Hesabım
    Sihirli Kutu
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    3,0
    Ortalama
    Sihirli Kutu

    Büyüsü Kaçmış <br><b>Sihirli Kutu</b>

    Yazar: Zeren Somunkıran

    "Bir varmış bir yokmuş... Günün birinde insanoğlu özünü ve saflığını kaybettiğinde, kendi arasında büyük savaşlar yaşanmaya başlamış. Tek kurtuluş yolu ise yeniden bu özü arama çabasına girişen bilim adamlarında imiş..." benzeri masalsı bir anlatımla başlıyor Sihirli Kutu. Bense yazıma "Bir varmış bir yokmuş... İnsanlığın özünü kurtarabilmek maksadı ile gelecekten gelen yaratıklarla ilgili, çocuklara hitap ettiğini iddia eden ama ister çocuklar için ister yetişkinler için olsun bir dolu klişe ve yapmacıklıkla dolu olan Sihirli Kutu isminde bir film varmış..." diye başlamak istiyorum.

    Sihirli Kutu, 1939 doğumlu yönetmen Robert Shaye'in Book of Love'dan sonraki ikinci yönetmenlik deneyimi. New Line Sinema şirketinin sahibi olarak yapımcılığı ön planda olan Robert Shaye'in, Yüzüklerin Efendisi serisinin yapımcılarından olduğunu da düşününce, insan fantastik sinema örneği olarak çok daha eli yüzü düzgün bir film bekliyor açıkçası. Ama yapımcı/yönetmenin, ne Yüzüklerin Efendisi setlerinde Peter Jackson'dan ne de çocuk ruhunu yakalayabilmek için Sihirli Kutu'nun uyarlandığı hikayenin yazarlarından ilham almadığı açık.

    İnsanoğlunun kaybettiği özünü çocukların masumiyetinde bulabileceği gibi bir anafikri olan filmin, çıkış noktasının dikkate değer olduğu söylenebilir. Ama bunu anlatış şekillerindeki yapaylık ve aslında bu kadar önemli bir anafikri olduğu izlenimini kesinlikle yaratmayan kurgusu nedeni ile film ciddi bir hayalkırıklığı yaratıyor. Özellikle pek çok sahnede oyuncuların karakterlerini hissetmeden, sanki bir parodideymişçesine rol yaptıkları o kadar hissediliyor ki, bu durum filme inanmanızı ve adapte olmanızı kesinlikle engelliyor. Ama bunun sorumluluğunu sadece oyunculara yüklemek de yanlış kanımca. Çünkü o kadar sırıtan ve başarısız diyaloglara sahip ki film, bir oyuncu bu diyaloglarla kendisini ne kadar rolüne kaptırabilir bilemiyorum.

    Aslında genel olarak bu durumun, filmin kendisini hangi kategoriye koyacağına karar verememiş olmasından kaynaklandığını düşünüyorum. Bir çocuk filmi mi yoksa yetişkin filmi mi? İnsanoğlunun savaşlarla ve kavgalarla kaybettiği özünü, ancak çocukların masumiyetine dönmesi ile yeniden yakalayabileceği gibi önemli ve vurucu bir anafikri varken sırf baş kahramanları çocuk diye kendisine çocuk filmi yaftasını yapıştırmış ve daha çok bir çocuk filmine uyacak diyalog ve mizansenlerle film, hak etmediği bir şekilde 'ufaltılmış'.

    Üstelik artık çocukları da ciddiye almak gerekmiyor mu? Mimzy'nin olağanüstü yeteneklerinden dolayı yaşanan kimi olaylar nedeni ile Terörle Mücadele Şubesi'nin işe karışması, ya da filmin son derece bilimsel bir takım verilere yaptığı referanslar sonucu, yapımcıları dahil kimse filmin çocuklar arasındaki hedef kitlesinin 10 yaş altı olduğunu iddia edemez herhalde. Ama yönetmenin filmini ve filminin hitap etmesini istediği kitleyi bu kadar ciddiye almadığı açık. Özensizce yazılmış diyaloglar, inandırıcı olmayan oyunculuklar ve kendisini hafife alan kurgusu ile Sihirli Kutu, ne çocuk filmi olmayı başarabiliyor ne de yetişkin.

    Filmin, Steven Spielberg'in en kalburüstü filmlerinden E.T.'yi çağırıştırdığı bir gerçek ama sadece ve sadece kağıt üstünde. Gelecekten gelen bir oyuncağın yine kendi dünyasına geri dönebilme mücadelesi olarak özetlenebilecek filmin konusunu okuduğunuzda, sevimli yaratık E.T.'nin uzaya dönme macerasını hatırlayarak bu filmle bir nostalji yapabileceğinizi düşünebilirsiniz. Ama filmden, E.T.'dekine benzer bir duygusal bağ ve karakter düzenlemesi beklemek hata olur. Mimzy'nin ne olduğuna, ona neden yakınlık duyarak bu 'zamanlararası' macerasında kalbimizin onunla birlikte atması gerektiğine dair hiçbir duygusal yapılandırma yok filmde, ne yazık ki.

    Filmi ne kadar başarılı bir sinema örneği olarak görmesek de, insanoğlunun kavgalardan, nefretten ve savaşmaktan vazgeçmesi için çocukların masumiyetini hatırlaması ve bu masumiyeti hiç kaybetmemesini tüm kalbimizle dileyerek bitirelim.

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top