Hesabım
    Ölümcül İçgüdü
    Ortalama puan
    3,6
    121 Puanlama
    Ölümcül İçgüdü hakkında görüşlerin ?

    25 Kullanıcı yorumları

    5
    5 Eleştiri
    4
    13 Eleştiri
    3
    2 Eleştiri
    2
    5 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    l-i-l-a-H
    l-i-l-a-H

    Takipçi 2.129 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    9 Ekim 2010 tarihinde eklendi
    Baştan sona, yoğun akıcı bir kurgu ve enfes oyunculuklar...
    JeanClaudeVanDamme
    JeanClaudeVanDamme

    Takipçi 1.209 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    7 Kasım 2012 tarihinde eklendi
    Hollywood filmi sığlığında ve tam bir hayal kırıklığı.Vincent Cassel'in abartılmaması gereken performansı dışında akılda kalan bir yönü de yok.Fransızlar çok sevmişlerdi nedense.
    Demirtas
    Demirtas

    Takipçi 888 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    15 Ocak 2011 tarihinde eklendi
    Son derece başarılı bir biyografi. V. Cassel harika oynamış. Kesinlikle izlenmeli derim.
    Ugur Tazegül
    Ugur Tazegül

    Takipçi 672 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    6 Ocak 2017 tarihinde eklendi
    10 ÜZERİNDEN 10 'LUK KUSURSUZ BİR SUÇ FİLMİ

    Jacques Mesrine’in otobiyografik "L'ınstinct de mort" kitabından sinemaya uyarlanan filmin yönetmenliğini Jean-François Richet yapıyor. Film iki bölümden oluşmaktadır. L'ınstinct de mort (2008) ve L'ennemi public n°1 (2008). Vincent Cassel, Ludivine Sagnier, Mathieu Amalric gibi başarılı oyuncuların yer aldığı film, son dönemlerin en iyi mafya üzerinden sistem eleştirisi yapan filmi diyebilirim. Kimin gözünde devrimdi kiminin gözünde ise banka soyguncusu olarak nitlendirilen Jacques Mesrine, oldukça farklı bir karaktere sahip birisi. Fransa’da bir çok tartışmaya neden olduğu için, yönetmen uygun bir not ile filme başlamış. “Filmdeki bazı olaylar hayal ürünüdür. Herkesin farklı duygular beslediği bir insanın hayatını doğru bir şekilde filme aktarmak da mümkün değildir” sözleriyle başlayan film, hem kendisine yöneltilecek eleştirilere tokat gibi cevap vermiş hem de “biz gerçekleri yansıttık” edasıyla çekilen biyografik filmlere göndermesi yapmıştır. Bu filme salt aksiyon gözü ile bakanları anlamak mümkün değil. Adamlar sadece silah, araba patlaması, iki cinayet görmek için film izliyor! Ne tarih araştırması var, ne dönemin devrimci kültürünü tanıma var, yok iki tane silah çekilsinde.. neyse… Filme başlamadan önce Jaques Mesrine’in biyografisini okumakta fayda görüyorum. Biyografiyi önceden okumak filmden alınacak keyfi düşürebilir bu yüzden filmden sonra da okuyabilirsiniz. Sadece kendi kurallarına göre yaşayan ve ülkesinde bir numaralı halk düşmanı ilan edilen Jaques Mesrine’in sistem ile olan kavgasına tanıklık ediyoruz. Cezayir yıllarından, ailesi ile olan ilişkilerine, sosyal çevresinden kadınlara olan tutumuna ve hapishane yıllarından ölümüne kadar olan bir hayatı ince ayrıntıları ile mercek altına alıyoruz. Jaques Mesrine profilini “etki-tepki” ya da “ne ekersen onu biçersin” sözleriyle açıklayabiliriz. Kanunlara inanmayan ve hukukun kurallarına değil kendi kurallarını hukuka uyduran birisinin doğumu dönemin şartlarından ileri geliyor. “Jaques Mesrine” karakteri devrim yıllarında ortaya çıkan salt bir banka soyguncusu değildir. Gerek verdiği röportajlarda gerekse mahkemedeki savunmasında anarşinin önemine dikkat çekiyor. "Ben sistemden çalıyorum" diyerek, aslında trajikomik bir gerçeği yüzümüze vuruyor. Jaques Mesrine’in 60’lar ve 70’lerdeki kılık değişimleri neredeyse birebir aktarılmış olması, yönetmenin filme ne kadar iyi hazırlandığını gösteriyor. Filmin başındaki kamera açılarının farklı şekilde yansıtılması ve kurgusu ile dikkat çekiyor. Filmin ikinci bölümünü izlediğimizde de zaten bu kamera tekniğinin önemini daha iyi anlıyoruz. İkinci bölümde Jacques Mesrine’in gangsterlik yıllarının daha aktif olduğu dönemi izliyoruz. Kanada yılları ve beraberinde gelen hapishane dönemi de iyi bir şekilde ele alnmiş. Public Enemies (2009) filminin bu filmle benzerlikler içerdiğini de hatırlatalım. Konu itibarı ile farklı olmasına rağmen bazı yerleri birebir aynıdır. Mesrine herkesin kolay kabul edebileceği bir karakter değildir, kendi kuralları olduğu için kimine ters kimine doğru gelebilir. Genellikle kuralların sonuçları bize dokunmadığı sürece her şeyi uygun görür hatta sempati bile duyarız. Dönemin şartlarını düşünecek olursak, zarar görmüş insanların antipati beslemesini hoş karşılıyorum. Filmin genel havası bir aksiyon filminin tüm özelliklerini taşısa da yaşanılanlar gerçek hikayelere dayandığını unutmayalım. Filmin özellikle ikinci bölümünde sistem eleştirisi açıkça dile getirilmekte ve dönemin “adalet-suç” dengeleri masaya yatırılırken “kızım sana söylüyorum gelinim sen anla” mesajı da leylekler aracılığı ile gönderilmiştir. "Ben sadece adaletin arkasına sığındım" esprisi de baya güzeldi. Mahkemede anahtarı göstererek siz ve savcının savunduğu bu, sizin sisteminiz” diyerek, dönemin adalet sisteminin ne kadar bozuk olduğunu ve isterse oradan kolaylıkla kaçabileceğini belirtmiştir. Jacques Mesrine karakter olarak sempati duyulası birisidir. Gerek konuşması gerekse hal ve tavırları ile cana yakın olduğu için yaptığı eylemler, cinayetler ve banka soygunları suç olmaktan çıkıp, halkın bir kesimi tarafından normal bir şeymiş gibi algılanıyordu. Mahkemede buna dikkat çeken savcı, Mesrine için “vahşi bir hayvanı gizleyen maske” taktiğini söylemiştir. “Suçluları cezalandırmayan bir toplum adil sayılmaz” diyen savcı, hukukun üstünlüğüne dikkat çekerken, Mesrine tezgahın nasıl döndüğünü “içerden” gelen birisi olarak iyi bildiği için, “Ben hükumetin, bankaların düşmanıyım onlardan çalarım bu yüzden beni sevmezler” diye cevap veriyor. Mesrine asıl suçlunun kim olduğuna dikkat çekerken, aslında “soygunculuk oyunu” üzerinden adalet sistemini sorguluyor. Kendisi bir felsefeci değil, tarihçi, yazar ya da politikacı da değil. O “bir numaralı halk düşmanı” ve gerçekleri yaşayarak sistemin pisliklerini herkesden daha iyi dile getiren birisi.
    odinhan
    odinhan

    Takipçi 1.029 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    1 Ağustos 2009 tarihinde eklendi
    Filmin puanını çok düşük buldum,gerilim ve şiddeti hatta aksiyonu oldukca iyi hissettiren bir film.Bazı yerlerde inandırıcılık çizgisini biraz aşsada son zamanların en iyi gangster filmlerinden biri olduğu açık.10/8
    Meet-in
    Meet-in

    Takipçi 253 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    3 Temmuz 2009 tarihinde eklendi
    Vincent Casselin mükemmel oyunculuğu beni bu filme hayran etti.Part 2 yi merakla bekliyorum.
    mennan
    mennan

    Takipçi 72 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    29 Ağustos 2009 tarihinde eklendi
    ikinci film ile beraber izlenmesi gereken film. satiraralarinda, mesrine nin, ruh halini gorebiliyorsunuz, dikkatli okuyunca. public enemy deki dilinger ile cok benzerlik tasiyor, mesrine. aksiyon ve macera dolu bir dram olmus gercekten. ikinci film daha basarili kanaatimce.
    sarpcore
    sarpcore

    Takipçi 195 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    3 Ağustos 2009 tarihinde eklendi
    Fransa ve dünya tarihinin efsane gangasteri Jacques Mesrinein biografik hikayesi.Yaşadıgı dönemde gündemin bir numarası olmayı başaran,başına buyruk korkusuz bir suçlu olan Jacques Mesrinein yaşadıklarını anlatan bu film,gerçekten çok başarılı.Film işleyişi,senaryosu,oyunculukları ve yönetimi tatmin edecek düzeyde.Film ilk bölüm diye başadı ve ilk bölümün sonu diye bitti.Yani ikinci bir bölüm daha gelicek.Gangaster tarzı filmlerden hoşlanıyorsanız kaçırmayın.Her yönüyle iyi bir film.Tavsiye ederim.
    zgrklc
    zgrklc

    Takipçi 131 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    25 Temmuz 2009 tarihinde eklendi
    gereginden fazla şiddet vardı sankı ve müzikler yetersızdı sankı.daha cok basrol oyuncusunun leon tarzı sart yuz ıfadesı on plandaydı sankı 7 yı gecer bıraz sankı
    Ekrem Doydu
    Ekrem Doydu

    Takipçi 263 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    20 Mayıs 2010 tarihinde eklendi
    Genelde ilk filmler ikincisine göre daha iyi olurlar ama bu söz bu film için geçerli değil..Tabiki bunuda izlemek gerekir..Olayların başlangıcını ve kurguyu iyi tutmuşlar ama 2.Film Mükemmel ötesi:)
    kardelend
    kardelend

    Takipçi 15 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    2 Temmuz 2009 tarihinde eklendi
    izledikçe daha çok vur, daha çok öldür diyorsunuz. çok sürükleyici ve etkileyici bir film. kendine has bir üslubu var. mutlaka izlenmeli.
    filmmanyaa
    filmmanyaa

    Takipçi 7 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    4 Nisan 2009 tarihinde eklendi
    Bir arkadaşım filmde sadece 1 kişi ölüyor demiş.Kesin yanlış filmi izlemiş.Çünkü film boyunca bir çok kişi ölüyor,filmin ilk sahnesi de son sahnesi de yeterince acımasız bir gangsteri anlatıyor.Bu filmin 2.si gelecek yakında,bu da filmin sonunda açıkça söyleniyor zaten.Avrupa sinemasının gerçekçiliğinden ve samimiyetinden hoşlanan sinemaseverler,Fransız sinemasında bir başyapıt daha.10 tam puan
    -umittheking
    -umittheking

    82 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    28 Mart 2009 tarihinde eklendi
    Bu film Part 1 bu filmin birde Part 2 si var. Toplamda 4 saat. Bence mukemmel bir yapıt tavsiye edlir.Neden bu kadr duşuk puan verildiğini ise anlamadım. Not : vincent Cassell inanılmaz bir oyunculuk sergilemiş.
    Ferdo
    Ferdo

    95 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    1 Nisan 2009 tarihinde eklendi
    ben acaba yanlış bir film mi izledim acaba,film boyunca sadece 1 kişiyi öldürüyor oda gazeteci,nasıl ünlü gangster anlamadım,bir arkadaş 2 bölüm demiş acaba devamı mı var....
    pulp-fiction
    pulp-fiction

    65 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    2 Nisan 2009 tarihinde eklendi
    Sert sahneleri var. Kız ve küçük yaştakilere izletmemek gerekir. Etki veya korku bırakabilir.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top