Ömerçip

Ömerçip filminin mottoları bilindik Yeşilçam unsurlarının bir parodisi gibi: "Başlangıçta aşk vardı. Şöför Adnan, zengin kızı Melek’e tutuldu. Melek de, adamın sevgisine karşılık verdi. Ve mutluluk, önlerinde çiçek dolu geniş bir bahçe gibi açıldı. Bu bahçenin ve aşklarının ilk meyvesi ise dünya güzeli Ömerçip oldu." Bu bakış açısıyla kurgulanan filmde tabi ki mutluluklarda gözü olanlar, kötüler ve vicdansızlar, kara yağmur bulutlarını güzelim bahçenin üzerine yağdırmakta gecikmeyeceklerdir. Eski neşeli günler, artık eski bir fotoğraf gibi kalplerde yaşayacak, zaman zaman bakılıp ağlanacaktı. Türk sinemasının yeşilçam ziyaretlerinin yeni ayağı olma çabasındaki bu film aklı boyundan büyük çocukların başrollere yerleştiği, yusufçuk, ömercik, halilcik tarzı filmlerin karikatürüne dönüşen bir Zeki Alasya filmi. Senaryosu, mizah dünyamızın 'ciddi' isimlerinden Kemal Kenan Ergen tarafından yazılan film, eski unutulmaz kötülerle de buluşma imkanı sağlıyor: Psikopat Nuri rolünde, şehrimizi süsleyen duvarlarda ölümsüzleşen ve şimdilerde seksenli yıllar partilerinin aranılan adamı Nuri Alço’yu izliyoruz. Diğer bir kötü adam ise Tecavüzcü Çoşkun. Alço nasıl ki, Yeşilçam'ın kötü adamlarına bir karakter kazandırmışsa, Çoşkun da aynı ekole, biraz daha vahşi bir aksiyon getirmiştir.

Bu tarz yapımların olmazsa olmazlarından biri de müziklerdir. Ömerçip’in 'paramparça' aile tablosuna eşilik eden şarkılarda ise Müslüm Gürses’in ve Aşkın Nur Yengi’nin adlarını görüyoruz.