En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Turgay Buğdacigil
Takipçi
2.062 değerlendirmeler
Takip Et!
3,0
25 Eylül 2024 tarihinde eklendi
Senaryosunu, başroldeki Murat karakterini de canlandıran Cüneyt Arkın kaleme alırken...
Yönetmen koltuğunda da Çetin İnanç'ın oturmakta olduğu "Dünyayı Kurtaran Adam"; aksiyonun dibine vurulduğu, bilim-kurgu tarzdaki bir macera olarak geliyor karşımıza...
***
Gelin isterseniz, "Star Wars: Episode IV - A New Hope" (1977) dahil...
Pek çok filmin görüntü ve müziklerinden yararlanılarak kurgulanmasına ilaveten...
Amerikalı film yapımcısı ve tarihçisi Ed Glaser'ın ilgisi sayesinde...
Restorasyon geçirerek günümüze ulaşabilen...
"Kült" mertebesindeki bu filme biraz daha yakından bakalım...
***
Dünyayı ele geçirmeye çalışan...
Kimliği belirsiz uzaylılara karşı amansız bir savaş veren iki kahraman Türk pilotu...
Murat ile Ali (Aytekin Akkaya)...
***
Onlar ile giriştikleri mücadele esnasında...
Bilinmeyen bir gücün çekim alanına girmiş olmaları nedeniyle...
Hiç tanımadıkları bir gezegene düşürülür...
***
Ardından da...
Ellerinde mızraklar bulunan suratları maskeli...
Atlı bir grubun saldırısına uğrar...
***
Ve bunlardan kolaylıkla kurtulup...
Olay mahallinden hızlıca uzaklaştıkları esnada...
Ellerinde lazer silahları taşıyan...
Diğer bir gruba direnmeyerek...
Teslim olmak mecburiyetinde kalırlarken...
***
Çoluk çocuk ayrımı yapılmaksızın...
Gezegendeki...
Esir alınan masum insanlara karşı gerçekleştirilen eziyeti kabullenemeyen...
Murat ile Ali...
Bağlarından kurtularak...
Karşı bir taarruza girişseler de...
***
Bilgin (Hüseyin Peyda) ile kızı (Füsun Uçar)...
Kendilerine yardımcı olup...
Sığınmalarını sağladıkları bir mağarada...
Yaralarını sarmasa...
Neredeyse yeniden enselenmek üzeredirler...
***
Zira o baba kız ile etraflarındaki insanlar da...
Aynen Murat ile Ali gibi...
Kafasını dünyaya takmış vaziyetteki Sihirbaz (Hikmet Taşdemir) ile adamlarına karşı...
İzlemekten hoşlanacakları filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; akıl ve mantık süzgecini harekete geçirmeden seyretmeye devam etmelerini gerektirecek, 65 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...
***
Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...
"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...
Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...
25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...
Filmi defalarca izlememe rağmen içerisindeki derin ilme hala vakıf olamadım :) 80'li yıllardan çıkan bu acayip filmi o kadar ağır eleştirmeye gerek yok bence. Ne zaman canımız sıkkınsa film keyfimizi yerine getirmeyi başarıyor. Belki yönetmen bunu amaçlamamıştı ama bu da fena birşey değil. Ben oyumu ''kült'''den yana kullanıyorum :)
başarısız ve gülünç efektlerinden,makyajından,kostümlerinden bahsetmesek bile,bence senaryo,oyunculuk,olay örgüsü gibi sinemasal açılardan da zayıf ve uyku getiren,sıkıcı bir film.ya da deneme diyelim,o dönemler için deneme yapılmış olması daha mantıklı geliyor insana.şu devirde izlerseniz sanki 25 değil 250 yıl öncesinin bir filmiymiş gibi gelebilir size,türk sinemasının tek tük kült filmlerinden birini izlemek yine de gerekli belki de.
izlerken en çok eğlenebildiğim filmlerden biridir d.k.a. her izleyişimde farklı yönlerini (ya da hatalarını/absürtlüklerini?) bulup keyfime keyif katarım. ama söz konusu film bu olunca bence kült kelimesinin tanımını da bir daha sorgulamak gerekiyor. çok az bir bütçeyle ve tamamen amatör ruhla çekilmiş olması, türk sinemasının bırakın elini atmayı, haberdar bile olmadığı bilim kurgu türünde verilen ilk eser olması filmin iyi yönleri. ama bir teraziye koyduğumuzda filmin saçmalıkları yanında bu yönler eriyip gidiyor. geriye ya beş dakika izlemeye tahammül edilemeyen ziyan bir makara, ya da ters tepki sonucunda yüceleştirildikçe yüceleştirilen ve kült yaftası yapıştırılan ama hala acınası bir film ortaya çıkıyor. ben dünyayı kurtaran adam'ı çok seviyorum. izlerken çok eğleniyorum. ama bu ona sinema kriterleri içinde vereceğim puanı ne yazık ki değiştirmiyor: 10 üzerinden 1.
"insan beyni molekullerinin sikistirilmasiyla olusturulan bir tabaka dunyayi koruyordu.. dunya her saldiri karsisinda toz bulutu haline gelmekte, onundeki koruyucu kalkanin arkasina siginmaktaydi.. bu kalkani delecek tek guc insan beyni ve iradesiyle yaratilacak bir silahti.. ama gercekte galakside bulunan dunya dusmanlar silahlari ne kadar guclu olursa olsun beyinleri yoktu.. dunya ve insanin degeri, sonsuzlukta en buyuk silahti..."
felsefene kurban.. matrix de neymis..
inise gecmek kavramini vucudu one egmekten ibaret belleyen ve "yok edin dunyayi" akabinde "dunya benim olacak" ironisi ile eglenceli, sanatsal, trajikomik bir bilimkurgu basyapitidir..
devami da cekiliyormus, serinin son filmi "dunyayi kurtaran adamdan dunyayi kurtaran adam" olur diye tahmin ediyorum..
şu ana kadar izlediğim filmler arasında ilk puan veremediğim film.sanatsal açıdan hiç bir diğeri yok.film kapadokya’da çekilmiş.çok fazla mantık hatası var.diğer açıdan kült bir film.o yıllara göre düşünürsek baya bir emek harcanmış.zaten izlemeyen kalmamıştır.başka bir şey söylemeye gerek yok bence.
SÖYLEYECEK FAZLA SÖZ YOK.TÜRK SİNEMASININ BAŞYAPITI, GURUR KAYNAÐI, BULAŞMADIÐI ÜNLÜ FİLM OLMAYAN GERÇEK BİR ŞÖLEN.HER AN GÖRDÜÐÜNÜZ BİR SAHNE SİZİ ŞOKA SOKABİLİR!BİR DEFA İZLEMENİZ SİZE SONSUZA DEK YETECEK!BÖYLE BİR FİLM BİR DAHA ÇEKİLEMEZ.KIYMETİNİ BİLELİM.BENİM OLACAKSIN DÜNYA...
yasasin bu filmin dvdsi cikmis!!!!!!!!!!bu filmin siparisini verdim...ayrica herkese ed wood un plan 9 filmini tavsiye ederim..dunyanin en kotu filmi olup kendi capinda bir efsanedir:)
Filmin dvd formatı Abd piyasasında 30 dolara satılıyor. Dünyada çekilmiş en absür film ünvanını halen elinde bulunduruyor. Ama şunu söleyeyim belki de o anki hayal gücü maddi imkanlarla şekillense idi daha farklı olurdu :) Haa susam sokağı canavarlarına ilham olduğunu biliyorum. Velhası: Türk sineması utançla sunar:'Dünyayı Kurtaran Adam.'
Artık kült mertebesine ulaşmış olan Dünyayı Kurtaran Adam, çekildiği döneme ve emsallerine göre o kadar da kötü sayılmaz aslında :))) Özellikle de Dünyayı Kurtaran Adamın Oğlu’nu izledikten sonra filme epeyce bir sempati duymaya başlıyorsunuz :)))
Aslında bilimkurgu ve 'ciddi' bir film niyeti ile çekilse de bana yıllar geçse bile hala kahkaha attırabilen bir malzeme.Kayaların üzerinde zıplaya zıplaya ivme kazanan ve son kayaya da bastıktan sonra 9G gücü ile havalanan ve sonra 'uzaylı kukla' ların üzerine uçan tekme atarak inen Cüneyt Arkın müthiş gerçekten.Kuklaya yumruk atıp midesini delen, yumruğu kuklanın arkasından çıkan, bir tekme ile kuklanın kafatasını uçuran, antrenman olarak da ayağına bağladığı koca taş parçaları ile zıplamaya çalışan bu 'cesur yürek' Türk büyüğünü hala izliyorum.Sözde uzay mekiği şeklinde düzenlenmiş araçtaki muhabbetlere hiç girmeyelim.Bu uzay mekiklerinin bir tek kornası eksik zaten..Bir ara Cüneyt Arkın’ın üzerine gelen göktaşlarına sellektör yapacağından korktum.Neyseki böyle bir zırvalık olmadı.Beni hala güldürebildiği için 7/10
Tek kelimeylşe muhteşem gülme krizine sokuyor adamı. Bu film dünyada bile yankı uyandırdı her zaman en kötüler listesine girmeyi başarmış Türk sinemasının varlığını yurt dışına ilan eden saygıyla anılması gereken bir film :D
sindar demişki yönetmen daha kötüsünü çeksinlerde görim ve çekildide dünyatı kurtaran adamın oğlu. inanan bu film o filmden daha kötü.keşke hiç çekilmeseymiş 2 filmde
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.