Vampir İmparatorluğu - Beyazperde.com eleştirisi : Vampir İmparatorluğu

Yeryüzünde vampir nüfusu artmış, vampirlere besin olmamak için gizlenmek zorunda kalan gerçek insanlar ise azınlık konumuna düşmüştür. Bir araştırmacı (stilize ve cool bir şekilde gösterilen ve büyük bir şirketi andıran) vampir dünyasında empati yeteneğini güçlendiren bazı deneyimler yaşadıktan sonra insanlara yakınlık duymaya başlar. İnsan sempatizanı yakışıklı vampir, bir grup direnişçi insana yardım ederek dünyadaki vampirleşme eğilimini sona erdirecek bir serüvene girer. Neticede soğuk vampir imparatorluğunu sona erdirecek ve 'insan cumhuriyetini' kuracak bir formül bulunacaktır elbet.

Vampir İmparatorluğu bir parçası olduğu sisteme yabancılaşan ve isyancıların arasına katılan sıradan bir bireyi merkeze alan distopik kurmacaların yapısını kullanıyor. Fakat böyle hikayelerde genellikle ana kahramanın hayatını hapishaneye çeviren dünya son derece sıkıcı ve bunaltıcı; gizli kapaklı bir hayat süren ötekilerin dünyası ise sıcak, dünyevi ve baştan çıkarıcıdır. Burada ise vampirlerin 'gece hayatı' son derece çekici bir şekilde resmedilmiş. Onlara direnen insanlar ise doğrusu sıcak bir alternatif sunamıyorlar. Bu noktada Ethan Hawke'nin canlandırdığı karakterin insanlığı yeniden hortlatma girişimi çok fazla inandırıcı olamıyor. Heyecansız bir şekilde ortaya konan duygusal yakınlaşma ve Willem Dafoe?nun canlandırdığı lider karakteri dönüştürücü rollerini yerine getiremiyor.

Undead'in ikiz yönetmenleri vampirleşme ve insanlığın kökünü kurutan kan saplantısı üzerinden güncel politikalara gönderme yapmaya çalışıyorlar. Fakat bu, dünyayı insanlıktan çıkaran savaşçı vampir kapitalistler fikri, hiç fena değilse de, burada inandırıcı olmayı başaramıyor. Filmin yüksek bütçeli stilize bilim kurgu görünüşüyle tezat oluşturan kanlı final sahnesi ise ilginç bir şekilde ilgi çekici. Doğrusu bu tür bir kanlı vampir orjisinin yıkıcı değil yapıcı olduğu çok az film vardır herhalde, 'insani ısırık' detayı hiç fena değil. Ve aslında liderin son anda belirmesi gibi ayrıntılarla filmin bilim kurgu motiflerini kullanan bir aksiyon filmi olduğu gerçeği iyice kendini belli ediyor.

Vampir İmparatorluğu'nu güncel savaş politikalarının fantastik bir alegorisi gibi okuyanlar filmin önemini abartabilirler, buna bir itirazımız yok. Fakat pahalı bilim kurgu tasarımlarına ve ilgi çekici oyuncu kadrosuna rağmen, ortada sıradan bir aksiyondan fazlasını sunmaya çalıştığında samimi olamayan bir film var. Bilim kurgu aksiyonlarına da karşı değiliz; fakat burada 'hakim vampir yaşam tarzı' dışında bir orijinallik yok ve karakterlerin onlara hayat veren sıkı oyuncuları bile heyecanlandırmadığı ortada. İki toplumsal yapının mücadelesini insanı bir şekilde ele almaya çalışan filmin ortaya elle tutulur bir tane bile karakter ortaya koyamaması ise ayrıca ilginç.