Teeth
Yazar: Zafer İlbarsVagina Dentata psikanalizde, kadın cinsel organının içine giren erkeği iğdiş eden 'dişli' bir ağız olduğu yolundaki inanış anlamına geliyor. Bu inanıştan hareketle Teeth, erkeklerin iğdiş edilme kaygısından kaynaklandığına inanılan bu rahatsızlığı konu ediniyor. Sadece konusunu okuyup, kaynaklık ettiği bu durumu dikkate alınca bile film ilgi çekici geliyor insana. Öyle ya; söz konusu korku -ya da inanç diyelim- sayısız kültür ve toplumun mitolojisinde ve tarihçesinde yer alıyor. Sinema için de keşfedilerek kullanılması oldukça elverişli bir malzeme aslında.
Çeşitli kaynaklarda korku ve komedi türlerini kapsadığı belirtilse de, film aslında bu iki türün sınırlarına tam olarak dahil olamıyor. Özellikle filmin korku türüne ait olduğunu iddia etmek çok isabetsiz bir yorum olacaktır. Zaten son zamanlarda "komedi korku" adı verilen melez türün biraz kaçak güreşen bir tür olduğu yönünde düşünceler de yoğunlaşıyor. Sanki korku filmi yapalım denip yola çıkanlar, bunun ne kadar zor olduğunu fark edince, komik duruma düşmek yerine direkt olarak yaptıkları filmin türünü "komedi korku" olarak ilan ediyorlar. Şimdiye dek bu iki zıt türün iyi harmanlandığı film sayısı çok azdır.
Aklımıza geliveren ve başarılı dediğimiz çoğu film, aslında barındırdığı bu iki türden birinin ön plana çıkanıyla başarıyı yakalamıştır. Yani komedi korku filmi diye yansıtılan birçok filmin komedi unsuru oldukça başarılı olduğu için, zayıf olan korku dozu dikkate alınmaksızın filmlerin başarılı addedildiğine şahit oluyoruz. Teeth'te bu iki türden biri ön plana çıkıp filmi sırtlayamıyor. Filmin yer yer absürd bir mizah anlayışı olduğunu kabul etmeliyiz ama korku namına bir iddia taşıdığını söyleyemeyiz. Durumun kağıt üzerindeki ürkütücülüğü, filmi "komedi korku" türüne dahil etmek adına fazla ciddiye alınmış. Zira gerçekten en iyimser yaklaşımla irrite edici bir durum mevzubahis.
Bu da saf bir korkudan ziyade, özellikle erkek izleyicinin özdeşleşme mekanizması devreye girerse hissedebileceği, filmin geneline yayılmayan, sadece kimi anlarda kendini hissettiren bir ürperti. Ama kesinlikle korku ya da gerilim değil. Kopan penislere ve erkeklerin acı içinde yakarışlarına komik gözüyle bakarsak, zaten bu filmin korku adına hiçbir şey vermediğini otomatikman belirtmiş oluruz. Keza işin korkunçluğu biraz da bu anlardan kaynaklanıyor. Ama film bunun korkunç mu yoksa komik mi olduğuna karar veremememize yol açıyor ki en büyük muğlaklık buradan kaynaklanıyor.
Tüm bu ürkütücülüğün içerisinde aslında bir saflık ve masumiyet arayışı da saklı. Zira dişleri olan cinsel organının gazabına uğramayacak bir kahraman arıyor genç kız. Aslında bunun ilk başta kendisi de farkında olmuyor ama zamanla bu lanetli özelliğini keşfettikten sonra erkeklerle yaşadıklarından bunu anlayabiliyoruz. Genç kız sadece kendisini istismar etmeyen, gerçekten seven bir erkekleyken bu sorunu yaşamıyor. Böyle bir erkek var mı yok mu? Bunu da filmi izleyince görün diyelim.
Teeth, tanımlandığı iki türe de tam anlamıyla yakın olamayan, en doğru tarifle "acayip" bir film. İnsan her şeye rağmen izlediğine pişman olmuyor, tüm zaaflarına ve yetersizliklerine rağmen kabul edelim ki konu itibariyle değişik bir film. Zaten film tüm ilginçliğini konusunun özgünlüğüne borçlu.