Rom-com’un tanıdık matematiği Ege sahillerinde
Yazar: Duygu Kocabaylıoğlu14 Şubat Sevgililer Günü cumaya denk gelir de vizyon ve dijital mecralar romantik aşk filmi yağmurundan nasibini almazsa olur mu? 2025 yılı için de eğlence sektöründe adet yerini buldu ve pek çok aşk dolu, romantik yapım dijital kataloglardaki yerini aldı. Bunlardan biri de, Şubat ayının karlı ve yağmurlu soğuğunda, seyircilerin içini Ege’nin sıcak yaz günleri ile ısıtmayı hedefleyen "Rüzgara Bırak" adlı Netflix yapımı.
Netflix’in romantik film matematiğini neredeyse harfi harfine uygulayarak, kitabına oldukça sadık biçimde kotardığı "Rüzgara Bırak" filminin başrollerini, televizyonun yeni dönem sevilen simalarından olan Barış Arduç ve Hande Erçel paylaşıyor. Yönetmen koltuğunda, iki kısa filmden sonra ilk uzun metrajlı işini çeken Engin Erden’in oturduğu yapımın Amerikan rom-com’larını bizim coğrafyamıza uyarlayan senaryosu ise Ceylan Naz Baycan’a ait.
Şablonumuz basit: Babası ve onun ortağının şirketinde CEO olan ve tam bir şehirli yeni nesil iş kadını olan Aslı, şirketi mali sorunlarından kurtarmak için büyük bir otel yatırım projesine onay vermiştir. Fakat otel, şirketin dördüncü ortağı Ege Yazıcı’nın Çeşme’de yaşadığı koya inşa edilecektir ve Ege ne koydan ne hayatından ne de çevresel kaygılarından ödün vermeye niyetli değildir. Aslı, Ege’yi hızlıca ikna etmek için çok kararlı biçimde Çeşme’ye gelir, fakat İstanbullu CEO gardını korumak, Alaçatı’da o kadar da kolay olmayacaktır…
Genç güzel kadın, genç yakışıklı erkek, ilginç biçimde bu sefer ikisi de zengin, farklı hayat tarzlarına karşı önyargılar, çatışan çıkarlar… Ön yargıları bir kenara bırakınca birbirini tanıma ve ısınma, aşık ol, sevgililiğin önüne çıkarılan son bir engel, kötü adamı yen- engeli aş, İzmir’in cennet koyunda aşkını yaşamaya devam et! Böyle sıralayınca biraz tat kaçırıcı olduğunun farkındayız ama yazımızın girişinde belirttiğimiz ve yapımcıların bu film açısından iyi uyguladığı matematik tam da bu. Bu matematiğe popüler ve kadrajı yerinde oyuncuları, arkaya Çeşme, Karaburun ve Urla Yarımadaları'nın halen bakir coğrafyasını, leziz gün batımlarını, nokta atışı müzik seçimlerini de oturtunca, sanat yönetimini de iyi kurgulayınca Hollywood estetiğine ulaşmak işten bile değil.
Zaten Hande Erçel’in canlandırdığı Aslı, İstanbullu bir iş kadını olmaktan öte New Yorklu bir kadın CEO figürü; Barış Arduç’un canlandırdığı Ege ise Miamili ve hayatı akışına bırakmış seksi bir sörf hocası adeta. Her iki oyuncu da bu bağlamda kendilerine biçilen rolleri ve onların içini dolduran karakterleri olması gerektiği gibi plastik bir estetik ile canlandırıyorlar. Bu kurgu içerisindeki elektrikleri de fena değil, nihayetinde çıkarları bir kenara bırakıp, duygusal ve fiziksel olarak yakınlaşacaklarını zaten filmin afişinden itibaren biliyoruz. Eskilerin deyimiyle mevzu, bu münasebetin nasıl zuhur edeceğinden ibaret.
Öte yandan tüm bu akış içerisinde Barış Arduç’un hakkını verelim; kendisinin oyunculuğunun inandırıcılık çıtası partneri Erçel’den birkaç tık daha yukarıda. Yan karakterler de zaten tüm bu akışı destekleyecek biçimde kurgulanmış figürler. Yani Hollywood rom-com estetiğinde alışık olduğunuz hemen hemen her olgu, "Rüzgara Bırak"ta mevcut. Buna, yaşanan bazı anların ve kimi sahnelerin mantık dışılığı, havada kalan birtakım ilişki dinamikleri, bazı dalavelerin zekice bir twistten öte sırf oyun olsun diye kurgulanmış olması gibi detaylar da dahil…
Bu noktada filmi farklılaştıran iki önemli ayrıntıdan biri şüphesiz ki Ege kıyılarının insana İstanbul’u terk ettirecek doyumsuz manzaraları. Hakkını verelim yarımadanın henüz dokunulmamış, yapılaşmamış birbirinden güzel koylarının tümü drone marifeti ile keşfedilmiş ve seyircinin önüne sunulmuş. İkinci unsur ise bazı kritik sahnelerdeki müzik seçimleri. Nil Burak’ın “Birisine Birisine” adlı nostaljik şarkısı ile açılışını yapan bu tercihler, arada kulağımıza çalınan Barış Manço ezgileri ve Bulutsuzluk Özlemi’nin “Rüzgar” parçası ile devam ediyor. Finalde gelen Fikret Kızılok klasiği “İki Parça Can” şarkısının yeni yorumu da film müzikleri açısından seyircinin ruhunu okşayan, beraberindeki sahneleri bütünleyen tınılar olarak karşımıza çıkıyor.
Uzun lafın kısası "Rüzgara Bırak" izleyiciyi şaşırtmayan ve bekleneni veren bir romantik komedi filmi. Hollywood estetiğine göz kırpan görselliği, popüler ve ekranda şık duran başrolleri, keyifli müzik tercihleri ve elbette Ege’nin büyüleyici manzaralarıyla, 14 Şubat özelinde seyirciye keyifli bir 95 dakika vadediyor. Unutulmazlar arasına girmez belki ama bu hafta sonunuzu kurtarır. "Rüzgara Bırak" tatlı ama kısa süreli bir Ege meltemi olarak Netflix’te yayında.
Duygu KOCABAYLIOĞU