En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Turgay Buğdacigil
Takipçi
2.094 değerlendirmeler
Takip Et!
4,0
23 Ocak 2021 tarihinde eklendi
Senaryosunu da yazan Rian Johnson’ın yönetmen koltuğunda oturduğu “Looper”, bilim kurgu tarzında işlenmiş bir aksiyon filmi…
Hikâye 2044 yılının Kansas’ın da başlıyor…
Otuz yıl sonrasından, yani zaman yolculuğunun mümkün olduğu 2074’ten 2044’e ışınlanarak gönderilen “yaşaması istenilmeyen insanlar”, yöneticiliğini kendisi de gelecekten gelen Abe’nin (Jeff Daniels) yaptığı “tetikçilerce” vurularak etkisiz hale getirilmektedir…
İşi bitirdikten sonra karşılığında da ödül olarak, hedeflerinin sırtlarına konulan gümüş külçeleri almaktadırlar…
Zira 2070’li yıllardaki bilişim teknolojisi, “faili meçhul” cinayetleri neredeyse imkânsız hale getirmiştir…
İşte genç Joe (Joseph Gordon-Levitt) ve telekinezi yeteneğe de sahip olan yakın arkadaşı Seth’de (Paul Dano) bu tetikçilerdendirler…
Sabahları Beatrix’in (Tracie Thoms) servis yaptığı mekânda kahve içip ardından da “döngüyü kapatmak” olarak adlandırılan gönderilen hedefi yok etmek ve akşama da fiyakalı otomobiline atlayarak La Belle Auroro giderek eğlenmek uyuşturucu müptelası Joe’nun günlük rutini halini almıştır…
Öyle ki, o günlerde hayat ona güzeldir…
Elbette bu iş bu şekilde sonsuza kadar devam etmez…
Gelecekteki patronları artık çalışmak istemedikleri tetikçileriyle ilişkilerini bitirerek emekliye ayırmak istediklerinde, o tetikçinin otuz yıl sonraki elleri bağlı ve kafasına çuval geçirilmiş vaziyetteki halini paketleyerek 2044’e göndermek suretiyle döngüyü kapattırıyorlar…
Karşılığı altın külçeler olarak ödenen bu son hizmetin nihayetinde eski tetikçinin geride yaşayacağı topu topu otuz yılı kalmaktadır…
Bir gece Seth gizlice Joe’ya gelir…
Fazlasıyla sıkıntılı ve kederli olan Seth, gelecekten gönderilen diğer Seth’i (Frank Brennan) öldürmediği için Joe’dan kendisini saklamasını ister…
Joe arkadaşına yardımcı olur da…
Ama Joe’nun kasasına gizlenmeden önce Seth, gelecekteki bütün döngü kapattırma planlarını diğer patronları da bertaraf eden “Yağmur Yağdırıcı” isimli gaddar birinin tek başına organize ettiğini söylemeyi de ihmal etmez…
Tam da o esnada diğer tetikçilerden Kid Blue (Noah Segan), Joe’nun kapısına dayanmıştır…
Tabii evde Seth’i bulamayan Kid, Joe’yu da yanına alarak Abe’ye gider…
Abe Joe’ya, Seth’i teslim etmeyi yahut da emekliliğinde Fransa’ya yerleşmek için biriktirdiği gümüşlerinin yarısından vaz geçmeyi seçenekler olarak sunar…
Refahından ödün vermek istemeyen Joe, Seth’i satar…
Muhtemelen merak etmişsinizdir, “Abe’ye teslim edilen Seth’in cezası ne oldu?” diye…
Pek iyi olmayacağı açık da ancak ürpertici olan tamamını her zamanki gibi yine izleyerek öğrenebilecsiniz…
Fakat o da nesi!
Aynı durum Joe’nun başına da gelmesin mi…
Henüz dakika 28…
Geride daha 90 dakikalık bir heyecan fırtınası sizleri bekliyor olacak…
Çünkü 30 milyon dolarlık bir bütçe ile çekilen "sürpriz finalli" filmin bundan sonrasında kimliğini bilmediğimiz Yağmur Getirenin peşine düşmüş olan olgun yaştaki Joe ile kendisinin peşindeki genç Joe ve tetikçiler arasında oynanan nefes kesen bir köşe kapmaca başlayacaktır…
Bitirmeden yorumumuza ekleyeceğimiz üç husus daha mevcut:
Bunlardan ilki, Sara karakterini canlandıran Emily Blunt’ın filme renk katıyor olması…
İkincisi görsel efektlerin başarısı…
Üçüncüsü ise Joseph Gordon-Levitt’i Bruce Willis’e benzetmek amacıyla 2 Academy ve 3 BAFTA Ödüllü Kazuhiro Tsuji tarafından yapılan protez makyaj…
Bu film çok bambaşka bir film. Klasiklikten çok uzak, farklı düşünce yapısı ve içeriği ile ayrılmış bir film. Beyin kaslarını çalıştıran, bir ileri iki geri yapan ve zekice kurgulanmış bir film. Daha ilk anından sizi yakalayan ve sonuna kadar bırakmayan bir film.
Evet belki zamanda yolculuk ile ilgili çok fazla film çekildi. Ama bunların çok büyük bir kısmı saçmalayıp, sıkıcı ve komik hale gelen filmlerdi. Bu film ise ayakları yere sağlam basan kaliteli bir film. Biraz fantastik, bira aksiyon, biraz dram ve bolca bilim-kurgu ile izlenilmesi gereken filmlerden. Bu zamana kadar nasıl gözümden kaçmış bu film bilmiyorum ama sizde geç kalmadan izleyin. Tabi ki bir zamanda yolculuk filminde pek mantık beklenmez, sonuçta olmayan bir şey ve tamamen kurgu. İşte bu yüzden bunun bir sınırı yok. Sen nasıl düşlersen öyle oluyor. Burada yönetmen aynı kişinin genç ve yaşlı halini bir arada bolca kullanmış ki, bu tarz filmlerde pek rastlamadığım bir durum. Genel de bunun büyük sorunlara yol açacağını söyleyip uzak duruyorlar. Burada ise gayet cesurca işlenmiş.
Oyunculuk anlamında Joseph Gordon-Levitt ve Bruce Willis başı çekmişler. Daha ağırlıklı olarak Joseph'i izliyoruz ve gayet başarılı bir oyunculuk çıkarmış. Şaşırtan finali ile güzel bir film diyebiliriz. İyi seyirler... 7.5/10
Gözünüzü kırpmadan izleyeceğiniz, harika bir aksiyon-bilim kurgu. Gordon-Levitt ve Willis kusursuzlar. Kurgu ve akıcılık üst düzey. Yönetmen Johnson bu türün yeni yüzü olabilir, Star Wars sınavından başarıyla geçerse eğer. Zamanda yolculuk filmlerini herhangi bir soru işareti bırakmadan, mantıksızlığa bulaşmayarak bitirebilmek herkesin harcı değildir. "Looper"da bu konuyla ilgili bir sorun bulunmuyor. Zaten ağırlık daha çok aksiyon kanadına verilmiş. Gordon-Levitt'in "Willis'e benzetilme" makyajı aslında başarılı olmuş. Usta aktörün gençliği sanki karşımızdaki.
Looper “Tetikçi” yakın bir gelecekte, zaman yolculuğu paradokslarını inceleyen harika bir bilim kurgu. İzledikten sonra zihnimi zorlayan ve öyküyü sorgulamamı sağlayan heyecanlı ve taptaze bir film.
Bir gün gelir de işiniz gereği geleceğinizi yok etmeniz gerekirse ne yaparsınız? İşte film büyük ölçüde bu konu üzerine kurulu bir bilim kurgu, aksiyon filmi. Ama filmin içine asıl konusuyla pek alakası olmayan başka bir hikaye daha katmışlar ve baya karışık, yorucu ve anlamsız derecede uzun bir film haline getirmişler. Bizi izlerken böyle gereksiz yere yorması ve bir parça filmden soğutması pek akıllıca olmamış, ben de bu yüzden puanımı biraz kırdım. Yani ortalama bir bilim kurgu/aksiyon filmi. Zaten Bruce Willis'in olduğu filmler tüm aksiyon beklentinizi karşılar...
bruce willis uzun zamandır iyi filmlerde rol almıyordu ve kredisini tüketiyordu bu filmde yine kendinin efsane olduğunu ispatlamış filme gelince konusu farklı ve etkileyici oyunculuk görsellik ve aksiyon iyi seviyede özellikle küçük dosttumuz Pierce Gagnon çok iyi oyuncu olacağını göstermiş tavsiye ederim pişman olmazsınız iyi seyirler...
Bu filmin eksik yönlerini,kusurlarını falan sinema eleştirmenleri daha iyi izah edeceklerdir.Sonuçta sıradan bir izleyici olarak onlarla hem fikir olsak bile konuyu yazıya dökmekte o kadar başarılı olamamamız doğal.Benim ''Looper''da gördüğüm aksaklık tıpkı yönetmenin ilk filmi ''Brick''te olduğu gibi dolambaçlı ve karmakarışık bir öykü anlatması.Bu izleyicinin filme konsantrasyonunu zorluyor ve genelinde de sıkmaya başlıyor zaten.Rian Johnson'ın o yüzden (sevenleri olsa da) şu anda çok da iyi bir yönetmen olmadığı kanaatindeyim ve kendisi de henüz ilk filmini çektiği günden bu yana kendini geliştirebilmiş görünmüyor.Christopher Nolan ya da Andrew Niccol yeteneklerine de sahip olmayınca ortaya izlemesi zor işler çıkıyor.2012'nin hayal kırıklıklarından.
Zamanda yolculuk mümkün olsa ve gelecekte olacak şeyleri değiştirmek için günümüzde nelerden vazgeçersiniz? Dram ve bilim-kurgu içeren bir aksiyon.İzleyin ve görün derim.
2040'lı yıllardayız. ışınlanma bulunmuş. ama halk halen bugün ki gibi vasat evlerde yaşıyor, vasat kupalardan çay içiyor, benzinli miydi neydi artık tam anlayamadım tüm arabaların etrafını çevrelemiş basit bir hortum vardı, bi mekanizmaydı belli ki ama net çözemedim, insanlar onlarla gidip geliyor. çok ilgimi çekti yani. çiftçi kadının elinde kendi kendine uçarak tarla süren bir makine var, ama evi, yaşamı sanki değil 2040'lar 1970'lerdi sanki. açıkçası halkın hayatına pek etki etmemiş teknoloji. çok hoşuma gitti. 2040'lı yılların hayalini kurarken bencede pek fazla uçmamak lazım teknoloji anlamında. bu film bunu çok iyi anlatmış ;) filme gelince gayet güzeldi. kurgusu iyi, dramı yerinde. bruce wills tıpkı ucuz romandaki gibi salaş salaş yürüyo :) çok hoşuma gitti ya. zaten onu anlatmaya gerek yok. açıkçası mükemmel olmayan çok iyiye yakın bir filmdi.
Beğenip beğenmemek açıkçası filmden ne beklediğinize bağlı; ben bilimkurgu türünü çok seven biri değilimdir imdb ortalamasını gördükten sonra beklentim de artmıştı tabi ama beni şaşırttı biraz olumsuz yönde, nitekim daha iyi bir film bekliyordum ben ,hikaye çok sürükleyici gelmedi,dram unsurları bir aksiyon filmi için fazlaydı vs sonuç olarak merak edenler izlesin ama imdb ortalaması fazla yüksek bence
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.