En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
azsa1998
7 değerlendirmeler
Takip Et!
0,5
8 Aralık 2008 tarihinde eklendi
oyunculardan biri kameraya bakıp sizinle konuşsa ve eline bir televizyon kumandası alıp filmi geri sardırarak değiştirse ne düşünürsünüz? yönetmen seyircinin filmden ne beklediğini gayet iyi biliyor ve özellikle tam tersini yapmış. haraketli bir sahnede dahi kamerayı alakasız yerlere çevirerek ya meraktan gebermenizi yada olayı sizin tamamlamanızı istemiş. sinirden titremek isteyen seyretsin...
ya warya izlediğim en dandik filmdi filmin ilk yarısında düşüncem tamamen bunun zıttıydı harika olduğunu zannetmiştim zatn naomi watts a da The ring ten bir ilgi duyuyodum ama filmin ikinci yarısı we sonu inanılmaz bi düş kırıklığı werdiğim para haram olsun ayrıca bu film eski bi fransız filminden uyarlanmış sadece oyuncular değişik berbat ötesi
bugüne kadar izlediğim en berbat film sakın ama sakın izleyip zaman kaybetmeyin. filmde hiç bişey yok ne kurgu, ne oyunculuk, ne senaryo, ne müzik... hiç bişey :(
film ne için izlenir? hoşca vakit geçirmek, birşeyler öğrenmek vs... bu film ise size hiçbirşey katmayacak aksine sinirinizi bozacak piskolojinizi altüst edecek kurgu ve senaryo bakımından da çok zayıf boşuna vakit kaybetmeyin derim
Funny games, ünlü yönetmen micheal hanekenin 1997 yılında yine kendisinin yönetttiği aynı adlı filmin US versiyonu. Oyuncular hariç filmin senaryosu ve işleyişinin hemen hemen aynı olduğunu bir çok yerden duydum. İlk versiyonu henüz izleme fırsatım olmadı ama yeniden çevrimi izlemiş birisi olarak, filmin hala etkisinde kalmış ve başım yeterince dönmüşken ilk filmide en yakın zamanda görmek, heyecanıma heyecan katacaktır.Funny games, izleyicilere sunulan bir takım psikolojik deney filmi. Film boyunca maruz kaldığınız şiddet duygusu karşısında ne yapacağını kestiremeyen seyirci bir yandan ailenin başına neler gelebileceğini düşünürken, diğer yandan da böyle bir durum karşısında neler yapılabileceğini kendi içinde sorgulamaya başlıyor. Tabiki izleyici iç güdüsü her zaman masum olan taraftan yana oy kullanır. Ama burda masum aile izleyiciden ne kadar destek görsede kötü olan taraf istediğini almayı başarıyor. Kazananın baştan belli olduğu bir oyunu soluksuz bir şekilde izleyebiliyorsunuz. Yönetmen zaman zaman bu korkunç oyuna bizide katıyor, karakterlerin kameraya dönerek siz olsaydınız ne yapardınız gibisinden sorduğu sorular karşısında şaşıran izleyicinin verebilecek bir cevabı olmazken, kötü karakterlerimiz yine kendi bildiğini okuyor. Filmin başlarında size önemsiz gelen bir çok gereksiz ayrıntının, aslında film ilerledikçe bir amaç için yapıldığını anlıyorsunuz. Kadının telefonunu neden lavaboya düşürdüğünü, yumurtaları neden defalarca kırdığını anlayabiliyorsunuz. Geçtiğimiz yıllarda bu filmin yeniden çevrileceğini duyduğumda, micheal hanekeninde naomi watts ile anlaşmaya vardığını duyunca çok sevinmiştim. İçinden çıkılmaz ruh hallerinin bir numaralı oyuncusudur naomi watts, filmde o kadar başarılı bir şekilde oynuyor ki gözünden gelen her damlaya, burnundan gelen akıntılara kapılıp onun acısını sizde hissediyorsunuz. Kocası rolündeki tim rothda en az watts kadar başarılı soğukkanlı bir babayı canlandırıyor. Micheal Pitt ve Brady Corbet hakkında bu filmi izleyene kadar hiç bir fikrim yoktu. Şuanda onlara duyduğum nefret sanırım filmdeki başarılı performanslarının bir göstergesi...İçinde yaşadığımız koca evren, içinde barındırdığı binbir türlü kötülük ve iyilikleri beraberinde yaşamamızı sağlıyor. Bu dünya üzerinde bir çok şeyi değiştirebilirsiniz, ama kötülüğü bu dünyadan silip atamazsınız. Kötülük asla durdurulamayacak...
hayatımda böyle saçma bir film izlememiştim unv den arkadaslarımla toplandık azcıkın korkalım dedık ama gülmekten baska bısey yapamadık acıkcası tavsıye edemıcem.....
filmi az önce dvd de izledim ve şuan dvd için verdiğim paraya ve izlemek için ayırdığım zamana acıyorum. oyunculuk çok iyiydi böyle bir film için kendilerini harcamışlar yazık olmuş... tam anlamıyla zaman kaybı + sinir bozucu şuan dvd yi kırmak istiyorum...1/10 bile çok bu filme...
bu filmi beğenmemek elde değil bu arada baştaki klasik müzikler hoşunuza gittiyse eğer, parçaları cigli ve jussi bjorling sölüyor. bazı arkadaşlar video kaset olayını saçma bulmuş bu arkadaşlara sözüm filmin sonundaki sözlere dikkat etmeleri olacaktır! haneke: süper bir anlatım. olaylarda hiç bir abartı yok. 2 saate yakın bi film olmasına rağmen sanki 10 dakikada bitmiş gibi gelen yegane filmlerden olumsuz yorum yapan arkadaşların yorumlarını kesinlikle dikkate almayın arkadaşlar ve mutlaka izleyin bu filmi eybisi haklıymış diyeceksinizdir:) 10/10
ben bu filmin 97 versiyonunu izlemiştim bunun da fragmanına baktım ki pek bi farklılık yok.Film kesinlikle izlediğim en sinir bozucu film okadar acımasız ve gıcık verici ki filmi izledikten sonra baya nefret etmiştim....
Bir sinemaseverin izlemesi gereken benzerlerinden çok farklı bir film. Heneke yine kendi tarzını ortaya koymuş ve izleyenleri birçok kere şok edecek mükemmel bir film çıkarmış ortaya,sıradan gerilim filmlerinin klişelerinden sıkılanlar için kesinlikle izlenmesi gereken bir film bence.Henekenin dediği gibi Rahatsız Seyirler!...
nasıl ki stanley kubrickin otomatik portakalı vardı, michael hanekenin de ölümcül oyunları var.hem de plan plan,kare kare aynısını çekebilecek kadar önemli bir filmi hanekenin.tek farkı hikaye bu kez avusturyada değil,amerikada geçiyor.üstelik filmin kahramanları da,oyuncuları da amerikalı.onun dışında herşey aynı zaten.ilk versiyonu 97 yapımı olan film,cannes film festivalinden ödülle dönmüştü.yine hanekenin kendisinin çektiği bu yeniden çevrim ise avrupa sinemasına pek de aşina olmayan amerikalı seyirciler yapılmış aslında.çünkü amerikalılarda alt yazılı film izlemek gibi bir alışkınlık yok.sebepsiz şiddet,şiddetin sinemalaştırılması üzerine kurulu olan filmimiz direkt olarak sinir sistemimizi alt üst etmeyi amaçlıyor ve amacında da başarılı oluyor zaten.psikolojik gerilim/dram türündeki ölümcül oyunlar,yumurta isteme faslıyla bilerek durumu gülünçleştiriyor,sonra da esir alma ve şiddet olaylarıyla kendini göstermeye başlıyor.funny games,gerçek anlamda rahatsız edici ve sinir bozucu.şok eden sahneleriyle sizde soğuk bir duş etkisi yaratıyor.oyuncu michael pittin canlandırdığı katil paul,arada bir kameraya dönüp izleyicilerle konuşarak filmin mutlu bir sonla bitmeyeceğinin altını çiziyor ve adeta bizle dalga geçiyor.gerilimi iliklerimize kadar hissettiren film bazı 10ar dakikadan oluşan,tek planlık uzun sahneleriyle izleyiciği bunaltsa da,en başta michael pitt ve naomi watts olmak üzere oyunculuklarıyla övgüye değer bir film.ama ilk versiyonu izlemiş olanlar için pek de bir şey ifade etmiyor aslında.sanki aynı filmi ikinci bir kez izliyormuşsunuz gibi...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.