En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
muratcokgormez
1 değerlendirme
Takip Et!
4,0
24 Temmuz 2009 tarihinde eklendi
daha izlemedim açık söyliyim izlemezsem kesin kaybedeceğim bişeyler olacaktır.ingiliz hastadan beri çok sevdiğim ralf finnes ve tutku oyunlarından sonra aşık olduğum kate winslet var kaçırılmaması gereken bi film gibi duruyo.
bu filmin senaryosuna kötü diyen arkadaşı merak ettim şimdi böyle iyi bir sinema sitesinde neden yorum yazıyor.neyse senaryo harikanın ötesinde.filmdeki mekanlar oyunculuklar üst düzey bence10/9
konusu güzel bir film ama sonlara doğru sıkıyor bence ağır bir işleyişi var ama oyunculuklar zirvede kesinlikle boş bir film değil izlemeye değer herşeye rağmen...
Oyunculuklar üst düzey, mekan ve yılı yansıtışta aynı şekilde ve birçok şey daha gayet iyi işlenmiş, konu aktarımıda dahil olmak üzere.Genel anlamda gayet iyi kotarılmış başarılı bir film olsada zaman zaman sizi kendinden kopartması eksik yönünü deşifre etmekten kaçınmadığının göstergesiydi.7/10
Ağır ilerleyen, tam bir dram filmi, izlemeden önce havanızda olmanız lazım. Ben tam bir dram filmi havasındaydım belki, çok beğendim. Karakterler çok güzel verilmiş, dram filmlerinde Angelanın Külleri birinci sıramdaydı, bu filmle beraber birinciliği paylaştılar gözümde.Sinemasal anlamında gördüğüm tek eksiklik; bu filmin sağlam bir soundtracki olabilirdi. Karakter yorumlaması yapmayı da çok isterdim; ancak izlemeyenlere saygısızlık olur diye boş geçiyorum. Yoksa bu film hakkında çok konuşmak isterdim.
hasgüle katılıyorum bencede aradaki ilişki aşk değil bir alışkanlık,saplantı.. olaylar çok hızlı gelişti filme ama izlemenizi tavsiye ederim kesinlikle boş bir film değil.. 10/7
Bu film bir erkeğin yaşça kendinden büyük bir kadınla ilişkiye başlaması ve psikolojisinin bozulmasının sonraki yaşantısında yarattığı yıkıntıları anlatıyor. Arada bir aşk olduğunu sanmıyorum sadece birer saplantı tarzında bir ilişki yaşıyorlar. Ve verdiği mesaj böyle ilişkilerin yaşanmaması yönünde. İzlenmeli güzel bir filmdi.
the reader filmi esasında klasik ama olumlu bir tat bıraktı diyebilirim.dalry sinemasında billy eliot ve the hours filmlerinden sonra beklenen daha kaliteli bir fil olmasıydı stephen daldry bunu başarmıştır. tarih ve biyografiyi iç içe sokan bu önemli filmde kate winslet kalburüstü oyunculuğuyla ön plana çıkmakta tabi diğer eleman fena değil.film güzel ama çok kaliteli değil.
Çok üzülüyorum biliyor musunuz; çok ama çok. "İğrenç, Porno, Mide Bulandırıcı" gibi eleştirel tabirler heralde bizim ülkemizden başka nadir ülkelerde yöneltilir bu filme; yazık çok yazık.
Herşeyden önce; Aralarındaki yaş farkına rağmen birbirilerine duygusal (Dikkat erotik değil romantik) olarak bağlı iki insan var, birisinin yaşının diğerinden oldukça küçük olması ve bir o kadar da masumiyeti, deneyimini ilk kez yaşaması vs. Bu konuları yansıtırken elbette ölçülü bir "Nû Resmi" çizilmelidir ve bence yönetmen bunu ustalıkla başarıyor.
Filmde Savaş-Soykırımdan ziyade Romantizm-Duygusallık ön planda bence, ve birçok romantik filmden daha çok duygulandırdı beni. Savaşın gölgesindeki bir aşk vs. değil bu film sakın yanlış anlaşılmasın, belki bunun için çok ayrı yeri. Bence mutlaka izleyin, hele romantik/dram filmleri seviyorsanız. 8,5/10
Dipnot: -Winsletin oyunculuğu gerçekten doğaüstü, hele duruşma salonundaki dudak hareketleri, titremesi ve mimikleri. Gözümü dahi kırpmadan izledim. -Fiennesin elinde mikrofon ayakta dolaşarak okuduğu kitapları mikrofona kaydettiği sahne ve arkaplanda çalan müzik DikKaT derim. -Fakültede sınıftaki öğrencinin şiddetle adeta öz eleştiri yapması ve kapıyı çarpıp gitmesi; Ardından hocanın öğrenciyle başbaşa konuştuğu sanelere dikkatle iizlenip; değerlendirilmeli bence.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.