Hesabım
    4 Ay, 3 Hafta, 2 Gün
    Ortalama puan
    3,4
    310 Puanlama
    4 Ay, 3 Hafta, 2 Gün hakkında görüşlerin ?

    55 Kullanıcı yorumları

    5
    10 Eleştiri
    4
    17 Eleştiri
    3
    11 Eleştiri
    2
    8 Eleştiri
    1
    3 Eleştiri
    0
    6 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    +frekans
    +frekans

    Takipçi 83 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    10 Ocak 2009 tarihinde eklendi
    sanatsal film severler için... gişe filmi sevenler uzak dursun
    theolovesjager
    theolovesjager

    9 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    7 Ocak 2009 tarihinde eklendi
    Kesinlikle harika!
    kadir503
    kadir503

    Takipçi 329 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    20 Aralık 2008 tarihinde eklendi
    - '4 Ay, 3 Hafta, 2 Gün'ün Ardından -4 Mohts, 3 Weeks and 2 Days, geçen yıl Cannes Film Festivalinden, 3 ödüllü dönerek, bu ödüllerin arasında Altın Palmiye ödülü de mevcut, dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Filmimiz, 80lerin sonlarına doğru Romanyada geçmekte... Yönetmen Cristian Mingiu, 80lerin Romanyasını çok iyi tanıyacak olsa ki filminde müthiş bir atmosfer yaratıyor. Daha filmin ilk sahnesinde o atmosferi soluyoruz. Hemen girişte iki genç kızın yakın zamanda yola çıkacaklarına dair bilgi ediniyoruz, aralarında geçen diyaloglar sayesinde. Konuşmalarından belli ki pek de mutlu bir yolculuk değil bu. İlerleyen sahnelerde anlıyoruz ki bir öğrenci yurdunun içerisindeyiz. Burada yabancı birçok ürünün yasal yollarla satılmadığını, her tarafta kara borsanın hakim olduğunu anlıyoruz. Filmin uzun açılış kısmında, ufak ufak karakterleri tanırken, bir sonraki sahneyi merak ediyor ve ne yazık ki tahminde bulunamıyoruz bunla ilgili. İki arkadaştan biri Otilia, önce sevgilisiyle bulup ondan bir miktar borç para alıyor sonra da tanımadığı bir adamla buluşuyor. Zar zor bir otel odası kiralarken, yine 80ler Romanyasının havasını soluyor ve hakkında bilgi ediniyoruz. Konuşmaya başladıkları daha ilk dakikadan itibaren kontrolün elinde olduğunu ima eden adamın, Gabitanın karnındaki bebeği düşük yaptıracak olan kişi olduğunu öğreniyoruz. Daha ilk baştan adamla anlaşamayan ama; onla anlaşmaya mecbur olan ikili kürtajcının devamlı işleri yokuşa sürmesiyle iki genç kız iyice çaresizliğe sürüklenirler. Buna Gabitanın çaresizlikten düşüncesiz tavırları eklenince, onun için her şeyi yapacak arkadaşı Otilia kendisini kürtajcıya teslim etmek zorunda kalmasıyla sonuçlanır. Bu uzun sekansta mükemmel bir gerilim yaşanırken ekranda çaresizliğin resmi vardır. Erkek arkadaşının annesinin doğum günü giden Otilia; oysa kısa bir sürü önce ilk kez gördüğü biriyle zorunlu olarak birlikte olmuştur. Bu ruhsal çöküntü içerisinde doğum gününe giden Otilia, bir türlü telefonla arkadaşını arayamaması ve doğum günündeki tanımadığı insanlar tarafından aşağılanması gibi bir sürü olumsuzlukla karşılaşır. Bir erkekten 'iğrenç' bir darbe yiyen Otilianın arkadaşı Gabitanın yanında, her nedense, onu h.m.le bırakan kişi de yoktur. Otilia bu durumda iyice erkeklere karşı düşünceleri değişir. Bunu da sevgilisiyle olan diyalogunda görebiliriz. Özellikle masadaki doğum günü sekansı filmin unutulmayacak anlarından biridir. Üst düzey bir yönetimin yanında, üst düzey de oyunculuklar yer alıyor filmde. Yönetime gelmeden, oyunculuklardan söz edersek özellikle Otilia karakterini canlandıran Anamaria Marincanın film boyunca öne çıktığını görüyoruz. Marincadan mükemmel bir performans izlerken, filmin anlattıklarının büyük bölümü bizlere Otilia karakteri anlatılıyor bir bakıma.Filmin en başından beri dönemin atmosferini inanılmaz gerçekçi bir şekilde dile getiren yönetmen Mingue; bu gerçekçi tavrı sadece dönemi yansıtma şekli olarak değil, filmin tümüne yaymış. Hayatın içinden bir kesitin gözümüzün önünde olduğunu hemen her sahneden çıkarabiliriz. Filmin ayrıca mükemmel bir görüntü yönetimi var. Mat ve koyu renkler filmin geneline hakim. Bunun yanında kamera bazen hiç tepkisiz bir şekilde dakikalarca kıpırdamadan dururken, bazen de aktüel kamera kullanımıyla sallantılı bir kamera kullanımıyla karşı karşıya kalıyoruz. Rumen yönetmenin sinema dili filmin hiçbir sahnesinde sekmiyor, başladığı doğrultuda devam ediyor. Uzun planlara, uzun sekanslara, plan-sekanslara çokça yer verirken filminde müzik kullanmayan yönetmen; geniş plan çekimlerle ekranda her nesneyi sanki filminde söz sahibi hale getiriyor. Oldukça yalın bir anlatımla, minimalist sinemanın son yıllardaki önemli filmlerinden biri haline geliyor '4 Months, 3 Weeks and 2 Days'. Son yıllarda, atağa geçen Rumen filmleri, Cristian Mingiunun bu son filmiyle çıkışını en üst seviyeye taşıyor. İçerisinde bulundukları sistemin hastalığını hemen her anında hissettiğimiz film; politik yönden de söz sahibi olan şeklini izleyenin fazla gözüne sokmadan dile getiriyor. Cannes Film Festivalinde taçlanan son Avrupa filmi 4 Months, 3 Weeks and 2 Days geçtiğimiz yılın en iyilerinden biri olmanın yanında son yıllardaki en güçlü Avrupa filmi. - 4 luni, 3 saptamâni si 2 zile {4 Ay, 3 Hafta ve 2 Gün} / Cristian Mingiu (2007) -
    ecmel-lal
    ecmel-lal

    19 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    21 Ekim 2008 tarihinde eklendi
    Gercekten güzel bir film...filmin bana göre en güzel yani çok dğal ve duru olmasıydı.insanın kanını donduran bir olay ancak bu kadar yalın anlatılabilirdi...
    ill-key
    ill-key

    Takipçi 211 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    13 Eylül 2008 tarihinde eklendi
    Kısa film formatında , doğal ve uzun anlatımlı sahneleri ile uzun metraja uyarlanmış gibi ..Film bir gün içersinde sabah başlayıp gece bitiyor.. Son derece süssüz , çiğ bir anlatım sunuyor yönetmen.. Oyunculuklar iyi , özellikle Otilla karakteri .. Sahne çekimlerinde doğallık o kadar ön plandaki , eminim bayan arkadaşlar için izlemesi kolay olmamamıştır ..10/7,5..
    Plagueis
    Plagueis

    Takipçi 257 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    13 Eylül 2008 tarihinde eklendi
    dünya sinemasından farklı bir örnek. az sayıda mekanda kısıtlı bir bütçeyle çekilmiş bir film olmasına rağmen sağlam senaryosu sayesinde tıkır tıkır ilerleyen bir film. böyle gerçek zamanlı filmler genelde yavaş temposuyla seyirciyi sıkar ama bu filmde dialoglar ve oyunculuklar o kadar iyiydiki böyle birşey hissetmedim. başroldeki oyuncunun performansı bir harika özellikle doktor tarafından tecavüze uğradıktan sonra sevgilisinin evinde tanımadığı insanların arasındaki yüz ifadesi adeta oyunculuk dersi niteliğindeydi. her ne kadar oscarlarda biraz hakkı yenen bir film olsada cristian mungiu bence kendini kanıtlayan bir film çekmiş. görüntü yönetimi de son derece başarılıydı. çarpıcı bir konu ve değişik bir film arıyorsanız bu filmi kaçırmayın..7/10
    veyselgundogdu
    veyselgundogdu

    9 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    28 Ağustos 2008 tarihinde eklendi
    gercekten süper anlatım var filmin icinde korku,caresizlik ve bir umut ışıgı ile degişen hayatı anlatıyor.Bide bu kız ögrencileri biraz daha az hor görelim bu olay bizim apartmanda 2006 yılında olan bir olay ve tesadüf bu filmi izledim ve benzerlik cok var.
    hyperballad-2
    hyperballad-2

    11 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    14 Temmuz 2008 tarihinde eklendi
    film icinde bulundugu karmasıklıktan ustalıkla sıyrılıyor ve duyguları yalın fakat etkileyici bir sekilde seyirciye aktarıyor. oyunculuklar ise cok iyi.kısaca izlenmesi gereken bir film.
    nlhnucok
    nlhnucok

    2 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    6 Nisan 2008 tarihinde eklendi
    Küçük bütçelerle çekilmiş başarılı filmler kategorisine bir katkı da C. Mungiu'den gelmiş. 80'lerin sonlarının Romanyasının özelinde başarılı bir dönem-politik eleştirisi olarak değerlendirilebilecek bir film. Kürtajın yasa dışı kabul edildiği dönemde bir kürtaj hikayesini anlatan "4 ay 3 hafta ve 2 gün", her yasağın kendi çıkış noktalarını nasıl yarattığını, bu durumlarda insanların birbirlerine güvenmekten başka çıkış noktaları kalmadığını gösterirken güçlünün, "güçlü" olduğunun farkında olduğu sürece zayıfı ezebildiğinin altını çiziyor.
    Baskı rejimlerinin yarattığı sıkıntıların gölgesinde hamileliğinin nerdeyse ortalarına gelmiş, sebeplerini bize yansıtmasa da bu bebekten "kurtulması" gerektiğine bizim de inandığımız bir genç kızın ve arkadaşının (ki muhteşem bir oyunculuk) yaşadığı bunalım, doğrudan toplumsal bunalımlara göndermeler yapıyor.
    filmin konusu olan hamileliğin zamanından kahramanın kendisinin bile emin olmamasına rağmen, filmin adına çok net bir tarih veren c.Mungiu, adeta bir geri sayımla izleyiciye filmin havasını daha en baştan vermiş oluyor.
    evet karamsar, evet görsel bir şölen yok, evet yer yer devam edemeyeceğim hissiyatı verse de; baskı, yasak, bunalımın eşlik ettiği bir eli gerçekçilikte, bir eli kara mizahta olan film, başucunda bir Cannnes bir de Ulusal Eğitim Ödülü'nü tutmakta.
    delicewatt
    delicewatt

    Takipçi 244 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    31 Mart 2008 tarihinde eklendi
    gerçekçi bir anlatım tarzı ile bir konuyu anlatır gibi yapıyor bu film ama amaç bir döneme ışık tutmak. psikolojik altyapısı iyi oluşturulmuş sahneler var elbette ama derinden etkileyen hemen hiç sahne yok. öyle ki buna özen gösterilmiş gibi. görsellikten değil, anlatılandan iğren denmiş sanki seyirciye.
    sebitusgen
    sebitusgen

    32 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    9 Mart 2008 tarihinde eklendi
    Feminist bir film.herşey fazla gerçek ve fazla hissettiriyor.ayrıca o Gabita'ya çok sinir olduk.
    edadur
    edadur

    4 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    6 Mart 2008 tarihinde eklendi
    Gerçekçi bir film ,anlattığı dönemden siyasi yorumlar içinde boğulmadan, dönemin gerektirdiklerinin insanlar üzerindeki etkilerine sade bir dille değiniyor.Yönetmen filmi hamile kızdan ziyade arkadaşının gözüyle izletiyor seyirciye.Ve ayrıca bu filmin önemli noktalarından biri sinemanın klişelerinden olan duvarda asılı olan silah mutlaka patlar durumu bu filmde yok,yani bir sahnede elde gördüğümüz bıçak kimseye batmıyor.Yönetmen yaşamdan hataları filmde görmezden gelmemiş,arabanın kapısını kapatan karakter bunu tek hamlede yapamıyor buda bence birçok filmde göremediğimiz gerçekçi bir yön.Dolayısıyla, saydığım nedenlerden ötürü izlenmeye değer bir film...
    batuhat
    batuhat

    28 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    2 Mart 2008 tarihinde eklendi
    walla çok isterdim, müthiş etkileyici bir filmdi kesin izleyin demeyi, çünkü o niyetle oturmuştum filme, hele imdb'de gördüüm 8 bilmem kaçlık puan sorası ama maalesef diemiorum..

    vasat bir film..
    fpegasos
    fpegasos

    61 değerlendirmeler Takip Et!

    0,5
    1 Mart 2008 tarihinde eklendi
    berbat bir film. öylesine sıkıcı ki. ne vaktinizi ne de paranızı harcamayın değmez. ben 1 puan verdim.
    xxxx666
    xxxx666

    42 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    28 Şubat 2008 tarihinde eklendi
    sonderece etkileyici...bir an önce karnındaki bebekten kurtulmak isteyen genç bir kız ve ona yardım etmek konusunda fedakarlıktan kaçınmayan arkadaşı.filmi etkileyici kılan gerçekçi görselliği ve oyuncularının doğal performansları...olay vicdani boyutlarıyla ele alınmamış çünkü ozaman ki sistem buna izin vermiyor sadce yüzlerdeki endişeyi görebiliyoruz...kısacası filmin asıl derdinin bu dönemin, insanların üzerinde yaratmış olduğu gerginliği yansıtabilmekle alakalı olduğunu düşünüyorum.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top