En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
bijankarim
14 değerlendirmeler
Takip Et!
4,5
26 Ocak 2008 tarihinde eklendi
filmi çok başarılı bir fransız filmi.amerikan değil.bu arada eleştirenler için söyleyeyim zaten bu marjen satrapinin (filmin senaristi, çizgi romanın yazarı, filmin yönetmeni)gerçek hayat hikayesidir.10/9
Atatürk'ün bize armağanı Cumhuriyet'in ne kadar değerli olduğunu bir kere daha anladım.Animasyon türünü çok az izleyen biriyim ve böyle mesajlar veren bir animasyon izlememiştim.Gayet iyi olmuş.10 üzerinden 8.
tmnt9'a katlıyor, hayatımda izlediğim en etkileyici, en sevimli,sempatik animasyondu. iran devrimi hakkında hiç bir fikrim olmayarak filmi izlediğim için o kısım hakkında hiç bir şey söyleyemeceğim gerçeği yansıtıp yansıtmadığı hakkında fakat diyaloglar, populer kultur, avrupa iran, din ve daha bir cok konuda feci şekilde sempatik bir uslupla yapılan eleştiriler çok hoş izlemesi de çok kolay bir yapımdı. en kısa zamanda çok da bir farkı olmadıgını dusunsem de cizgiromanını da okuyacağım. kesinlikle, hangi taraftan bakarsanız bakın izlenmesi gereken bir film.
Hayatımda seyrettiğim en büyüleyici,en güzel animasyon filmi desem yanılmış sayılmam.İran devriminde ve o zor koşullarda 12 yaşında bir kız ve ailesinin epey ilginç hikayesi--içinde barındırdığı küfürler de bunun bir çocuk filmi olmadığını kanıtlıyor.Seyredin,mutlaka,kaçırmayın.Bu arada,Persepolis 2 adlı devam-çizgi romanından uyarlanan bir devam filmi kapıda dedikoduları dolaşıyor.Neyse,yazıyı filmden bir diyalogla bitiriyorum:Kadın:(şehit olmuş kocasının cenazesinde tabuta sarılan kalabalığa)Yeter!Durun,durun artık!Kalabalıktan bir adam: Ne var ne oldu?Kadın: Durun diyorum!Adam: Siz de kimsiniz?Kadın: Ölenin karısıyım.Adam: Yoksa kral yanlısı mısınız?Kadın:Hayır yahu,benim kocam kanserden öldü:)
bır dolamıssınız dılınıze amerıkan sınemasını yok amerıkan sıneması soyledır yok amerıkan sıneması boyledır...bu fılmı yapanlar fransızlar ama oyle bı alısmıs kı mıllet hemen amerıkanlar yıne ıranı kotulemıs dıyor mıllet anlayıp dınlemeden...ıranlıların hıc mı sucu yok ne zaman bı fılm yapılsa tek bıldıklerı sey o fılmı yasaklamak ve fılmde olanların ıranı yansıtmadıgını savunmak.bence cok ozgun bı fılm yapmıslar.bunu anımasyon olarak yapmaları da ayrı bır hava katmıs fılme..satır aralarında yapılan gondermeler,verılen mesajlar cok guzel bence.ıranda dogmadıgım ıcın kendımı sanslı hıssettım fılm sayesınde
"sinemasinema73" yorumu gercekten guzel, bence de kesinlikle izlenmesi gereken bir film. Ayrica lutfen dogru bilgi verelim, film Amerikan yapimi degil, Fransiz yapimi bir film, ki icinde ozelestri de var Fransizlar acisindan...
Dikkatli bakıldığında bu filmin bir amerikan yapımı değil fransız yapımı olduğunu görebilirsiniz.Ayrıca Persopolis Fransa'da çıkan bir çizgiromandan sinemaya uyarlanmıştır.Çizgiromanın ve filmin yaratıcısı ise çocukluğunu İran'da yaşamış bir İran'lı bayandır.Amerika'yla bir alakası yoktur.İyidir, hoştur...
amerikan sinemasının iran'ı ve iran tarihiyle alay ettiği en son film. resmen adamların yüzüne siz gericisiniz diyor.300 spartalı da başlayan bu durum ne kadar dewam eder. işte klasik amerikan sineması bi taraf ii(genellikle amerikan olur bu taraf) digeri kötü aşağı bkz 2 dünya savası filmleri bnce prnce of persia nın filmi çekilmeli birazda iranlılar sevinsin ama kim ceker hollywood da o da ayrı bi konu?
Mutlaka izlenmeli. Bir biyografi ve Iran'in yakın tarihi aynı anda anlatılıyor. Bu konu ancak animasyonla böyle mizahi bir dille anlatılabilirdi. Atatürk gibi Cumhuriyet kurmak isteyen şaha, İngilizlerin "Tek başına imparator olmak varken neden Cumhuriyet kurasın ki?, petrolü bize ver, biz de senin için gerekeni yapalım." demesi, ne kadar ibret verici. Şah rejiminde özgürlüklerinin kısıtlandığını düşünen halk ve şahı deviren mollalardan sonra nasıl bir hayatın onları beklediğini önceden görememeleri, savaş bittikten sonra yaşadıklarının ardından, "Savaştan öyle bıkmıştık ki, özgür olmadığımızın farkında değildik" denmesi, "Avrupa'da ölsen, kimse farkında olmaz" ve İran-Irak savaşında "İki tarafa da silah satıyorlardı, biz de aptal gibi savaşıyorduk" diye Avrupa'nın da eleştirilmesi çok çarpıcıydı. Avrupa'da da İran'da da yabancılık çeken, küçükken Tanrı ile konuşup, peygamberi olduğunu iddia eden, yaşlıların ağrılarını yasaklayan küçük ve asi tatlı bir kızın, hayatını görüyoruz bu animasyon filmde. İlk aşık olduğunda çizgilere yansıyan o neşe görülmeye değer doğrusu, arabanın yollardan uçarak ilerlemesi vb... Aşk bittiğinde aslında nasıl da kör olduğunun anlatılması çok sevimliydi... Sonuç olarak yaşadığımız şu günlerde izlenmesi gereken, mizahi unsurlarla süslenmiş önemli bir yapıt.
bu filmin taraflı ve önyargılı olduğunu düşünen arkadaşların da filmi aslında izlemediklerini sanıyorum. bir islam ülkesinin eleştirilmesi fikri rahatsız ediyor galiba insanları. halbuki persepolis, iran kadar batı’yı da eleştirmekten geri kalmayan; iran hakkındaki yorumları da ders çıkarılması gereken ölçüde gerçek bir film. bu filmin bizim ülkemizde seyirciye ulaşması çok önemli. ama daha filmi izlemeden, sırf ortalama puanını düşürmek için burada kötü puanlar veren insanlar olduğuna göre durum kolay değil (ve malesef beyazperde okuyucu kitlesi içinde Hollywood dışı filmlere karşı kasıtlı olarak bunu yapan insanlar olduğuna inanıyorum; özellikle yaşı küçük izleyicilerde avrupa filmlerine karşı bir önyargı olduğuna, özellikle bu filme karşı bir tavır olmadığına inanmak istiyorum ama bu sorun nasıl çözülür bilemiyorum).
1)Filme sadece politik animasyon demek haksızlık olur, politik animenin çok ötesinde biyografik bir film. 2) Satrapi'nin özyaşam öyküsünü anlattığı filmde bir çocuğun hayallari, Tanrı'ya bakış açısı, hayatı algılayışı, tek başına varolma çabası, erkeklerle olan ilişkileri, aşkları, arkadaşlıkları, uyum sağlaması, eğlence anlayışı, özgürleşme çabası, ödediği bedeller, kendisi tanıması... daha bir sürü şey var. 3) Filmde çizimler çok güzel, olayların geçişi, birbirine bağlanması çok estetik. 4) Anlattığı olaylar acı da olsa mizahi bakış açısını hiç elden bırakmamış, müthiş espriler var. 5) Ülkenin içinde bulunduğu durum, savaş, devrim... doğal olarak orada yaşayan insanları direk etkiliyor. Satrapi'nin ailesinden ve yakın tanıdıklarından idam edilenler oluyor. Ama film sadece bu politik olayları anlatmıyor. Mesele aşkı anlatışı öyle güzel ve farklı ki bayıldım... 6) Filme 10 üzerinden 9 verdim ama düşündükçe keşke 10 verseydim diyorum.
Bir devrimin hikayesi ve yaşamlara yansımaları ancak bu kadar gerçek anlatılabilirdi.İnsanı yüreğinden yakalayacak vurucu sahne ve cümlelerin yanı sıra kullanılan ironik dil de çok etkileyiciydi.Çok şey düşündürecek,gerçeklere daha da yaklaştıracak bu film kesinlikle görülmeli diyorum!Yaşlıların ağrı çekmelerini yasaklayan bu küçük kızın gözünden olaylara bakma şansı kaçırılmamalı!
Bu film puan olarak kesinlikle daha fazlasını hak ediyor,özellikle türkiye de aynı yola yavaş yavaş saparken filmi doğru anlayan daha fazla kişi olmasını beklemek hata olurdu."İran'ı kötü yargılamış".Farklı dini/siyasi görüşleri kabul etmeyen kişilerin bu fikridir bence.İran'da bastırılan,sindirilen muhalifleri görmezden gelenler olduğu sürece böyle filmler ses getirecektir. Filmin batıyı da iyi gösterdiği söylenemez,eleştirenler biraz da bu kısımdan bahsetsinler.Amerika silah satarken Irak-iran savaşı sırasındaki kısır döngüyü anlatışı,Avrupalıların genel olarak yabancılara önyargılı yaklaşımı,ingiltere'nin kirli çıkarları,bunlar da belki çoğumuzun bildiği ama filmlerde görmeye alışık olmadığımız konulardır.Animasyon sinemasal açısından nefes kesiciydi diyebilirim.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.