Çoğunlukla senarist olarak bildiğimiz David S. Goyer’in yönetmenliğini yaptığı filmlerden biri daha karşımızda; The Invisible...Yazılan yorumlara şöyle bir göz attım da, genel olarak benim kadar beğenen az olmuş filmi. Açıkçası burada, filmdeki bazı ufak tefek mantık hatalarından vs. den söz etmeyeceğim...The Invisible’yi değerlendirmeden önce sanırım filmi nereye oturtmak gerektiğine karar vermek gerekiyor. Bence film, 20’li yaşların başındaki ve daha altındaki genç kesime hitap ediyor. Aksi takdirde, hafif sayılabilecek bir film sayılmak gerekir The Invisible ki, açıkçası gönlüm razı olmaz buna :)))Gerçekten de Görünmez’i en çok beğenecek kesim sanırım henüz olgunlaşmamış genç kesim olsa gerektir; tabi bir de ben. Hikayesi daha önce işlenmemiş birşey değil aslında Görünmez’in. Hatta Nick çukura atılana kadar epey de ilginç gidiyordu benim açımdan. Ne var ki sonraki gelişmelerin filmi bir parça sıradanlaştırdığını kabul etmek gerek...Oyunculuk performansları çaısından gayet iyi bir film ama Görünmez. Nick Powell’i canlandıran Justin Chatwin, Annie Newton’u canlandıran Margarita Levieva oldukça başarılıydılar film boyunca. Bunun yanında diğer yan rollerdeki oyuncular da işin hakkını vermişler tartışmasız...Konusu her ne kadar sıradan sayılabilirse de Görünmez’in hikayenin başarılı anlatımı filmi izlenebilir ve başarılı yapıyor benim açımdan. Bunun yanında filmin finalinin istediğim gibi gerçekleşmesi -ki zaten belliydi o şekilde olacağı- de benim açımdan filme yazdığım diğer bir artı. Gerçi Annie’nin sonunda başına gelene üzülsem de bir parça, önceki yaptıklarıyla bunu hak ettiğini de görmezden gelemedim :)))İzlemediğiniz takdirde birşey kaybetmeyeceğiniz ancak izlediğinizde de iyi vakit geçirtip sürükleyecek bir film bence The Invisible. İzleyip kararı kendiniz vermeniz en iyisi tabi ki...
Filmin sinepuanı açık olsa bende 10 üzerinden 8 alacaktı ama şansına küssün:)Son derece etkileyici ve özellikle lise çağındaki gençlerin izlemesi gereken bir film olmuş..filmle birlikte Annie ye sinir oluyorsunuz ama sonlara doğru keşke diyorsunuz..Olumsuz eleştirilere aldırmadan izleyip kararı kendiniz verin derim..Şahsen ben duygusal açıdan oldukça etkilendim..
ne yazıkki benim için bir hayal kırıklığıydı... Böyle bir ekipten daha fazlasını beklerdim açıkçası.yinede boş bir zamanınız varsa seyretmeyi düşünebilirsiniz...
Efsane Ghost filminin gençlik versiyonu denilebilir. Bazı mantık hataları var.(2 dünya arasında kalan başrol oyuncusu nasıl oluyor da bir anda sesini istediklerine duyurabiliyor ben çözemedim) Başka bir seçenek yoksa izlenebilir.
Film onbeş,onaltı yaşlarındaki gençlerin etkilenebileceği bir duygusallığa sahip. Korku/bilimkkurgu filmlerinde doğal karşılanabilecek normalüstü olaylar bu filme oturmamış.Zaten sonunun nasıl geleceği de belli. Zayıf ,gereksiz bir film.
David S.Goyer Blade serisinin sonunda ağızlarda ekşi bir tat bırakmıştı.Ama ’’The Invisible’’a bakıyoruz,yine olmamış.Senaryo zaten yetersiz.Film içinde durduk yerde,nedenini anlamadığımız aşkımsı! bir şeyler oluyor.Bunun bir sebebi yok.Tek sebep senaryoda öyle yazması.Biz -tek kelimeyle anlamsız olan- bu yakınlaşmayı çözmeye uğraşırken film bitiyor zaten bizi inandıramadan.David S.Goyer iyi bir senarist ama yönetmenlikte yine ıska geçiyor.
aa işte değişik bir film..değişik olan güzel müzikleri-dikkate değer başrol oyuncusu ve atmosferi..duygusal-farklı..beklenmedik değil ama bence bir şansı hakediyor
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.