En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
rudeonerudeone
Takipçi
1.698 değerlendirmeler
Takip Et!
4,0
27 Aralık 2007 tarihinde eklendi
daha önce neredeyse hemen hemen aynı konuların defalarca işlenmiş olmasına rağmen,film ikinci yarısına kadar oyuncularıyla moyuncularıyla izlettirdi kendini bi derece.tatlı bi şey gibi duruyordu yani.fakat arkadaşlarıma ben de katılıyorum ve özellikle finalin çok yersiz,gereksiz ve bayık olduğunu düşünüyorum.tabii bu bir biyografi midir,kurgu mudur oralarını bilemem ama bağımsız olarak bakılırsa yine aynı konudan,aynı kadrodan daha başarılı bir film çıkabilirdi ortaya.
Yer yer biraz sıkmasına rağmen etkiletici diyalogları ve başta Anne Hathaway olmak üzere ouncuların gösterdikleri harika performansları ile etkileyici bir aşk filmi olmuş.Ve geçtiği yılları da güzel bir şekilde lanse etmiş film.8/10
her ne kadar kimi izleyicilere göre aşk ve gururdan sonra biraz sönük de kalsa bence çok daha hoş bir film. sonuçta anlatılanlar gerçek ve de yaşanmış olanlar. eminim aşk ve gururdan önce beyazperdede gösterilseydi daha çok beğenilirdi.benim için tek üzücü şey jane austin’in hayatını biliyor olmamdı,bu da filmi izlerken yaşayabileceğim tüm heyecanı alıp götürmüştü benden. olsun,yine de beğendim:)austin’i canlandıran anne hathaway de rolüne çok yakışmıştı. gereğinden fazla tatlı ve sempatikti...
'BBC yapımı 19.yy dönem dramlarına hayran seyirci' lerden biri olark, filmi beğendiğimi rahatlıkla söyleyebilirim :)))Aşkın Kitabı, ünlü İngiliz yazar Jane Austen’in hayatından bir kesit sunuyor. Bilindiği üzere Jane Austen İngiliz Edebiyatı’nın en büyük romanlarından bazılarını yazmış olan bir kadın yazar.Bunların içinde -ki filmde de yer yer görülmekte- Aşk ve Gurur da var. Aslında filmi ilk izlemeye başladığımda konu hakkında detaylı bilgi sahibi değildim. Üstelik, başrolünde çocuk komedilerinden tanıdığım Anne Hathaway’ın olması, nasıl bir film olduğuna dair ciddi şüpheler taşımama da neden olmuştu. Ancak izledikten sonra pek de düşündüğüm gibi olmadığını gördüm, hem filmin, hem de Anne Hathaway’in...Az önce de dediğim gibi çocuk komedilerinden tanıdığım(ız) Anne Hathaway bu filmde bambaşka bir rolle çıkıyor karşımıza ve kanımca çok da yakışmış bu rol kendisine; adeta sınıf atlamış. James McAvoy’u ise İskoçya’nın Son Kralı’ndan tanıyordum zaten, o da iyiydi bence filmde. Tabi Hathaway ve McAvoy’un birbirlerine ne denli uydukları tartışılabilir -arada bir frekans farkı olduğu şüphe götürmez- ancak çok da kötü bulmadım ben...Filmle ilgili okuduğum profesyonel bir yorumda Jane Austen’in hayatından anlatılan kesitin 'olabildiğince klasik bir bakış açısıyla ekrana' aktarıldığı şeklinde bir eleştiri yöneltilmiş filme. Korkarım ki eleştiri sahibi haklı bu saptamasında. Gerçekten de filmi aynı kategorideki diğerlerinden ayıran kalın çizgilerden bahsetmek olası değil...Filmdeki en iyi unsurlardan biri sanırım kostüm olsa gerek. Ancak bu tarz yapımların çoğunda kostüm olayı zaten kusursuza yakın oluyor. Aşkın Kitabı’nda da aynen öyle, gerçekten kusursuz...Filmin yönetmeniyle ilgili birkaç şey söylemek gerekirse, birkaç istisna hariç çok fazla çarpıcı & akılda kalıcı sahne olduğunu söylenemez filmde. Ancak hikayenin geçtiği devrin atmosferini aktarmakta oldukça başarılı. Tabi bu başarı diğerlerinden ayıran bir husus değil kendisini, onun da farkındayım elbette...Filmi özetlemek gerekirse, benzerlerinden ayrılan ekstra meziyetleri olduğunu söylemek zor film için. Ancak kendi adıma filmi beğenmemek için yeterli bir neden değil bu. Tabi ben bu tür filmleri sevdiğim için bu şekilde düşünüyorum, muhtemelen, bu tarz filmler için yanlı düşünmeyen izleyici kitlesinden biri olsaydım filmi vasatın az üstünde bulurdum. Ancak her iki halde de filmi izlediğinize pişman olacağınızı sanmıyorum.Benzerlerinden çok farklı olmasa da, aşağı kalır yanı olmadığı muhakkak...
Bence çok güzel bir filmdi. Uzun bir dönemi anlattığı için bazı bölümler hızlı geçilmiş. Ama çok keyifle izlenebilen çok güzel bir film. Senaryo harika oyuncular harika..
Romantik film furyasının çok güzel olduğu şu günlerde o furyadan az etkilenen filmlerden biri bence. Senaryosu güzeldi müziğiyle birlikte ama süregelen bir romantik film senaryosu üzerine oturtulması canını sıkıyor insanın hep aynı türden oluyormuş gibi hissediyor insan.. Ama yine de güzeldi.
ben Aşk ve Gururu daha çok beğendim ama bu filmde çok güzel, bunun sonu çok kötü koyuyor ya :/ bişeylerin düğümlendiğini hissettim resmen..izleyin beğenirsiniz!..***..
Becoming Jane ve Stanley Kubrickin Barry London filmleri senaryo bakimindan oldukca benzer. Bu filmi begenme dereceniz, buna benzer diger filmleri izlemenize göre degisebilir... Aslinda bu senaryolar eski İngiliz yapisini anlattigindan dolayi benzer türde filmler olmasi kacinilmaz. O zamanin izlerini tasiyan her filmi inanilmaz begeniyorum. Yani oyunculuklar, kostümler, doğa, ikili dialoglar, zenginlik, fakirlik, uçurumlar ve yazi ile alakali bir sanat... Saydigim bu dallar olaganüstü bir ahenkle birbirine uyumlu sekilde izleyiciye yansitiliyor. Ve ben bir izleyici olarak bundan yüksek derecede haz aliyorum. Vaktiniz varsa izleyin sıkılmayacaksiniz...7/10
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.