Hesabım
    Susuz Yaz
    Ortalama puan
    4,2
    60 Puanlama
    Susuz Yaz hakkında görüşlerin ?

    5 Kullanıcı yorumları

    5
    1 Eleştiri
    4
    2 Eleştiri
    3
    1 Eleştiri
    2
    1 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 2.068 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    29 Ocak 2024 tarihinde eklendi
    Senaryosunu da, Necati Cumalı'nın on bir farklı öyküsünü içeren aynı isimli kitaptaki (1962) yine aynı isimli öyküden...

    Üstelik...

    Yanlış olduğu apaçık ortada olan bir takım dini nedenleri de ileri sürmek suretiyle, tamamıyla sadık kalmaya gerek dahi duymaksızın...

    Bırak öbürlerini...

    En azından...

    Gerçekte "kötü" Hasan ile "iyi" Osman olan ana karakterlerinin adlarını da değiştirerek...

    Kemal İnci ve İsmet Soydan ile birlikte kaleme alan Metin Erksan'ın oturmakta olduğu "Susuz Yaz"...

    ***

    Eğer 1930'lu yıllardaki...

    Ağalar, beyler ve bürokrasi ittifakınca tahkim edilen feodal sisteme yönelik sağlam bir eleştiriye sahip olan Yaşar Kemal'in dört ciltlik "İnce Memed" (1955 - 1987) roman serisi ile...

    Yılmaz Güney'in, ilerleyen yılların Adana'sında set kurduğu "Umut"ta (1970) kullanarak sınıf çelişkilerini...

    Tokat atarcasına ortaya koyduğu sinema dilinden haberdar değilseniz...

    Belki...

    Anlaşılmaz bir biçimde...

    Uzunca bir süre, sansüre de maruz kalmış olması sebebiyle...

    Toplumsal gerçekçilik bağlamında...

    Kendinizde onu, göklere çıkartma cesareti de bulabileceğiniz; bir "Yeşilçam" draması olarak geliyor karşımıza...

    ***

    Ki..

    Buradaki "Yeşilçam" vurgusu...

    Kesinlikle küçümsemek değil, sadece dönemi tanımlamak içindir...

    ***

    Gelin isterseniz, 14. Berlin Uluslararası Film Festivali'ndeki (1964) büyük ödül Altın Ayı'yı kazanmasına ilaveten; 2008 yılında Martin Scorcese'nin kurucusu olduğu Dünya Sinema Vakfı'nca restore edilerek koruma altına alınmış olan ve ardından da 61. Cannes Film Festivali'nin (2008) "klasik filmler" kısmında izleyicisi ile buluşturulan bu filme biraz daha yakından bakalım...

    ***

    Osman Kocabaş (Erol Taş), öndekine kereste yüklediği...

    Arkasındakine de, kendi bindiği iki eşek ile köyün dar sokaklarından geçip; (filmin yapımcısı da olan Ulvi Doğan'ın canlandırdığı) kardeşi Hasan ile birlikte oluşturmakta oldukları su göletine doğru ilerlemektedir...

    ***

    Vardığında da...

    Havuzun sularıyla, yüzünü güzelce bir yıkayan Osman'ın ağzından...

    Sami Ayanoğlu'nun seslendirdiği "ege şivesiyle"...

    Anlatılacak mevzunun ana fikrini de özetleyen...

    "Kendi suyumuza gari, kendimiz sahıp olceğiz... Gari aşağı tarlalara salmayeceğiz suyu... Önce bizim tarlalar sulancek... Artanını verecen koycülere..." sözcükleri dökülür dökülmez...

    ***

    Devreye giren Hasan...

    "Vazgeç istersen bu işten... Komşular razı gelmez suyun kesilmesine... Sonra çok kavga dövüş olur..." dese de...


    Osman...

    "Yahu sen ne biçim adamsın... Yapmak istediğim şeyde, senin de menfaatin var... Ters ters konuşma böyle... Hiç kimse bir şeycikler yapamaz... Su bizim değil mi?" diyerek kestirip atarken...


    Hasan lafını...

    "Su toprağın kanı ağa... Kimse bu işe rızasıyla evet demez... Milletin dikine gitmek iyi değildir..." şeklinde sürdürürken...

    Hasat sonrası evlenmeye hazırlandığı yavuklusu Bahar'da (Hülya Koçyiğit) uzaktan, yüzüne ayna tuttuğu Hasan'ı...

    Yanına çağırmaktadır...

    ***

    Derken...

    Hasan'ı da yanı alan Osman...

    "Önce can, sonra canan..." demek suretiyle...

    Su hakkında, bir başına aldığı kararı; köylülere de tebliğ eder...

    ***

    Böyle olunca da...

    "Ağzından çıkanı, kulağın işitmiyor..." biçimindeki ilk itiraz...

    Köylüler arasındaki Veli Sarı'dan (Hakkı Haktan) gelse de...

    ***

    "Ben ne konuştuğumu, çok iyi biliyorum... Su benim değil mi? Benim arazimden çıkmıyor mu? Ne istersem onu yaparım..." diyerek...

    Suyu sahiplenme konusunda ısrarcı olmaya devam ettiğinde Osman...

    Bir diğer köylü de (Zeki Tüney) ona...

    "İyi yaparmışsın... Su herkesin malı... Akar suya nasıl sahip çıkarsın?" sorusunu yönelttiğinde...

    ***

    Elbette...

    Tapusu bulunduğunu belirterek...

    Yükselen tüm karşı görüşlere rağmen...

    Adeta...

    Kendileriyle alay edercesine...

    Başlarının çaresine bakmalarını da öğütleyen Osman...

    Tartışmayı, çok da fazla uzatmayarak...

    Öylesine çekip gidecektir oradan...

    ***

    Çok geçmez...

    Tarlalarının sayısını iyice büyütmüş...

    Onlar için gerekli suyu da temin etmiş olan Osman...

    Şimdi de...

    Çalışacak insan gücüne ihtiyacı olduğunu düşünerek...

    ***

    Hasadı beklemeden ve anasının istediği başlık parasını da ödemeden...

    Bir an önce...

    Bahar'ı kaçırmasını tembihler kardeşi Hasan'a...

    ***

    Ağabeyinin tembihini, kendisine verilmiş bir talimat olarak da kabul eden Hasan...

    Kaçırdığı Bahar ile düğün de yaparak evlenecektir...

    ***

    Bu arada...

    Köydeki suyun tamamına el koymaya hazırlanan Osman'ın...

    Gizliden gizliye...

    Hasan'ın karısı Bahar'a göz dikmiş olduğunu da görüyoruz...

    ***

    Ki...

    Akar su yoluna...

    Bir kapak yerleştirerek, suyun akışını engellemek suretiyle Osman...

    Kafasındaki planın, ilk aşamasını gerçekleştirmiş olup...

    Şartları zorlamaya devam etmesi halinde...

    İkincisini de...

    Yani...

    Bahar'a el koyma işini de halletmesi...

    Neredeyse kaçınılmaz gibi görünmektedir...

    ***

    Her ne kadar...

    Veli Sarı ile Muhtar'ın liderlik ettiği köylüler...

    Açtıkları dava sonuçlanana kadar mahkemeden, ihtiyati tedbir olarak...

    Su kapaklarının kaldırılarak, suyun köydeki öteki tarlalara da ulaşmasını sağlamış olsalar da...

    ***

    Osman'ın tuttuğu avukat...

    Çok kısa bir süre içerisinde...

    Söz konusu suyun, Osman ve Hasan Kocabaş kardeşlerin arazisinden çıktığını kanıtlayarak...

    Kapakları açtıran mahkeme kararını iptal ettirmeyi becerecek...

    ***

    Ve...

    Osman'ı kafasına takmış olan köylülerden birisi...

    Gözdağı vermek amacıyla...

    Köpeği Karabaş'ı, vurarak öldürecek...

    ***

    Böyle olunca da...

    Elde silah...

    Osman ile Hasan...

    Gece nöbetlerine de başlarlarken...

    ***

    Gecenin bir yarısı...

    Su kapaklarından birisini, kundaklayarak havaya uçuran köylülerden Veli Sarı'yı sırtından vurarak öldüren Osman...

    Yargılanmalarının nihayetinde, 8 yıllık bir hapis cezasına çarptırılan Hasan'ı; ne de olsa ağabeyi olduğu ve mala mülke sahip çıkacağı için, kendi yerine suçu üstlenmeye ikna edecektir...

    Dakika 45...

    ***

    Aradan geçmiş olan 60 küsur yıllık süreye karşın, halen değişmediği şaşkınlıkla fark edilirken...

    Yurdum insanının önemlice bir kısmının kadına bakışı ile edilgenliğe yol açan örgütsüz ve pasif toplum yapısının da gözler önüne serildiği, filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; özellikle de Erol Taş'ın performansının öne çıktığı, 45 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

    ***

    Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

    "Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

    Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

    25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

    Keyifli seyirler,
    jamesbond-2
    jamesbond-2

    Takipçi 1.684 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    7 Ocak 2014 tarihinde eklendi
    Aslında çok ilginç bir hikayesi vardır susuz yaz filminin çekildiği yıl gösterimine izin verilmez,metin erksan ve ulvi doğan arasında çeşitli itilaflar çıkar ve bir gün ulvi doğan filmi araba'nın bagajında yurt dışına kaçırır ve berlin film festivali'nde gösterilerek herkes bildiği gibi altın ayı ödülünü alır ve daha sonra bizim Türkler filmi krallar gibi karşılayıp,galasını yapmak gelirsek oyunculuklar çok güçlü zaten erol taş ve hülya koçyiğit o yıl bir dergide yılın en iyi erkek ve kadın oyuncusu seçildiler,izlenmesi gereken bir yapışta rahmetli metin erksan olmak üzere emeği geçenlere teşekkürler
    throughout
    throughout

    Takipçi 367 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    31 Mart 2011 tarihinde eklendi
    Metin erksan trk sinemas adna ok nemli bir film ekmi 1964 ylnda.. altn ay dln kesinlikle hak etmi susuz yaz.. senaryo harika tek kelimeyle.. oyunculardan erol ta ve hlya koyiit ok iyi.. stelik hlya koyiit 16 yanda bu filmde oynarken ve ilk filmi kendisinin.. buna ramen ok baarlyd oyunculuu.. ekim alar ok iyiydi.. yaklak 50 yl nce bir trk ynetmenin teknik adan bylesine iyi bir film ekmesi bile ayr bir baar bence.. 2 eletirim var film iin.. mzik kullanm iyi deildi.. srekli bir balama sesi duymak houma gitmedi akas.. ikinci eletirim ise final iin.. final "beklenen" gibiydi.. daha farkl ve etkili bir finalle ok daha arpc bir film olabilirmi susuz yaz.. Sonu itibariyle genel olarak ok iyi bir film ve zaman zaman ok etili.. 8/10
    genius-chemist
    genius-chemist

    Takipçi 63 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    7 Temmuz 2009 tarihinde eklendi
    tarihte ödül alıpta izlenmeyen eleştiri yağmuruna tutulan çok film var bu da onlardan...
    tarhansimsek
    tarhansimsek

    Takipçi 592 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    31 Ekim 2008 tarihinde eklendi
    Batı hayranlığına binaen yorum yazılmaması normal. Uzun bir süredir filmin dvd sini arıyorum velakin bulamıyorum. Aldığı ödüller bir yana klasik olacak ama kilomerte taşı kavramını taşıyan bir film. Hele de bu film Osmanın (Türk köylüsünün) filmidir diyen Erol Taşın bir demeci... 10 Bu arada filme dair dvd bilgisi olanlar mesaj atarsa sevinirim. Filmi arşivden bulup belki dvd hakkında yorum yazan varmıdır diye bakınayım dedim. Mamafi yorum olmaması baya üzücü oldu.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top