En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
er-u-han
Takipçi
112 değerlendirmeler
Takip Et!
5,0
23 Mart 2010 tarihinde eklendi
Bir Stephen King fanı olarak film (sonu dışında) müthiş bir şekilde uyarlanmış.Lise yıllarında kitabı ilk okuduğumda film olsa müthiş olur dediğim bir kitaptı ve gecikmeli de olsa uyarlandı;sonuç inanılmaz.Kitaptaki ambiyans birebir aynsı...Filmin yönetmeni Frank Darabonta gelince;The Green Mile,Shawshank Redemption gibi sinema tarihindeki en iyi film listelerinden eksilmeyen iki Stephen King uyarlamasını yine harika bir şekilde uyarlayan Darabont,King kitaplarındaki uyarlama ustalığını The Mistte de göstermiş ve ortaya sinema tarihinin en iyi filmlerinden biri daha ortaya çıkmış.Darabont bence Kingi en iyi anlayanlardan biri.Kingin salt korku yapmaya çalışmadığını asıl korkunun insanın kendi doğasında olduğunu King gibi kalın bir çizgiyle belirtiyor.Şimdi büyük bir arzuyla yeni bir Darabont-King ortaklığı bekliyorum...
Harika 8/10 Sonunda farklı olcağını anladım :D DVD kapağında askerler vardı ama filmde hiç gözükmediler sonunda hani bunlar derken bi geldiler kaldım :D
Klasik bir stephen king filmi eğer bir filim 2 saate yakın hatta 4 saate varıyorsa şşırmayın stephen king filmidir :) Başlarda sıkılabilirsiniz eğer o gelişme devresini atlatıp ısrarla izlemeye devam ederseniz başından bir daha kalkamazsınız 4 saate varsa bile yüzyılın fırtınası gibi artık ne zaman bitecek yerine bitmesin diyorsunuz. Mist filmine gelince ortalama bir film izlettiriyor ama son sahnesi biraz komik bitmiş hani bir mesaj verme çabası var biliyorum hani bir deyim vardır türkçede yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik deyimini yansıtmak istemiş ama yinede böyle basit bir sonla bitmemeliydi o kadar mücadeleden sonra intihar edicek yapıda olmayan insanları intihar ettirmek hiçbir mazeret kabul etmez sonu sadece güldürüyor
Filme kötü demek gerçekten haksızlık olur. Genel itibariyle güzel bir filmdi. Gerçekten geriliyorsunuz ve son derece meraklandırıyor sizi. Adeta insanın gerçek kişiliğinin, sahip olduğu gerçek benliğinin kaos ve çaresizlik ortamında çıkacağını teğit eden bir film.Ancak filmin sonuna bakacak olursak iki ihtimal var:1)Ya film 'Bir insan her ne kadar akıllı ve soğuk kanlı da olsa, kaos ortamında belli bir süreden sonra, saplantılı bir şekilde, başına geleceğini düşündüğü sona bir an önce ulaşabilmek için aptalca hamleler yapabilir.' i savunuyor.2)Veya sırf izleyiciyi daha çok etklileyebilmek adına, mantıktan uzak bir senaryo hamlesiyle böyle bir son hazırlamışlar (veya Stephen King böyle bir son yazmış).Eğer ilk seçenekse güzel bir bakış açısı olabilir ancak abartılı, çünkü kimse o kadar kolay ölümü kabullenmek istemez (ve oğlunu öyle kolaylıkla öldüremez), son ana kadar beklemek ister. Ki 2 dakika kadar bekleseler kurtulacaklardı.Eğer ikinci seçenekse ucuz bir yol olmuş filmi etkili kılmak adına... Bununla ancak belli bir izleyici kısmını etkileyebilirler... Bununla ancak belli bir izleyici kısmını etkileyebilirler...İlla bu yolu kullanacaklarsa son kalan adamı da öldürselerdi senaryoda daha vurucu olabilirdi belki :) Ama dediğim gibi genel itibariyle güzel bir film. Güzel şeyler içeriyor. 10/7.2
The Mist,insanı geren basık atmosferi,kaliteli efektleri ve iyi yazılmış senaryosuyla,Stephen King kitaplarının sinemaya kaliteli olarak aktarılmış,nadir örneklerinden biri.İnsanların doğasında yer alan ayrı görüşlerden dolayı doğmuş şiddet ve akıl çelme olayları ile bu fantastik olayların bağdaştırılması çok iyi işlenmiş.Finaliyle insanı karmaşık bir duyguya sokan film,daha başından sürüklemeye başlıyor.
öncelikle filmi izlemeyenler yorumu okumasın, filmin içeriği hakkında bilgi vermekteyim...
bazı yorumları hayretler içerisinde okudum ve anlam veremedim. filmi beğenmeye bilirsiniz, yaratık gerçekçi ya da saçma gelebilir, film durağan ve yavaş ilerleyebilir, ama sonuna saçma demenin hiçbir anlamı yok. yorum yazmadan önce, filmi iyi takip etmek ve iyi irdelemek gerekir. son sahne için, ben olsam arabadaki kişilere böyle bir son vermezdim.peki siz olsanız ne yapardınız? hatırlayın, baba oğluna, yaratıklara kendisini yem etmyeceğine söz veriyor. gözü önünde bir sürü insan öldü. yardım gelmiyor, dış dünya ile irtibat kopmuş, araba ile ilerleyemiyor. yine tekrarlıyorum, ben olsam böyle yapmazdım ancak insan çaresiz kalınca herşeyi yapabilir ki çıkış yolu kalmamıştı artık...
çocuğu yaratıklara gözönünde yem olsa daha mı iyi olurdu...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.