'BBC yapımı 19.yy dönem dramlarına hayran seyirci' lerden biri olark, filmi beğendiğimi rahatlıkla söyleyebilirim :)))Aşkın Kitabı, ünlü İngiliz yazar Jane Austen’in hayatından bir kesit sunuyor. Bilindiği üzere Jane Austen İngiliz Edebiyatı’nın en büyük romanlarından bazılarını yazmış olan bir kadın yazar.Bunların içinde -ki filmde de yer yer görülmekte- Aşk ve Gurur da var. Aslında filmi ilk izlemeye başladığımda konu hakkında detaylı bilgi sahibi değildim. Üstelik, başrolünde çocuk komedilerinden tanıdığım Anne Hathaway’ın olması, nasıl bir film olduğuna dair ciddi şüpheler taşımama da neden olmuştu. Ancak izledikten sonra pek de düşündüğüm gibi olmadığını gördüm, hem filmin, hem de Anne Hathaway’in...Az önce de dediğim gibi çocuk komedilerinden tanıdığım(ız) Anne Hathaway bu filmde bambaşka bir rolle çıkıyor karşımıza ve kanımca çok da yakışmış bu rol kendisine; adeta sınıf atlamış. James McAvoy’u ise İskoçya’nın Son Kralı’ndan tanıyordum zaten, o da iyiydi bence filmde. Tabi Hathaway ve McAvoy’un birbirlerine ne denli uydukları tartışılabilir -arada bir frekans farkı olduğu şüphe götürmez- ancak çok da kötü bulmadım ben...Filmle ilgili okuduğum profesyonel bir yorumda Jane Austen’in hayatından anlatılan kesitin 'olabildiğince klasik bir bakış açısıyla ekrana' aktarıldığı şeklinde bir eleştiri yöneltilmiş filme. Korkarım ki eleştiri sahibi haklı bu saptamasında. Gerçekten de filmi aynı kategorideki diğerlerinden ayıran kalın çizgilerden bahsetmek olası değil...Filmdeki en iyi unsurlardan biri sanırım kostüm olsa gerek. Ancak bu tarz yapımların çoğunda kostüm olayı zaten kusursuza yakın oluyor. Aşkın Kitabı’nda da aynen öyle, gerçekten kusursuz...Filmin yönetmeniyle ilgili birkaç şey söylemek gerekirse, birkaç istisna hariç çok fazla çarpıcı & akılda kalıcı sahne olduğunu söylenemez filmde. Ancak hikayenin geçtiği devrin atmosferini aktarmakta oldukça başarılı. Tabi bu başarı diğerlerinden ayıran bir husus değil kendisini, onun da farkındayım elbette...Filmi özetlemek gerekirse, benzerlerinden ayrılan ekstra meziyetleri olduğunu söylemek zor film için. Ancak kendi adıma filmi beğenmemek için yeterli bir neden değil bu. Tabi ben bu tür filmleri sevdiğim için bu şekilde düşünüyorum, muhtemelen, bu tarz filmler için yanlı düşünmeyen izleyici kitlesinden biri olsaydım filmi vasatın az üstünde bulurdum. Ancak her iki halde de filmi izlediğinize pişman olacağınızı sanmıyorum.Benzerlerinden çok farklı olmasa da, aşağı kalır yanı olmadığı muhakkak...