Ortalama puan
4,2
190 Puanlama
Yağmurdan Önce hakkında görüşlerin ?
4,0
24 Aralık 2013 tarihinde eklendi
Balkanları alev alev saran milliyetçilik, tarihin mirası olan etnik kimliği fark ediş ve sonrasında acılarla kendini belli eden insan manzaraları.Film "kelimeler" "yüzler" ve "fotoğraflar" adlı üç bölümde işler adlı bölümde kendimizi bir dağ başında ruhsal hayat sürdüren Ortodoks rahipler arasında buluyoruz. Sessizlik yemini etmiş olan Kiril bir gece odasında Hristiyanlardan kaçan bir Arnavut kızı Zamira'yı bulacaktır onu ele verip vermeme konusunda yaşadığı çatışma insancıl bir hareketle sessizliğine devam edip bu Müslüman kızı saklama haline bürünecektir. Yaptığı seçim Balkan coğrafyasının sert mizacında aynı hoşgörüyle karşılanmasa da bir insan başka ne yapabilir ki. İkinci bölümde yaşanan acıların uzağında, ayakları üzerinde duran bir kadının seçimi ve aşkı arayışı ele alınacak burada tanıdığımız Makedon fotoğrafçının huzur bulmak amacıyla ülkesine geri dönüşü filmin son perdesi yani "fotoğrafları" meydana getirecektir. Film büyük bir acının ortasında farklı bir anlatıma sahip, Bosna'da daha sonra Kosova'da yaşanan insanlık dramının tekrarlanma ihtimalini sorgulayan yağmurdan önce "etnik kimliğin" onlar ve bizler ayrımına dönüşümünü, bu farklılığın tahammülsüzlükle harmanlayıp ölümlere neden oluşunu yağmurdan önce yaşanan sıkıntılı havanın hissedildiği dakikalarda gözlerimizin önüne seriyor. Gördüklerimiz buz dağının su üstünde kalan kısmı kadar belirgin ve anlaşılır bu bile gözyaşlarımızı harekete geçirmekte yeterli olabiliyor peki suyun altında kalan ancak görmek isteyen insanların görebileceği acılar hakkında ne biliyoruz belkide filmde dendiği gibi "zaman asla ölmeyecek" hiçbir şey dünde kalmayacak, yaşanan acılar gün gelecek farklı yerlerde farklı kimliklerle yeniden dirilip hayat döngüsündeki yerini alacak çember yuvarlak olmasa da bu çevrimde yaşanacak olaylar yaşanmışlara benzemek için yeni yüzler ve bildik nefretler bulacaktır. Önemli festivallerde çok sayıda ödül alan bu film etkileyici müzikleriyle de dikkatlerimizi çekmeyi başarıyor.
4,0
28 Haziran 2007 tarihinde eklendi
siyaset ve tarih bilgisi olan, dünya meseleleriyle ilgili kişilerin filmi tam olarak anlayabileceğini ve filmden azami hazzı alabileceklerini düşünüyorum. öncelikle şunu belirtmekte fayda var; before the rain öyle hakkında gelişigüzel yorum yapılabilecek bir film değil. ağır bir film, yer yer sıkıcı ve hatta bunaltıcı bile olabilir. ancak ben sıkıldım bu kötü bir film demek çok beylik bir yorum olur. her ne kadar ben de yer yer sıkılsam da before the rain belli bir bölgenin toplumsal ve tarihsel gerçeklerini, o bölgede yaşayan insanların hayatlarını ve yaşam tarzlarını anlatıyor. bu noktada yapılması gereken ben sıkıldım, izlemesi zor ve ağır bir film demek yerine yönetmenin anlatmaya çalıştığı gerçekleri ucundan kıyısından da olsa anlamaya çalışmak. filmin en büyük artısı kurgusu. izlemeyenler olabilir diye çok fazla bilgi vermek istemiyorum ama filmin çok ilginç bir kurgusu var. bu yüzden de ancak filmin sonlarında ne olup bittiğini kafanızda oturtabiliyorsunuz. detayları da fark edebilmek için ikinci kere izlemek faydalı olabilir. çoğumuza uzak bir dünyayı anlatan before the rain’e biraz daha yakından bakmayı ve ondan bir şeyler öğrenmeyi denersek aslında uzak gelen bu dünyanın tam da bizim yanıbaşımızda olduğunu ve o dünyada yaşanan olayların farkında olmamanın ne kadar büyük bir eksiklik olduğunu anlayabiliriz.
5,0
6 Mayıs 2008 tarihinde eklendi
Balkan coğrafyasının tarihî toplumsal yapısına ilişkin kesitler sunan filmde seyirciyi asıl çeken, filmin görsel ve müziksel şölene dönüşmesi... ben filmi seyrederken filmin konusundan çok, konu, doğa ve müzik arasındaki uyuma yoğunlaştım. "Yağmurdan Önce"yi seyretmemiş olmak büyük eksiklik ve kayıp.
4,0
10 Temmuz 2006 tarihinde eklendi
olayların akışı ilk bir saatte bu nasıl film ya dedirtip son bölümde herşeyin aydınlandığı değişik bir film görülmesi gerekir..10/7
4,0
18 Temmuz 2006 tarihinde eklendi
izleyiciler böyle filmlere çekilemiyor filmlere iki saatlerini veremediklerinde de kaçırıyorlar böyle filmleri....
5,0
18 Eylül 2006 tarihinde eklendi
insanın yüreğine dokunan kaliteli bir film...
4,5
20 Temmuz 2009 tarihinde eklendi
sarmal kurgu ve 3 farklı hikayeymiş gibi gözüken bir şekilde birbirine bağlı olan hikayeler... bu filmin en büyük sömürücüleri tarantino pulp fiction ve robert rodrigez sin city :))'Zaman ölmez , çember yuvarlak değildir' yani zaman akar geçer insanlar ölür fakat zaman ölmez, başladığınız yere geri döndüğünüzde, çemberi dönüp dolaştığınızda durduğunuz yer başladığınız yer değildir siz aynı şeyleri hissedemezsiniz işte bu yüzden çember yuvarlak değildir...
5,0
11 Aralık 2009 tarihinde eklendi
mahsun kırmızıgül güneşi gördüm ü çekmeden bu filmi seyretmiş olsa kanımca daha oturaklı bi film yapabilirmiş....
5,0
22 Şubat 2005 tarihinde eklendi
Bir dergide bu filmde kullanılan sarmal kurgunun bütün Tarantino filmlerinden daha etkileyici olduğu yazıyordu.Buna tamamen katılmakla beraber müziğinin de mükemmel olduğunu düşünüyorum.İzlediğim en iyi Avrupa filmlerinden biri.10/10
4,5
23 Şubat 2005 tarihinde eklendi
izlemeyenler mutlaka izlemeli, trt-2 ve cnbc-e vermişti bir süre önce bize en büyük sinema endüstrisi diye yutturulan ama sonuçta seyri hoş, içi boş amerikan sinemasından sonra seyrettiğim en çarpıcı ve içten savaşı anlatan filmlerden biridir tesadüfen beyoğlu beyoğlu sinemasında izlemiştim filmi ve ben çok şaşırmıştım bu kadar iyi bir filimle karşılaşmama...
tavsiye... gerşekten bulabilirseniz izleyin..çok şaşıracaksanız filmin kalitesini görünce...
4,5
23 Temmuz 2006 tarihinde eklendi
bence kurgusuyla görüntüleriyle çok güzel bir film.sinemayi sadece vakit geçirmek için seyretmiyosanız zaten sadece bir yorum üzerine seyretmezsiniz; yorumum da zaten başkaları da bu filmi seyretsin diye değil.sıkılacaksanız seyretmeyin ama kesinlikle vakit kaybı değil.
4,0
31 Aralık 2006 tarihinde eklendi
oldukça etkilendiğim bi filmdi bence çok iyi bir film
1,5
24 Mart 2011 tarihinde eklendi
efsanevi müziklerin yanında film sönük kalmış 6/10.
5,0
21 Kasım 2007 tarihinde eklendi
Yaşamdaki öykülerimizi hep kendi gözlüğümüzden hatırlarız çünkü böyle yaşarız. Film, tek bir noktada birleşen bir öykünün farklı açılardan irdelenmesi gibi. Bu irdelemeyi yaparkende siyasi, etnik, politik ve bireyler bazında yaşamın farklı döngülerini sunuyor. Ufkunuzu genişleten ve bir kez daha dünyada ki cahilliğin insanın en büyük kabusu olduğunu, içinizdeki yarayı acıtırcasına hatırlatan bir yapıt. Dün, bugün ve yarın kadar gerçek bir film. Şiddetle tavsiye ederim.
0,5
10 Nisan 2007 tarihinde eklendi
(inarratu’nun babil’ini amores perros’unu) ve bu filmi izledim. Bu üc film de birbirine benziyor ama 3ünde de sıkıldım, ben de bir etki yaratmadı bu filmler. Ben duygusuz bir insan mıyım yoksa bu filmler ciddi ciddi sıkıcı mı??
Daha Fazlasını Göster