonu tam bir dram. İzlenir mi? İzlenmez mi? - İzlenir.
...Tabiatın Kucağında Uyuyan İnsan McCandless... İlk önce şununla başlayayım; İnsanın hayata bakış açısını değiştirebilecek yapımlardan biri bana göre belkide en başta olanı.. Beton yapılar arasına sıkışmış insanoğlunun paradan başka birşeyi düşünmediği düşünmek istemediği daha güzel nasıl anlatılabilir..!! McCandless 20.yy eleştiren insan peki 21.yy görsen acaba nereye kaçmak isterdin..? Hiçbir zaman veremeyeceği bir cevap.. Normal olarak şuanda yaşayabilirdi ancak başına o talihsiz olay gelmeseydi.. Emile Hirsch.. Kademe atladığı bir film olarak görüyorum o zaman 22 yaşında olmasına rağmen.. Bir filme daha oyunculuk bakımından daha neler verebilirdi ki.. Gerçekten çok başarılıydı.. Etkileyici bir oyun çıkarmanın ötesinde, kendisini hikayeye çok iyi oturtmuş ve izleyenlere karakterin özelliklerini, gerçekleştirdiği bu kaçışın nelerden kaynaklandığını anlatmada kendine düşen görevi layıkığla yerine getirmiş.. Fiziksel olarakta bu film için acaip derecede kilo vermiş.. Tabiatta geçirdiği zamanda, bir ara sanırsam antilop sürüsüne yaşlı gözlerle baktığı yüz ifadesi ve tam bir başka hayvanı vuracağı zaman arkasından yavrusunu görünce vazgeçtiği sahneler harikaydı bana göre.. Başrol oyuncusundan girmişken filmdeki oyunculardan biri Kristen Stewart\'la ilk tanıştığım film idi.. Yönetmen ve Müzikler.. Aktör ve yönetmen Sean Penn bu filmde ustaca bir iş çıkarmış.. Müziklere gelicek olursak tek kelime ile Eddie Vedder.. Klişe ama gerçekten süperdi yaptığı her müzik.. Orjinal şarkı ödülüde kazandı film.. Ayrıca film Belgesel tadındaydı.. Harika doğa olaylarıyla, konu iyice harmanlanmış işte film budur denilecek halini almıştı.. Gerçekte yaşanması insanın hüzünlenmesine neden oluyor ancak sanatsal açıdan filmin çekilmesi çok iyi.. Son sahne filmin en can alıcı noktası.. Halen izlemeyenler için tavsiyem bu filmi mutlaka izleyin.. Gerektiği kadar bu gerçeklere kulak verin.. Mükemmel görüntüler eşliğinde değişik bir yolculuğa çıkmaya ve birkaç defa daha izleyeceğiniz bir yapıma hazır olun.. 9/10..!! ***Mutluluk sadece paylaşıldığında gerçektir...
İkinci dünya savaşı yıllarında Polonya'lı bir asker olan Slavomir Rawicz'in kaleme aldığı The Long Way kitabından uyarlama olan bu yapım sanılanın aksine gerçek bir hikaye değil. Çünkü BBC bu konu üzerinde yapmış olduğu belgesel'de bunu ispatladı. Belli ki o yıllarda Gulag denilen Sibirya kamplarından kaçanları duymuş ve hayal gücünü kullanarak güzel bir kitaba imza atmış. Yönetmen Peter Weir'de bu hikayeyi kullanmak istemiş. Fakat bu tarz filmlerin tutmadığı Holywood'da maalesef yıllarca yapımcı bulamamış. En nihayetinde National Geoghrapic ve Abu Dhabi International sponsorluğunda film çekilmiş. Sonuç beklenildiği gibi 30 milyon dolar bütçeye karşılık 18 milyon dolar gişe olmuş. Yani zarar. Ama bu filmin kötü olduğu anlamına gelmemeli. Çünkü film çok etkileyici. Sibirya kampından kaçan bir avuç insanın özgürlüğe gidişinin bir yol hikayesi. Fakat en çarpıcı sahnesi finali. Bu yol hikayesinde; çölün sıcağı, karın soğukluğu, açlık, susuzluk ve yorgunluk gibi evrelerden geçiyor kahramanlarımız. Kadroda; Ed Harris ve Colin Farell gibi usta oyuncuların yanında Janusz rolündeki Jim Sturgess ve Hanna filminin başarılı oyuncusu Saoirse Ronan gibi genç yeteneklerde var. İzlediğinize pişman olmayacağınız türden bir film.
Bir "survival film". Oyuncu kadrosu güçlü ve albenili isimlerden oluşuyor. Film kendini sorunsuz olarak izletiyor da. Özellikle zorlu yolculuğun bazı kısımlarında siz de etkileniyor, onlarla birlikte susuyor, acıkıyor, yoruluyorsunuz sanki. Coğrafyanın bizlere yansıması aşamasında da başarı yakalanmış. Karakterler de başlarda biraz boşta kalsalar da git gide alıştırıyorlar kendilerine. Fakat onlara sempati duymamız, veya onlar ile özdeşlik kurabilme ihtimalimiz üzerinde durmuyor film. Daha çok insanın doğa ile ilişkisine yoğunlaşıyor. Kimileri kabul etmese ve inanmasa da, gerçek olaylara dayandığı söyleniyor filmin. Tabii aynen filmdeki gibi mi yaşanmıştır olaylar, sanmıyorum. Ancak benzer bir kurtuluş hikayesi yaşanmış olabilir. Weir'ın bazı politik söylemleri de var tabii, başta komünizm ve Sovyet Rusya ile ilgili olmak üzere. Filmin belli bir dakikasında biraz "tekrar düşüyor" gibi oluyor film, biraz sendeliyor yani. Ancak daha sonra toparlamayı başarıp çok da sıkılmamıza müsaade etmeden nihayete eriyor. Bu gibi filmlerden hoşlananları pişman etmeyeceğini zannediyorum. Ancak çok önemli bir klasik de beklemeyin derim.
Özgürlük uğruna insan oğlunun neler yapabileceğini ve nelerin üstesinden gelebileceğini gözyaşlarınızı tutamayarak seyrederken "özgürlük için herşey yapmaya değer" duygusunu aktaran usta yönetmen ve oyuncu kadrosu fazlasıyla övgüyü hakkediyor. Mutlaka seyredilmeli.
gerçekten başarılı bir filim.filimde anlatılmak istenen gayet güzel bir şekilde anlatılmış. national geographic in burda katkısı çok büyük.başdan sona sıkılmadan izleyebileceğiniz güzel bir filim .oyunculuk ve görüntü gerçekten çok başarılı.izlemekten pişman olmayacağınız bir filim.
arkadaslar uzun zamandır ızledıgım en ıyı hayatta kalma fılmı dıyebılırım cok ıyı oyunculuk ozellıkle ''Jim Sturgess'' konusu akıcılıgıı bu kadar duragan olmasına ragmen sıkmayan bı ısleyıs ve gorsel solen bu fılmde aradıgınız hersey var sıddetle tavsıye edıyorum cok pısman olursunuz ızleyın arsıve ekleyın iyi seyirler
harika bir sinama şöleniydi benim için,beyazperde eleştirisini hayretle kınamadan geçemeyeceğim bu arada,film gerek kurgu gerek makyaş gerekse oyunculuk olarak en ust seviyedeydi diyebilirim okadar uzun süre hiç sıkılmadan basından kalkmadan seyir zevki sunuyor ve filmin sonunda susadıgımı hissettim kana kana su içtim ve yatagıma girip mışıl mışıl uyudum filmi seyredin neden oldugunu anlayacaksınız ;)
Ed Harris ve Colin Farrel'ın harika performanslarının olduğu, konsept açısından çok ilgimi çekmesede güzel ilerleyen ve zaman kaybı olmayacak bir yapım.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.