En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
KaliteTAKİP
Takipçi
873 değerlendirmeler
Takip Et!
3,5
21 Eylül 2012 tarihinde eklendi
arkadaşlar sakın sinemaya gidip izlemeyin paranıza yazık olur oyunculuk ve aksiyon iyi özellikle Jeremy Renner oyunculuğunun hakkını vermiş ama ben hayatımda bu kadar kötü konu anlatımı ve işleyiş görmedim filmin öyle bir bitişi varki beni izleyince anlıyacaksınız izle ve unut tabi anlarsan...
Tabiki diğerlerinin yerini tutmaz bencede ama haksızlık da etmenin anlamı yok özellikle 2.yarısı aksiyon olarak gayet iyiydi kovalamaca sahneleri başta olmak üzere.Tamam senaryo falan tabiki daha iyi olabilirdi ama sonuçta bağımsız değerlendirdiğimizde başarılı bir aksiyon filmi var karşımızda
Tony Gilroy senarist olarak bakıldığında çok başarılı bir isim.Bourne üçlemesi dışında ‘’The Devil’s Advocate’’,’’State of Play’’ gibi filmlerde imzası var,aralarda bolca ucuz ticari işleri olsa da.Ama eğer mümkünse bundan sonra yönetmenlik yapmasın.Bir önceki filmi ve görece bir felaket olan ‘’Duplicity’’den sonra orada beceremediği ritim,kurgudaki boşluklar ve alabildiğine hantal yapının sonucunda ortaya çıkan feci sıkıcılık gibi bütün sorunları bu filmine de taşımış.’’Duplicity’’i ya hiç izlememiş,ya da eleştirilere kulak tıkamayı seçenlerden kendisi öyle görünüyor ki ama ‘’The Bourne Legacy’’de on yıldır göz bebeğimiz olmuş bir seride seyircilere yaşattığı hayal kırıklığı paha biçilemez.Her adımında ileri gitmiş nadide bir efsanenin çöküşü bu film,eğer Bourne serisinden kabul edilirse tabii.Oyunculuklar kötü,Jeremy Renner elinden geleni yapmaya çalışıyor ama genelinde Matt Damon’ın birkaç gömlek altında kalan bir performans ne yazık ki.Afakanlar geçire geçire 135 dakikanın geçmesini beklerken sonunda mutlaka olacağını tahmin ettiğimiz ‘’Extreme Ways’’i düşünerek kendimizi teselli etmeye çalışıyoruz sadece.Bu sefer de oradan bir son dakika golü var bize.Oldukça başarısız bir remix’i çıkıyor karşımıza film için özel söylenen.Bu filmde her şey sanki bilerek kötü olması için yapılmış gibi.
Bourne serisi kesinlikle kült bir seri. Bu filmi o serinin dışında tutmak ve öyle değerlendirmek istiyorum. Tek başına değerlendirirsek kötü bir film değil ama Bourne serisinin çok altında.
Robert Ludlum'un efsane hikayesi ilk kez 1988 yılında ekranlarda boy gösterince heyecan yarattı. O yıllarda(1980) Trt'de Japon dizisinde "Shogun" karakterine hayat veren R. Chamberlain, Jason Bourne rolünü mükemmel canlandırmıştı. R. Ludlum öldükten 1 sene 2002'de remake ve ardından üçleme olarak sinemalarda boy gösterdi. Yaklaşık 1 milyar $ hasılat yapımcıların iştahını kabartmış olacak ki, parasal kaygı gütmeyen Matt Damon ve son iki filmin yönetmeni J. Greengrass'ın seriye devam etmeme kararına rağmen başka bir başrol oyuncu(J.Renner) ve senaristin yönetmen olması ile tekrar çekildi. Adına Bourne'un mirası demeleri boşuna değil. Gerçekten bu adı kullanarak 280 milyon $ gişe ve 60 milyon $ dvd, blu-ray satışı gerçekleştirdiler. Bu bilgilerden sonra filmi yerin dibine sokacak değilim. Seriden ayrı düşünülüp izlenildiğinde keyif alınabilecek yanları var. Rachel Weisz bildiğiniz J. Bond filmlerinin başrol oyuncusu Daniel Craig ile evli. Dikkat ettim de bu filmdeki başrol oyuncusu J. Renner'a ikizi kadar benziyor. Edward Norton, Scott Glenn ve David Straithairn gibi kariyerli oyuncularla en azından vasat diyebileceğimiz bir film. Beklentiye girmeden izleyin derim.
İsim benzerliği dışında seriyle hiçbir alakası yok.Konu,gereksiz bir şekilde karmaşık ve dağınık.Renner,role uygun mu;aslında tartışılır ama ben pek ısınamadım.Aksiyon yönü yetersiz ve finali de zayıf buldum.4. bir devam filmi yerine,yeni ve özgün bir karakter yaratılsa daha başarılı olunabilirdi belki...5/10
The Hurt Locker ile kalbimizde taht kuran Jeremy Renner’ın son filmi. Robert Ludlum’un romanlarından uyarlanan 3 filmlik ilk serisine Matt Damon çok yakışmıştı. Jeremy Renner’e bu filmde Rachel Weisz, Edward Norton, Stacy Keach ve Oscar Isaac eşlik ediyor. Belki yapımcılar artık bu devam öykülerine uzun bir süre ara vermeli. Tek başına izlediğimizde filmleri beğeniyor ancak iş karşılaştırmaya geldiğinde etkisiz ve cılız buluyoruz.
Hareketli bir film , filmin sonuna kadar nefesinizi tutuyorsunuz ve zaman çabuk geçiyor. Bir başyapıt olmaktan uzak olsa da bir öncekine göre çok daha iyi
Miras nereden çıktıysa... Vallahi gereksiz bir devam filmi ama o kadar da kötü değil. SERİ İLE KIYASLANAMAZ!!!
Aksiyon = %25 Macera = %30 Tipik Bourne filmindeki özellik = %15 Sıkıcılık = %15 Anlamsızlık = %15 Bundan sonrasını da filmi hayal edebilirsiniz. Puan: 3.5/5 NOT: Ben filme kötü demiyorum, yetersiz diyorum.
filmi kendi basina degerlendiriseniz.. turunu (casusluk ) sevenler icin icinde zekice yazilmis.. seksanslar var benim icin aksiyondan daha onemli bir unsur...ozellikle insan uzerinde gelistirdikleri ilaclar ve auron crossun kurtla mucadelsi taktire sayan ... filmi yavas bulan arkdaslar bunun bir baslangic filmi oldugunu bilmeliler...bu yuzden hikayeyi yeniden orup karakter tanimi yaptiklari icin ... film ilk yarisinda saf aksiyon bekleyenler .yanilabilirler..ikinci yari tatmin edici .. sonuc:
Bourne hayranlari icin tatminkar .diylebilecegim bagimsiz seyredenler icinse tur meraklisi ise .begeneceklerini dusundugum ..zekice yazilmis yavas yonetilmis bir film ..2 cisi dusunuluyorsa kesinlikle yonetmen degismeli .. : Tony Gilroy cok zeki senarist fakat goruntu konusunda .. cok iyi degil bournu aklinzdan cikarin keyifli bir seyir
filmin adına "bourne"un adını karıştırmasalardı 7/10 verirdim aslında. sadece, repliklere "bourne, blackbriar, threadstone" kelimelerini ekleyerek serinin 4. filmini çektiklerini iddia etmek biraz yersiz olmuş!! karşımızda "bourne" serisinin devam filmi yok. ortalamanın üstünde, güzel sahneleri olan bir ajan filmi bu. matt damon'dan izlediğimiz yakın dövüş sahnelerinin gerçekliğini bulamadım bu filmde. ayrıca jason bourne'un filmin her anında sergilediği "soğukkanlılığının" bu ajanda pek olmadığını üzülerek söylemeliyim. sonuç olarak jason bourne'u ve o seriyi aklınızdan çıkarırsanız sizi tatmin edecek bir film izleyebilirsiniz.
İlk olarak; Jeremmy Renner bu filme hiç uygun değil. Hele hele Matt Damon'dan sonra hiç olmamış. Edward Norton'a verilen rol de oyuncunun kişiliği ve ses tonuna hiç uygun değil. Yani ben başta oyuncu seçiminde hatalar var. Hikayenin ilk 3 filmin hikayesine zorunlu bir entegrasyon sürecinden geçtiği apaçık belli oluyor. Joan Allen'in 3. filmdeki zaferi bu filmde alaşağı edilmiş ve bu film, 3. filmin mutlu sonunu zedelemiş. Muhtemelen Matt Damon'dan sonra daha az ödeyebilecekleri bir oyuncu ile devam etmek istemişler. Edward Norton'un da kadroda bulunmasının avantaj olacağını düşünmüşler ama hasılat ve bütçe olarak bakıldığında çuvalladıklarını kendileri de anlamış olmalılar. Filmi çekerken devamını da planlamışlar ve ona göre bitirmişler. Yönetmen ticari oynamış. Bourne serisi ile kıyaslandığında tam bir hayal kırıklığı. Başlı başına bir film olarak bakılırsa muazzam emek var ve izlenebilir. Benim gözümde ise Hannibal serisine ithafen yapılan Hannibal Rising filmi tarzında. Bourne serisi bu filmin başarısızlığının sonucu olarak benim ve benim gibi serinin hayranları için hep üçleme olarak kalacak. Şayet seriyi devam ettireceklerse daha düzgün bir yönetmenle, daha iyi bir senaryoyla ve mutlaka Matt Damon ile devam etmeliler. Aksi taktirde bu seri 2007'de The Bourne Ultimatom ile bitmiştir.
Beyazperde'nin acımasız ve yer yer haksız eleştirisinin aksine bence oldukça sürükleyici bir aksiyon filmi. Jeremy Renner ve Rachel Weisz çok iyi oyunculuk çıkarıyorlar. Manila'daki sahneler nefis. Son iki Bourne filmiyle paralel bir evrende devam eden yepyeni bir macera. Şiddetle tavsiye ederim.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.