Zeki Demirkubuz'un bu öyküleri anlatmaktan vazgeçmeyeceğini ümit ediyorum. Bu öyküler tekrar tekrar anlatılmalı; çünkü sinemamız gelişiyor teranesinden anlaşıldığı kadarıyla (Gora, Hırsız var ,Fasulye vs) sinemanın ana amaçlarından birisini insanı anlatmak olduğu ve insanı anlatmak denen şeyin de onun hayatını belirleyen koşullara parmak basmaksızın olamayacağını anlamak gerekiyor. Üçüncü Sayfa da Masumiyet ve İtiraf gibi ve Yazgı gibi bizler gibi yaşayan insanların öyküsünü anlatıyor; son derece gerçek. Basit. rahatsız edici. ÜZerine düşünülmesi belki giderek sol düşünceyle bağlantılı bir şey gibi algılanacak, zamanla küçümsenecek türden şeyler: hayatta kalamamak, baltaya sap olamamak, yırtamamak, insan olamamak, insan kalamamak...Sürekli açılan kapılar, kapanan kapılar, peygamber isimleri taşıyan kahramanlar, susan tepkisiz kalan kahramanlar...Üçüncü Sayfa da muhakkak izlenilmesi gerekenbir film. Çok başarılı buldum. Çok güzel.