MÜKEMMEL BİR BAŞYAPIT 10 ÜZERİNDEN 10
Özgürlük Rüzgarı;İrlanda asıllı İngiliz yönetmen Ken Loach'ın en iyi filmi.Bizi İra'nın ilk yıllarına,1920'lere götüren filmimiz,İrlanda sorununa dair yapılmış en başarılı yapımlardan da biridir aynı zamanda.Bugün Kuzey İrlanda,Birleşik krallığa bağlı bir özerk cumhuriyet.Özerk derken ne demek istiyorum;fiilen bağımsız,sadece şeklen İngiliz hükümetine bağlı,iç işlerinde tamamen serbest,başka bir deyişle yarı bağımsız bir yönetim veya idari bölge.Resmi adı Özgür İrlanda Cumhuriyeti olan Güney İrlanda ise tam anlamıyla bağımsız bir devlet.İrlanda sorunu neredeyse 100 yıldır devam eden kanlı bir mesele.Önceleri sadece özerk olarak idare edilmek isteyen İrlandalılar,sonraları İngiltere'den ayrılarak tamamen bağımsız-ayrı bir ülke olmayı kendilerine amaç edindiler.Bu uğurda öldüler,öldürdüler.İrlanda'nın kuzey-güney olarak bölündüklerine inanıyorlardı çünkü.Tabii buna Londra hükümetinin tepkisi çok sert oldu.Böylece İra sorunu bugünlere kadar geldi.Mesele çok tanıdık geliyor değil mi?Benzer bir sorun bizim ülkemizde de yaşanıyor ve bizde de kanlı bir terör olayına dönüşmüş durumda.Filmi izleyince Türkiye'deki Kürt isyancılardan oluşan malum terör örgütüyle, İra'nın faaliyetlerinin birebir aynı olduğunu net bir şekilde görüyorsunuz zaten.İngiltere'de çözüm önerisi olarak Kuzey İrlandalılar'a İngiliz egemenliğinde özerklik-otonomi gibi geniş imtiyazlar tanındı;ama bu bile ayrılıkçı terörü önlemedi;hatta önlemek şöyle dursun,terör ve şiddet olaylarının daha da artmasına neden oldu.Filmde İngiliz ordusunun İrlandalı köylülere,yerel halka yaptıkları İra'yı haklı çıkarmaya yetiyor.Aslında biz Türkler ile İrlandalılar'ın ortak bir noktası var.Her iki halkta aynı yıllarda(1920'lerde yani)İngiliz emperyalizmine,işgaline ve onların işbirlikçilerine karşı savaşarak onurlu bir mücadele verdi.Ama Türkler;Sevr'i yırtarak Lozanla kendi sınırlarını kendileri çizmiş ve bağımsız bir ülke olmuşlardı.Güney İrlandalılar'da bağımsızlıklarını kazandılar;ama kuzeydekiler özerk de olsa İngiliz egemenliğinde yaşamaya devam etti
Açıkça görülüyorki bu filmde emperyalizm, sosyalizm, ve kapitalizm kavramları, o insanların bu kavramlara bakış açılarını çok açık ve net bir şekilde sergilenmiş. Filmin başında halkın kötü yaşamını iyileştirmek için yola çıkmışlardı. Önlerindeki engel İngiliz emperyalizmiydi. Filmin ortalarında bu emperyalizm belasını az da uzaklaştırdıklarını düşündüklerinde önlerine kapitalizm çıkıyor. İşte burada önceden yanyana olanlar iki gruba ayrılıyorlar. Kimisi kapitalizmle yanyana yürümek istiyor, o dönemin o şartlarında en iyi yöntem yani en faydalı yöntem olduğuna inanıyorlar... ama kimileride kapitalizmi bir engel olarak görüyor ve emperyalizmi besleyeninde kapitalizm olduğunu düşünüyor. Emperyalizme karşı olupta kapitalizme karşı olmayanların tutarsızlık içinde olduğunu ve asıl probleme çözüm üretmediklerini düşünüyorlar.. Asıl çözüm ise sosyalizm bu gruba göre.
Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki olan biteni görmemek için ya kör olmak lazım ya da kabullenmek hatta susarak ya da bağırarak alkışlamak... Bir başka yol ise devekuşu misali başını kumlar arasına gömmek. Görmemiş gibi yapmak, yok saymak... Görmeyince ya da yok sayınca ortaya çıkan sırça dünyada dertlerden, tasalardan uzak yaşar gibi yapmak... Etliye sütlüye dokunmamak, elini taşın altına sokmamak... Sana dokunmayan yılan varsın yaşasın bin yıl.Elbette görenler de var, görmenin yetmediğini bilenler de. Kimi kalemiyle, kimi yonttuğu heykellerle, kimi fırça darbeleriyle, kimi de Ken Loah gibi kamerasıyla...Elbette Damien gibiler de var. Gencecik yaşlarında vatanlarının tehlikede olduğunu görüp, yaşamın önlerine sunduğu bütün olanakları ellerinin tersiyle bir kenara iterek son çareye başvuranlar...Özgürlük Rüzgarı, 1920'lerin İrlandası'ndaki yurtsever gençlerin İngiliz emperyalizmine karşı mücadelesinden kesitler sunuyor. IRA'yı ve diğerlerini ortaya çıkaran somut koşulların hepsini sokuyor görmek isteyenlerin gözüne...İngiliz işgalcilerinin halka yaptığı vahşeti, yüzyıl boyunca başta ABD olmak üzere pek çok farklı öznenin pek çok farklı nesneye uyguladığını okuduk, gördük, biliyoruz. Vietnam'dan Irak'a, Afganistan'dan Afrika çöllerine dek sayısız yerde yaşandı benzer örnekler.Ken Loach işte bu muhteşem filmle İrlanda'dan yola çıkarak bütün bir dünyayı anlatıyor aslında. Okuduğunu anlayamayanlara, yanlış yoranlara, görmek istemeyenlere ya da bir biçimde görmezden gelenlere gösteriyor gerçek denen şeyin ne olduğunu.IRA'nın pek çok masum insanın canına mal olmuş eylemlerini savunmak elbette mümkün değil ama ona terörist diyenler İngiliz vahşetine en "terörist" ağırlığında bir sıfat kullanmıyorlarsa hangi maskeyi takmış olurlarsa olsunlar insanlıklarını sorgulamak zorundalar.