Rango
Yazar: Melis ZararsızPirates of the Caribbean ikilisi Gore Verbinski ve Johnny Depp, Rango projesi ile yeniden bir arada. Türkiye'de hem Türkçe dublajlı hem de Türkçe altyazılı olarak gösterilen filmi orijinal sesiyle izlerseniz, Rango adlı karakteri dinledikçe zihninizde çılgın bir Johnny Depp figürü bile belirebilir.
Animasyon film endüstrisi artık inanılmaz derecede gelişmiş durumda.Her yıl birçok animasyon film çekiliyor. Rango daha vizyona girmeden kendinden epey konuşturan bir animasyon yapım oldu ve açıkçası bu furyadan kendini sıyırmak isteyen bir yapım olarak zihinlerimizde yer etti. Johnny Depp isminin bu "kendini sıyırma"daki etkisi ise büyük elbet.
Hikaye Johnny Depp'in sesiyle can bulmuş "loser" bir bukelamunun kahramanlaşma hikayesi aslında. Evcil olarak bir akvaryumun içinde yaşayan bukelamunumuz, yapay bir mekanda, oyuncaklarla çevrilmiş durumdadır ve çok yalnızdır. Bu yalnızlığını gidermek için kendi kendine hayaller kurmakta, etrafındaki yapay ortamı gerçeğe çevirmeye çalışmakta, yaratıcı zekasıyla oyunlar yaratmaktadır. Ta ki bir kaza sonucu kendisini gerçek dünyanın içinde bulana kadar. Evet, belki yalnızlıktan kurtulmuştur, ama hayat artık zordur! Çünkü kendini bulduğu yer bir çölün tam da ortasıdır.
Sonunda kendisini çöle yakın bir yerlerde kurulmuş olan "Dirt" isimli bir kasabada bulur. Bu kasabanın sakinleri, iguanalardan, kurbağalardan, faregillerden, köstebeklerden vs oluşmaktadır. Kasabada su kaynakları tükenmiş vaziyettedir ve durum vahimdir.
Bu filmdeki bukelamunumuz renk değil karakter değiştirme yeteneğine sahip adeta. Biz Türklerin "cahil cesareti" olarak adlandırdığımız kişilik yapısı bu bukelamunda da bulunmakta, dolayısıyla korkunca renk değiştirmek yerine, korkusuzmuş gibi yapmayı ve yapamayacağı kadar büyük işlere kendisini cumburlop diye atmayı tercih eder. Bu da, gene bizim Kemal Sunal filmlerindeki "korkusuz korkak" tiplemesi gibi, ezik karakterimizin bir kahraman olmasıyla sonuçlanır. Evet, kendisine Rango ismini veren kahramanımız, çok kısa bir zaman içinde kasabanın şerifi olmuştur bile!
Başkahraman olarak yaratılan bukelamun Rango animasyon anlamında gerçekten başarılı bir iş. Bukelamun gibi birbirinden bağımsız hareket edebilen gözlere, katman katman bir dış deriye sahip bir canlıyı animasyon bir dünyada bu kadar başarıyla vücuda getirmiş olmalarının hakkını yemeyelim. Fakat yan karakterler hakkında aynı şeyi söylemek pek mümkün değil. O kadar sevimli ve değişik animasyon canlıları yaratıldı ki son zamanlarda, Rango'nun arkadaşları diğerleriyle kıyasla gerçekten pek sevimsiz.
Rango yazarlarının, her çeşit izleyiciyi memnun edebilmek için büyük gayret gösterdiklerini hissedebiliyorsunuz. Çocuklar bu sevimli bukelamundan ve onun değişik duyarlılıklarından hoşlanacaktır. Western sever büyükler ise filmde yer alan birkaç film referansına gerçekten bayılacaklardır. Filmin gereksiz bir 3D zorlamasına girmemiş olması ve 2D olması da aslında işin güzel yanlarından biri, bana sorarsanız. Fakat bu artıların dışında hikayenin seyri tam bir hayalkırıklığı. Daha hareketli, daha seyirciyi içine çeken ve büyüleyen animasyonlara artık o kadar aşinayız ki, bir süre sonra salonda önce etrafınıza, sonra saatinize bakmanız mümkün. Sanki filmin en önemli sorunu, kitlesini netleştirememiş olması. Çocuklara yönelik gibi bakarsak, esprili referanslar ancak western sever büyükler tarafından algılanabiliyor, büyüklere yönelik gibi bakarsak, film bir noktadan sonra daha zeki ve içi dolu bir hikaye bulma isteğini yerine getirememeye başlıyor. Son zamanlarda izleyip beğendiğimiz çoğu animasyon ise, bu film çocuklara mı büyüklere mi sorusunu bile sordurtmadan her yaştan kitleye hitap edebilmesiyle yakalıyor başarıyı. Johnny Depp'in Rango'ya nasıl can verdiğini merak ediyorsanız ve/veya deli bir western severseniz, bu film size göre olabilir elbet.
twitter: blossomel