En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Selçuk Özdemir
Takipçi
33 değerlendirmeler
Takip Et!
3,5
22 Ocak 2022 tarihinde eklendi
Kitapla birebir uyumlu değil bu alanlar canımı sıktı. Diğer yandan karakterleri anlamak için üzerilerinde durulmamis. Simon özellikle kitapta daha detaylı idi. Film yapmak için yapılmış gibi yani! Kitap çöp değil filmde olmaz mantığı...Hazır senaryo sonuç olarak!
aynı adlı kitaptan uyarlama 1990 yapımı bir harry hook filmi.
o güne kadar disiplinle yetiştirilmiş çocukların tüm medeniyet ve evrim kavramlarını 2 günde reset'leyip, kendi medeniyet, evrim'lerini baştan geçirmeleri (ki kesinlikle kaos ilen başlamakta bu) ve bu sırada tüm etik değerleri kaybetmeleri ürkütücü. ilk olarak akılcı ve mantıklı bi lider, sonra hayatın zevkleri ve tutkuları uğruna disiplin'in gereksiz olduğu yanılgısı, akabinde muhalif bir ikinci lider, gruplaşma, çıkar için insan satma... tarih'in ta kendisi gibi geldi bana. bide filmin sonlarına doğru kovalamaca sahnelerinde giren barbar konanvari muzik bu düşüncelerimi pekiştiriverdi.
kesinlikle yetişkinler için.
kitaptaki ralph ve jack karaktelerinin isimleri robert ballantyne'in coral island* isimli kitabindan alinmistir. golding bu kitabi bir bakima elestirir aslinda, cunku cocuklar adada mahsur kaldıklarında bir tanesi "we'll survive because we're englishmen, and englishmen are always the best/hayatta kalacagiz cunku biz ingiliziz, ve ingilizler her zaman en iyisidir" turevinden bir sey soyler. ilginctir ki, coral island'da da ralph, jack ve peterkin arasinda bu tip bir diyalog gecer - zeki ingiliz beyfendileri ralph ve jack gunu kurtarir
peter brook'un yönettiği film daha bir rahatsızlık uyandırarak izlenirken(o filmde hiçbir karakter iyi değil sadece bazıları daha duyarlıdır), dün gece de dvd de film ise acıma duygularını daha çok uyandırır. film üzerine ne demeli ki; hobbes zaten demişti insan insanın kurdudur diye mi, yoksa siz ingilizler hep böylesiniz mi? ya da "işte erkeklerin dünyası" gibi feminist söylemlere de sığınılabilir. ama söylenmeden geçilmemesi gereken, etkisi ve başarısıdır.
stephen king'in okuduğum bir iki kitabında adı geçen roman. herhalde stephen king'in en sevdiği romanlardan birisi. maça kızı'ndaki ilk hikayede sürekli bu kitaptan alıntılar vardı.
Kötü bir film. Özellikle de uyarlandığı kitap ve kendisinden önceki 1963 film versiyonu ile karşılaştırdığınızda. Gerçekten büyük değişikliklere gidilmiş bu filmde. Hatta neredeyse "kitapla alakası yok" bile diyebiliriz. Sonlara doğru biraz daha bağımlı kalıyor ancak başlarda çok serbest işlenmiş hikaye. Başarılı da değil. Hani bir kitabı "uyarlarsınız" bunu anlarım, birebir yansıtmazsınız perdeye anlarım, ama yaptığınız değişiklikler tatmin edici olmalı. Kalkıp da asıl fikirden, asıl olaydan uzaklaşılmamalı. Bu duyguyu dediğim gibi başlarda özellikle hissettim. Kitapta ve 1963 versiyonunda işlenen belki de en can alıcı kısım, bu 1990 versiyonunda adeta atlanılmış. Kitabın ve filmin ismi olan "sineklerin tanrısı"ndan bahsediyorum. Yeteri kadar işlenmemiş ve dolayısıyla ana fikir de biraz yetersiz kalmış. Kitabı okuduysanız, ve önce 1963 film versiyonunu izlediyseniz, çok büyük ihtimalle size çok yavan ve gereksiz gelecektir bu film. Bunlardan sonra biraz vakit kaybı olduğunu düşünüyorum.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.