Hesabım
    Ölüm Çıkmazı
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    1,0
    Çok Kötü
    Ölüm Çıkmazı

    Hollywood’un Bitmeyen <b>Ölüm Çıkmaz</b>ları

    Yazar: Ali Ercivan

    Evet, evet. İşte bir tane daha! Bir grup genç, tekinsiz bir mekana gelir ve buradaki anormal görünümlü cani tarafından teker teker öldürülür. Ya da ikişer üçer...

    Bu kez, filmimizin ana karakterinin orta yaşlı bir polis olacağını düşünmemiz bekleniyor. Bir ihbarı değerlendirdiklerinde, gözleri yerinden çıkarılmış bir kadını rehin tutan devasa boyutta bir katilin saldırısına uğramış ve hem ortağını hem de sol elini kaybetmiştir, bu polis. Dört yıl sonra, güvenlik görevlisi olarak çalıştığı hapishanenin bir grup genç mahkumunun yeniden topluma kazandırılması merkezli programı çerçevesinde, uzun yıllar önce terk edilmiş bir otele gelir. Genç mahkumlar, bu otelin tamir ve bakımıyla uğraşırken onun sorumluluğunda olacaklardır. Fakat dört yıl önce, hayatını kabusa çeviren katil, tesadüf eseri, bu metruk yapıda saklanmaktadır. Ya da belki, bu bir tesadüf değildir...

    Tabii katilimizin gerekçelerine dair açıklamaya da, ihtiyacımız var. Bu kez karşımızda, Stephen King uyarlaması Carrie'yi hatırlatan, aşırı dindar bir annenin dinsel fanatiklik ile yetiştirdiği oğlu var. Gerçi bu, fiziksel özelliklerini izah etmiyor ama en azından, Ölüm Çıkmazı'nı, tür içindeki muhafazakar örneklerden ayırıyor. Filmin kahramanlarının bir grup suçlu olmasını da buna eklersek, en azından ahlaki açıdan klişe bir duruşu yok filmin. Geri kalan her şeyi, klişe olsa da...

    En kestirme yoldan kan ve dehşet döngüsüne dalan film, erotizminden korkutma taktiklerine dek, yaratıcılıktan uzak. Klip, televizyon dizisi ve video filmleri kökenli, bir dönem erotik film sektöründe de yer almış yönetmen Gregory Dark, yine bu tür filmlerin klişesi haline gelmiş, stilize bir estetik yakalamaya çalışıyor. Hep olduğu gibi, başarılı birer görüntü ve sanat yönetmeninin desteğiyle belli ölçüde başarılı da oluyor.

    Ama yönetmenin üslubu, daha ziyade, sinema okulundan yeni mezun olmuş, heyecanlı ve büyüklerini örnek alan bir acemi hissi veriyor. Yıllardır bu piyasanın içinde yer alan, yaşını başını almış bir isim olduğunu öğrenince, söz konusu sinema dilinin, acemilikten ziyade, kendini Hollywood'a ispatlamak için yoğun bir çabadan kaynaklandığını düşünmek, daha mantıklı oluyor herhalde.

    Yine de, bu filmin sayısız benzerinden özellikle daha kötü olduğunu düşünmeye gerek yok. Türün gereklerini yerine getiriyor; bir iki sürpriz sayılabilecek an yakalayabiliyor ve meraklısına, kendini izlettirebilecek düzeyi tutturuyor. Meraklısının tüm beklediği, kan ve adrenalin değil mi zaten? Yeterince hareket ve iğrençlik, burada da mevcut. Çıkış noktası, mantıklı değil ve ipe sapa gelir bir öykü, ortada yok ama bu tür filmlerin kaçı, bundan daha fazlasını sunuyor ki izleyiciye? Türün herhangi vasat bir örneği, Ölüm Çıkmazı. Sadece sektör kendini döndürsün diye...

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top