En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
lelaina
Takipçi
116 değerlendirmeler
Takip Et!
4,0
9 Nisan 2007 tarihinde eklendi
herşeye ama herşeye rağmen ilk akla gelen, ilk aranan, ilk söylenen ve ilk sızlatandır anne... seyircinin dünyasına girmeye çalışan değil, kendi dünyasına seyirciyi sokan filmlerden bu film ben çokca amelie yi anımsadım mutlu oldum... insanı düşerken koltuklarının altından yakalayıp tutan film: - sevgilin mi? - sevdiğim... birde bu film, 'insan nedir ki?' sorusunun cevabini merak etmis ve bulmuş. çok da güzel ve derinlikli ve incelikli ve samimiyetli bir şekilde bulmuş. ben de 'bu film niye yillarca vizyona giremedi, girince de neden ilgi görmedi?' sorusunun cevabını merak ettim. belki söyle cevapları olabilir: - içinde, magazin programlarının salyalarını ıakıtan türde malzemeler olmadığı için. - yönetmeni orada burda çıkıp da 'ben şöyleyim ve böyleyim ve süperliyim!' demediği için. - gazetelerde 'bu filme şu kadar para harcandı, çekimler sırasında, falan ile filan büyük ask yasadı!' yazmadığı için. - hiçbir oyuncu 'yönetmen benim sahnemi kırpmış, ben daha çok görünmeliydim!' yahut 'afiste benim adım büyük yazmamışlar, çok kırıldım!' diye ana haber bültenlerinde boy göstermediği için. - çesitli mankenlerin transparan elbiselerle geldigi bir gala gecesi yapmadığı için... bu filmi çok sevdim sıcak doğal samimi bir havası olduğu için,ali düşenkalkarın gizli kalmış sıcak doğal oyunculuğunu gözöününe getirdiği için, ışıl yücesoy un köpeğinin gidişine, gelişine ağlayışının bir insan ölümü ardından bir ağlayış gibi gerçek olmasıyla beni gulümseten, nerdeyse ağlattığı için herşeyden öte insanın ne olduğunu anlattığı için... tüm roller itinayla hazırlanmış, en kuçuk roller bile özenle bezenmiş. takdir edilesi... bir de telesekreterde 'alo alo ordasın biliyorum' seslerni duyup yüzünü merak ettiğim kişi reha erdem miş... küçük çetin’in röntgen filmini köpeğe doğru sallayıp filmdeki kemik görüntüsüyle hayvanı kandırmaya çalıştığı sahneye hala gülüyorum.. sonra neriman gelir yanına çetin ona sorar: 'neriman teyze köpekler bizi neden ısırır,içimizde kemik olduğu içinmi?' neriman cevaplar: 'hayır içimizde kalp olmadığı için...'
daha önce reha erdemin hiç bir filmini seyretmemiş bir izleyici olarak filmi çok beğendim...farklı bir havası vardı ve birçok izleyicinin de dediği gibi çok doğaldı.bir ara müziklerin kulağımı tırmalaya başladığını düşünmüştüm ama ilerleyen dakikalarda bu sizi rahatsız etmiyor...izlediğim kadarıyla Türk sinemasında ’Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak’tan sonra doğal bir şekilde beyazperdede işlenen en iyi film...
Öncelikle senaryosunun çok özgün olduğunu belirtmek gerek.Gerçekten harika bir alt metne sahip..Ancak müzik seçimi gerçekten çok başarısız.Filmin türüyle,sahnelerine uymayan müzikler konulmuş,arka fonda sürekli bir meyhane havası var.Bu şahsen bana aşırı derecede rahatsızlık verdi.Yinede izlemeye değer,sizin için vakit kaybı olmayacak bir yapım.İnsan robot değil,kusursuzda değil,kimse takır takır değil,herkesin bozuk bir kısmı var :)
teşekküerler reha erdem. izlediğim en güzel filmlerimizden biri oldu benim için. hele o köpekler bizi içimizde kemik olduğu için mi ısırır sözü yok mu bitirdi beni. insanlar ikiye ayrılır bu filmden zevk alabilenler ve alamayanlar.sinemamızın böyle filmlere ihtiyacı var.
Sinemada seyretmek istemiştim daha önce ama 3 yıl sonra TVden izlemek kısmet oldu..Öncelikle sıcak bir film..Karakterler arasındaki ilişki,diyalog ve yer yer komik sahneler çekiyor insanı..Oyunculuklar iyiydi..Işıl Yücesoy, Köksal Engür, Şenay Gürler(doğum sahnesinde harikaydı)..çok beğendim..Sabah DVDden bir Western filmi izledim..İçinde sık geçen bir diyalog,akşam seyrettiğim bu filmdede oldukça sık kullanıldığını gördüm..Farklı bir tesadüf oldu benim için..Keyifle izlenebilir..10/7..
eleştirmenlerden çok iyi eleştiriler almasına karşın bir türlü yaygın gösterim şansı bulammadı ama umarım DVD si falan çıkarda biz de izleme şansı bulabiliriz özellikle ali düşenkalkar’ın oyunculuğunun hat safhaya ulaştığı söyleniyor ki kendisni azıcık tanıma fırsatı buldum çok mütevazi bir sanatçı
kotu kotu çok kotu..sıkcı ..anlamsız ve boş senaryoo.reklam ızlemıs gıbı oldum...kısa goruntuler var...yanı konu yok ...suruklemıyor ..bence fılm değil...4/10 verdım ama yazık...
Sayın Halil Işık ne kadar güzel yazmış, film hakkındaki yorumunu. Sizin yazdığınız yorumlar tamamıyla benim düşünelerimi yansıtıyor, nacak ben bu düşüncelerimi yazıya dökemiyorum, tek yapabileceğim, sizin de dediğiniz gibi ne olur izleyin bu filmi.
Son zamanlarda izlediğim en samimi ve en sempatik filmdi.Özellikle Türk Sineması’nda seyirci ile iletişimi güçlü filmleri bulmak çok zor.'Korkuyorum Anne' gerçekten çok içten bir film olmuş.Ben izlerken çok keyifli dakikalar geçirdim.Öyle aman aman komik ya da çok dramatik bir film değil ama müthiş sıcak bir film.Kesinlikle tavsiye ediyorum...8/10
İyi ki izlemişim ve iyi ki böyle bir film çekilmiş.. Türk filmleri kötüdür izlenmeye değmez diyenlerin , kafalarını biraz kaldırıp etraflıca yapılan filmleri takip etmesi gerekir.
Bu filmi, diğer sıradan filmler gibi unutup tozlu raflara kaldırmak bu filme yakışmaz..
türk sinemasının başarılı bir örneği.gerçekten de komedi ve dram iyi harmanlanmış.komedi derken bu komedi son dönem mehmet ali erbil filmlerindeki ucuz esprilerle alakası olmayan,kaliteli komedidir.filmin pek çok yerinde farkında olmadan bir tebessüm beliriyor,dudaklarınızın ucu böyle kıvrılıyo falan:)hoş bi türk filmi izlemek isteyenlere öneririm.
Reha Erdem sineması eğer böyleyse diğer filmlerinide izlemeliyim.Nefis kadrajlar,usta işi oyunculuklar ve en önemlisi özgün senaryo bizleri korkutur mu hiç ? 8/10
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.