Hesabım
    Billy Elliot
    Ortalama puan
    4,1
    219 Puanlama
    Billy Elliot hakkında görüşlerin ?

    32 Kullanıcı yorumları

    5
    7 Eleştiri
    4
    21 Eleştiri
    3
    1 Eleştiri
    2
    2 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    1 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    pini-2
    pini-2

    26 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    21 Ağustos 2002 tarihinde eklendi
    Çok çok güzel bir film ........
    Tayfun O
    Tayfun O

    Takipçi 29 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    14 Nisan 2001 tarihinde eklendi
    Kafaya koyduğunu yapabilmek.. İnsanoğlunun hep sahip olmak isteyip de olamadığı sınırsız özgürlükle gerçekleşebilir ancak.. Şu durumda hele de bizim ülkemizde gerçekleşebilir görünmüyor..

    Hem zaten kişilerin özgürlüğü, diğer bireylerin özgürlüğünün başladığı yere kadardır sonuçta.. Sınırlıdır yani.. Her neyse ! Sorun şu ki, herkesin gerçekleşebilirliği yüksek olan hayalleri vardır.. İdealleri daha doğrusu.. Önemli olan içindeki "ben"''i keşfedip, onun isteklerine kulak vermek ve kendin olmaktır...

    işte Billy Elliot, içindeki ben''i keşfedenlerin öyküsü aslında .. 11 yaşında, ingiltere''nin fakir bir köyünde madencilik yapan babası, abisi ve babanesiyle yaşamını sürdüren bir çocuk.. Billy, içindeki ben''e kulak verdiği bir gün dansa olan tutkusunu keşfediyor.. Ve tüm engellemelere rağmen, devam ediyor dans etmeye.. Sonunda, "bir tür kayboluş" diye tanımladığı dansta zirveye çıkıyor..

    Burada kısaca özetlemeye çalıştığım film, bir "neysem oyum" öyküsü aslında.. Yani önemli olan her zaman dünyanın nimetlerinden nasıl ve ne oranda yararlanacağınız değildir.. Kimse, hayatının domatesin kilosunu ya da ev kirasını düşünürken ellerinden kaymasını istemez... Sosyal çevrenin zorlamasıyla içimize sıkıştırdığımız gerçek beni, hiç keşfedemeden bu dünyadan gitmek... Ne acı olurdu hiç düşündünüz mü?...

    küreselleşmenin "amaçsız"laştırdığı bu toprakların insanları, sırf bu yüzden, bir hiç yüzünden aramızda yoklar.. Kimbilir?.. Kaç kişi bir Einstein olduğunu keşfedemeden gitti.. Belki de dünyanın en iyi 100 metre koşucusu da olabilirdi, hala aramızda olsaydı...ve koşma yeteneğini keşfetmiş olsaydı..

    Örnekler çoğalabilir.. Sorun, yaşamın biçtiği rölü kötü oynamaktansa, kendin olmayı yeğlemektir... kıyıdan izlemektense katılmak.. dışarda olmaktansa içinde olmak..

    Haa! peki yüzyılımızda mümkün mü bu? Hem de türkiye''de.. Bu topraklarda.. Kendin olmak, kendini dinlemekle mümkün biraz da... Yalnız kalmakla yani... Kendinle başbaşa... Özdemir asaf''ın dizelerindeki gibi... yalnızlık paylaşılmaz.. paylaşılsa, yalnızlık olmaz !

    ne varki, yalnız da değiliz artık... biri fena halde bizi gözetliyor...
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top