filmin tempo, kurgu ve oyunculuk açısından son derece iyi olduğunu düşünüyorum.filmde ele alınan ,o dönemin toplumsal sorunları son derce gerçekçi olarak verilmiş.üstelik eğlendirici olmayı da başrmış bir film.sanırım film, siyasal bir görüşü varmış gibi algılanmış.puanı o yüzden bayaa düşük..ama olsun, filmdeki siyasi ve dini eleştiriler son derece yerinde.izlediğim en iy türk filmlerinden biri...
film vizyona girmeden önce sinemalarda insanı meraklandıran bir fragmanla tanıtıldı..yani çok iyi bir yem atıldı..bende o yeme balıklama atlayan insanlardan biriyim...filmin vizyona girdiği ilk gün büyük bir heyecanla gidip seyrettim...film bitip ışıklar yandığı zaman kendimi tam anlamıyla kefal olarak gördüm..yani böyle bir yeme atlamamak olanaksızdı doğru ama bu kadarda olmazki artık... son yıllarda sinemaya gelen bütün türk filmlerini seyretmeye çalışıyorum...yani onlara daha bir sempatiyle gidiyorum..önyargısız ve büyük bir istekle...son yıllarda büyük bir atılım yapan türk sineması her kesimden seyirciyi yavaş yavaş sinema salonlarına çekmeye başladı... çekmeye başladıda bazen önümüze öyle yapıtlar geldiki artık insanlar türk sinemasına tekrar soğur duruma gelmeye başladı..bunların en başında Dansöz ve Hemşo geliyor..şimdi izleyicilerin büyük bir bölümü bu filmlerden nefret etti..ama gelin görinki box offıce lerde bir çok kaliteli yapımı solladılar...şimdi önümüze sürülen film Şelale...oyuncu kadrosonda yılların emektar oyuncuları ve tiyatrocuları göze çarpıyor...ama sakın bu sizi yanıltmasın...bir kadro nekadar iyi olursa olsun senaryosunda iş olmazsa Şelale'nin düştüğü duruma düşe bilir..tamam belki film yine box offıce lerde yukarı sıralarda yer alacak...ama insanların ilerde birbirlerine Şelale filmini hatırlıyormusun diye sorduğunda kesinlikle ağza bile alınmayacaktır... ne bir Eşkıya ne bir Züğürt Ağa nede türk sinemasının saygın filmleri arasında yer alacaktır.. eğer ben bir film çekersem(bu mutlaka olucak) filmimin box offıce lerde üst sıralarda yer alıp hiç saygı görmemesindense 10-15 bin seyirci tarafından seyredilip yıllarca hatırlanmasını o filme saygı duyulmasını isterim... zaten şöyle bir türk sinemasının son yıllarına bakarsanız bunu çok daha iyi anlarsınız...Zeki Demirkubuz,Serdar Akar,Ferhan Özpetek (italyanlar değerini bildi ama biz hala bilmiyoruz!!),N.Bilge C. gibi yönetmenlerimizin filmleri hasılatlarda yerlerde sürünürken hala sinemayı seven insanlar tarafından saygıyla bahsedilirler...Türkiye'yi sinema alanında yurt dışında en iyi temsil edenler hala onlardır... neyse konuyu fazla uzatmadan tekrar Şelale'ye dönelim...nedir bu filmi bukadar kötü yapan... en başta senaryosu...bukadar eksik bukadar boşluklarla dolu senaryoyu ben Dansöz filminde bile görmedim...film filmden çok tv'de yayınlanan Olacak O Kadar adlı programın skeçleri gibi ordan oraya atlıyor ve sanki skeç seyreder gibi bize filmi ittirmeye kalkıyor...filmde ne bir ana karakter var nede doğru düzgün ele aldığı bir konu...tamam böyle çoklu hikayelerin anlatımı biraz zor olur..ama bukadarda çığrından çıkartılmazki??? Ege Aydan gibi bir tiyatrocu bütün film boyunca nedenini bilmediğimiz şekilde elinde satırla karısını kovalamak içinmi bu filmde oynadı...hadi oynadın..hiçmi sormadın ben niye film boyunca koşucam diye...eğer sorup cevabını aldıysanda neden biz filmde bunu birtürlü anlamıyoruz!?! koskaca Tuncel Kurtız bile artık böyle saçma sapan filmlerde oynuyorsa ben daha diyecek bir söz bulamıyorum...ne oyunculuklar oyunculuk,ne senaryo senaryo nede yönetmenlik yönetmenlik....kısaca herşey koca bir sıfır..filmdeki dialoglar daha çok okul müsamerelerindeki oyunları hatırlatıyor...bütün oyuncuların bukadar amatörce oynadığını görmek beni çok güldürdü...hımmm bir şeye değinmeden geçemiyeceğim...Herkes Kendi Evinde filminin görüntü yönetmenliğinide yapmış olan ve benim çok beyendiğim bir görüntü yönetmeni olan Haik Kirakossian belkide Şelale filmindeki tek övgüye değer kişi..yine ustalığını konuşturmuş... bu filme gitmediyseniz bence çok iyi yapmışsınız..sakın gidipte şu bilet pahalılığında bu filme para vermeyin...yok sana noluyor ben illa gidicem diyorsanız bilemem...ama en azından sizi uyardığımı bilin )) _________________ Tamerking'den sevgilerle...
biraz sıkıcı olsada oyunculuklarını sewdim.nurgül yeşilçay değişik bi rol canlandırmış ve rolünde fena değil.hülya koçyiğitte diğer filmlerinin aksine bu filmde farklı bir karakterde.kimi sahnelerde ağzı bozuk köylü kadını olmuş.onun değişik rolleride başarabileceğini görmek farklı bir deneyim oldu ;)
İşte bu da "Türkiye'deki Beşinci Kol Faaliyetleri"nden sayılabilecek bir film. İçinde barındırdığı oldukça kötü ve insan psikolojisine çok kötü tesirleri olan bir sahne yüzünden yıllarca psikolojik problemler yaşamış bir çocuk tanıyorum. Aman izlemeyin derim, başka da bir şey demem.
Sanat maskesi altında çekilen ve şehevanî duyguları tasvir eden bu filmler, AHLAKIN GÜNÜMÜZDE NE DERECE SÜKÛT ETTİĞİNİ AÇIK BİR ŞEKİLDE GÖSTERMEKTEDİR. "Edeb bir tâc imiş nûr-ı Hûdâ’dan/ Giy o tâcı emîn ol her belâdan." der şair. Tavsiyem EDEB TÂCInı giyip BU TÜRLÜ BELALARdan uzak durmanızdır.
Kadın/erkek fitnesi, pek çok geçmiş milletlerin çöküşüne sebep olmuştur. Evet, geçmişte yaşamış pekçok topluluk ve milletler kadın/erkek fitnesi yüzünden mahv u perişan olmuştur. Roma ve Bizans şehvet ve şehevanî duygular altında kalarak ezildi. O güzelim Endülüs de öyle..
kadrosuna aldanıpta sinemada izledim bu filmi ve resmen yıkıldım ne bu film ya ne anlatıyor biri bana anlatsın semir aslanyürek ne yapmak istemiş böyle bir film çekecekse bari bu kadar iyi bir kadro oynatmasaydı yazık...
Yaaa ben bu filme vizyona girdiğinin ertesi günü gittiğime inanmıyorum yaaaa!!! Üff filmin bir kaç yeri güzel ve komik. Zaten oraları da fragmana koymuşlar. Hiç bir filmde bu kadar sıkıldığımı hatırlamıyorum. Artık film izlerken arkadaşımla sohbet falan ettik. Ayrıa bence filmin başrol oyunusu yerine o küçük kzın adı yazılmalıydı. Çünkü zaten film sanki o kızın üzerine yazılmış Eğer kesin gitcem diyosanız bir kere daha düşünün. Ayy o kadar para saydığıma inanamıyorum. Zaten çıkışta hızlı ve öfkeliye gidip çok eğlendim. Birazdan ona da yorum yazıcağım zaten.
Bence güzel bir film. Oyuncu kadrosu güçlü. İki defa seyrettim. Özellikle kavga sahnesinde et satırıyla gezen (Ege Aydan) adam nasıl oluyorda o satırla kimseyi yaralamadı bu başarıdır. Tabi bilgisayar hilesi yapılmadan cekilmis bir film. Ve 1960 ı anlatırken taş degirmen, gaz lambası, tandır ekmeği, plastik ayakkabı...hepsi tam. Ve o zamanlarda yoksul halkın ne kadar da masum olduğunu cok güzel vermis, tek kusuru bana göre ses bozukluğu. Anlaşılmıyor. Emeklerine sağlık. Tuncel Kurtiz' saygıyla anıyorum. Ruhu şad olsun.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.