Hababam Sınıfı Merhaba: Kullanıcı yorumları

Rıfat Ilgaz'ın yarattığı karakterler ile atmosferden esinlenilen senaryosunu Kemal Kenan Ergen'in kaleme aldığı ve yönetmen koltuğunda da Kartal Tibet'in oturmakta olduğu "Hababam Sınıfı: Merhaba"; ziyadesiyle tanıdık bir komedi olarak geliyor karşımıza...

***

Gelin isterseniz...

Oldukça mütevazı bir bütçe ile...

Çekimleri tek bir okul mekanında gerçekleştirilen bu filme biraz daha yakından bakalım...

***

Haftanın başında...

Müzik öğretmeni Minör Nurettin'in (Erol Büyükburç) sevk ve idaresinde...

İstiklal Marşı okunur okunmaz...

Bahçedeki öğrenciler...

Okula girişe geçtiklerinde kendilerini...

Üst aramasına tabi tutacak olan okulun müdürü Fatoş öğretmen (Hülya Koçyiğit) ile müstahdem Ali efendi (Zeki Alasya) karşılayarak...

***

Ceplerindeki sigara paketlerinin...

Sadece yemlik kısmını...

Geri kalanını da...

Okulun yeni sahibi Deli Bedri (Mehmet Ali Erbil) toplayarak odasına götürür...

***

Ardından da...

Aralarında...

Matkap Emre (Memet Ali Alabora), Bebe Ruhi (Melih Ekener), Psiko (Peker Açıkalın), Kermit Kemal (Ceyhun Yılmaz) ve Kötü Kenan (Cengiz Küçükayvaz) gibi öğrencilerin de bulunduğu Hababam Sınıfı'na...

Matematik öğretmeni Şalter Haşmet (Bülent Kayabaş)...

Bir yazılı sınav uygulamak istese de...

Çıkartılan tantana ile her zaman ki gibi...

Yine gürültüye kurban gider...

***

Ve...

Emre'nin sevgilisi Arzu'da (Nehir Erdoğan)...

Ki kendisi bilahare...

Fatoş öğretmenin kızı da olup...

Bedri'nin oğlu Ercüment (Şafak Sezer) sayesinde...

Gireceği Kız İsmail kılığında...

Çapkınlığından şüphe duyduğu Emre'yi dikizlemek amacıyla...

Hababam Sınıfı'na katılırken...

***

Aynı Hababam Sınıfı'nın ayyuka çıkan kötü şöhreti yüzünden...

Velilerin çocuklarını artık kaydettirmiyor olması sebebiyle...

Ciddi anlamda gelir kaybına uğrayan Bedri...

***

Sınıftaki öğrencilerin...

Bir hafta içinde...

Kendilerine çeki düzen vermemeleri halinde

Okulu satıp kafasını dinlemek istediğini...

Fatoş öğretmene açık eder...

***

Böyle olunca da...

Bu duruma fazlasıyla üzülen Fatoş öğretmen...

Okulun kapısında bekleyen Bacaksız Amca'nın da (Tuncay Akça) yönlendirmesiyle soluğu...

***

Okula...

Rehber öğretmen İskoç Hoca olarak dönerek...

Her şeyi yoluna koymayı planlayan...

Hababam'ın ağır toplarından Güdük Necmi'nin (Halit Akçatepe) yanında alır...

***

Ancak...

Geleneksel üslubumuz gereği...

"Spoiler" vermek suretiyle, henüz seyretmemiş olanların ağızlarının tadını kaçırmak istemediğimiz için biz de kendi anlatımımızı...

Filmdeki tüm heyecanın start alacağı...

Burada noktalayacağız...

Dakika 38...

***

Kemal Sunal'lı...

O nostaljik Hababam Sınıfı filmlerinin tadını pek veremese de...

Yine de...

Güldürme becerisini gösteren filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; pek çok sevimli sürprizi de bünyesinde barındıran, 80 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

***

Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

Keyifli seyirler,

Eski Hababamların kaymağını yemek mantiletesi üzerine kurulmuş başarısız bir yapım.

Tabiki eski Hababamın yerini doldurması gibi bir ihtimal söz konusu bile olamaz ama bence kötü bir film sayılmazdı

filmde aadece bi kaç tane tebessüm edilebilinecek sahne var bana kalırsa bunun dışında kimsenin emekleriyle dalga geçme gibi bi durumumuz yok ama bence buradaki durumda mirasyeme vaziyetini geçememiş..ki bana kalırsa istediğimiz kadar türkiyenin en iyi komedyenlerini komedi sanatçılarını toplayalım o efsaanenin bi daha yenisi gelmez...buda böyle biline....4/10

Gerçekte çok kötü ya. Espiri desen, saçma sapan şeyler...5/10

Bir hababam sınıfı filmi ancak bu kadar basit çekilir.. Bu filmin konusu, sonu, olaylar vesaire vesaire çok bayağı olmuş.. Bikaç caydırıcı espri haricinde vasat bir film....

hababam sınıfı gibi efsane olmuş bir türk filminin yeniden çevrimi hem de bugünkü türk sinemasının yetersiz oyuncularıyla olunca insan önyargılı yaklaşmak zorunda kalıyor. filmi izlemesek bile az çok karşımıza ne çıkacağını tahmin edebiliyoruz. daha vizyona girmeden televolelerin baş konusu oldu. bu açıdan görmek kesinlikle gereksiz!!!!!!!!!

hababamdan esintiler verilmeye çalışılmış.iyi ya da kötü olduğunu soylemem

eskilerini de tv de islemistim. bu cok basit olmus dierlerine gore ama 3. lemenin en iis en fasla 5 alır

Arkadaşlar çok özür dilerim ama gülmekten alamıyorum kendimi.. Türk sineması bu filmlere ödediğimiz paralarla gelişecek deniyor ama her yeni Türk filmi izleyişimde kendimi biraz daha koyun hissediyorum.. Öyle çok bi beklentimde yok ki.. Malkoçoğlunu istiyorum ben..

hababam sınıfı bir klasikti ama bu asla öyle olamıyacak

Sevgili Hakan14, yazdığın yorumlardan sinema zevkimizin biribirine çok yakın olduğunu görüyorum. Ben de Türk filmlerine destek verilmesi görüşüne katılıyorum ama son aylarda gösterime girip de gitmediğim tek Türk filmi bu film olucak. Bugün sinemaya gidicem ve Hababam Sınıfı'nı planlamıştım. Ama Kill Bill'e dördüncü kez gitmek daha cazip geldi ve planımı değiştirdim. (Gösterimdeki diğer tüm filmleri izledim)
Vizontele Tuuba'yı sabırsızlıkla bekliyoruz......
Saygılar..........

tek kelime berbat şu filmi beğnenlere hayret ediyorum

Ben hababam sınıfının eski versiyonlarının hepsini izledim hepsinde de komedi vardı ama aynı zamanda da dram vardı.Yani filmde bize bi ders veriyordu ama bu son yıldır yapılan hababam sınıflarınada sadece komedi var.İnsanlar artık sadece gülmek istiyor birşeyler öğrenmek istemiyor....Bence Türk sinaması biraz daha bir şeyler öğreten bir sinama olsa daha iyi olur.

Bu film için bir öngösterim yapılmamış. Bu da demektir ki yönetmen bile filmin kötü olduğundan emin. Eleştirmenlerin eleştirisinden ve böylece seyirci sayısının düşmesinden korktukları için öngösterim yapmamışlar. Bu harekteleri bazı şeyleri izah ediyor sanırım.
Ben Konya'dayım. Buraya Okul hâlâ gelmedi ama bu film her sinemada var. Ne biçim iş bu ya...