Ugur Yucel'i ilk uzun metrajli sinema filmini ceken bir yonetmen olarak tebrik etmek lazim, cunku Turk sinemasi'nda bu denli basarili bir filmle yonetmenlige baslayanlarin sayisi cok az. Ayrica beni son 10 yil icerisinde Turk sinemasinda giseye yonelik cekilen filmlerin neredeyse hemen hepsinin komedi turunde cekiliyor olmasi cok rahatsiz ediyordu, bu yuzden "Yazi Tura"yi ayri bir sevdigimi belirtmek isterim. Film o kadar gercek ki, karakterler, diyaloglar, mekanlar hersey cok gercek. Dijital cekilen filmin goruntuleri, kadrajlari da o gercekcilige ayri bir deger katiyor. Butun oyuncular dokturuyor, Olgun Simsek bastan sona inanilmaz, Imirzalioglu da bugune kadar dikkate alinmadiysa bu filmden sonra oyunculuguyla konusulacaktir herhalde (ozellikle filmin basinda karsimiza ciktigi ilk anlarda o kadar dogal ki, inanamadim). Senaryonun da cok fazla detaya girilmedikce basarili oldugunu hatirlatalim, ancak filmin Cevher'in hikayeleriyle baslamasini yeglerdim, yine de Yucel'in tercihine saygi duymak lazim. Insanin canini acitan, etkileyici bir film bu. Kesinlikle dogruymus, sinema salonundan ciktiginizda etkisinden kolay kolay kurtulamiyorsunuz...(8/10)