En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Turgay Buğdacigil
Takipçi
2.068 değerlendirmeler
Takip Et!
2,5
2 Ağustos 2024 tarihinde eklendi
Senaryosunu, Dedektif Trusten James ve Connor Cole karakterlerini de canlandıran Anthony Gaudioso ile James Gaudioso'nun kaleme aldıkları ve yönetmen koltuğunda da Ante Novakovic'in oturmakta olduğu "Bloodline Killer"; Los Angeles Sinema Okulu standartları çerçevesinde değerlendirdiğimizde...
Korkunun, "Slasher" alt kategorisindeki...
Gizemini sonuna kadar korumasına ilaveten bir devam filmine de açık kapı bırakan bir korku gerilim olarak geliyor karşımıza...
***
Gelin isterseniz, oldukça düşük bir bütçeyle çekildiği her halinden belli olan ve +16 yaş sertifikasyonu ile vizyona sokulan; bu bağımsız (indie) Amerikan filmine biraz daha yakından bakalım...
***
1980 yılının Cadılar Bayramı akşamında, Deep Ridge Falls'taki kapılarını çalan bayram çocuklarına evdeki şekerlemelerden ikram eden Dillon Cole (Sal Rendino)...
Kendini iyi hissetmeyen karısı Moira Cole (Shawnee Smith) yatak odasında uzanmaktayken...
Şimdi de oğlu Connor Cole ile salonda sohbet etmektedir...
***
Bir ara yalnız kaldığında...
İçerideki havanın aniden soğuması nedeniyle...
Sokak kapısının açık kaldığını düşünen ve kapatması için babasına seslenen Connor...
***
Kimse ilgilenmeyince...
Çalışmakta olduğu masadan kalkıp...
Kapıya doğru yöneldiğinde...
Yine kapılarına gelen çocuklara şekerleme veren babası ile karşılaşır...
Ve geri dönüp...
Masanın başına geçerek işini sürdürür...
***
Derken...
Kapı yeniden çalındığında...
Şekerleme kavanozunu kapan Dillon...
Açmak üzere bir kez daha kapıya yönelir...
***
Ama...
Kapının kapanma süresinin...
Bu sefer uzaması sebebiyle...
Söylene söylene yerinden kalkan Connor...
***
Kapıya vardığında babasının...
Kafası demirden kurukafa maskeli ve eli baltalı iri kıyım bir adamın (Adam Shippey) saldırısına maruz kaldığını görür...
***
Ki...
Dillon'ı katleden aynı eli baltalı adam...
Tam Connor'ı da öldürecekken...
İçeriden elinde silahla fırlayan Moira...
Kurukafayı iki kurşunla vurarak yere serer...
***
Ancak Moira'nın...
Connor ile ilgilendiği esnada...
Yerdeki kurukafa...
Birden kayıplara karışıverir...
***
Bu olaylar sonrasında...
Durumdan haberdar edilen Connor'ın kardeşi Michael Cole (Drew Moerlein)...
Soluğu hastanede aldığında...
Kendisini hastanenin yas danışmanı Shelly Litner (Christine Altan) karşılayacak...
***
Fakat metanetini yitirmiş vaziyetteki Michael...
Babalarını koruyamamakla suçladığı...
Yaralı vaziyetteki Connor'a saldırmak da...
Hiçbir mahsur bulmazken...
***
Bir türlü sakinleştiremedikleri Michael'ı...
Doktorlar ile hasta bakıcılar...
Tuttukları gibi hastanenin kapısının önüne koyuvereceklerdir...
***
Derken...
Bir başka oda da müşahede altında tutulmakta olan Moira'nın yanına...
Dedektif Fink'i azarlayan Dedektif Cyphers'ın canı bayağı bir sıkılacaktır...
***
Zira...
Bu vakayla ilgilenmek amacıyla görevlendirilmiş...
Kendilerinden başka polis bulunmamaktadır....
***
Neyse yine de Moira...
Dedektif Cyphers'a...
Kurukafa katilin...
Kuzeni Lee Morris olduğunu itiraf etmekten de çekinmez...
***
Çok geçmez...
Tüm polislerin peşinde olduğu Lee...
Moira'nın silahından çıkan kurşunlarla yaralanmış...
Ve Moira ile Connor'ın kaldırıldıkları hastanede...
Baş hemşire olan ablası Samantha "Sam" Marrin (Taryn Manning)...
Onun yardımına koşmuştur...
***
- On Yıl Sonra -
Michael ve yaşadığı şoku atlatamaması yüzünden terapi görmekte olan Connor...
Anneleri Moira ile birlikte eski evlerinde yaşarlarken...
Kurukafa Lee'yi zincirlerle bağlayarak zapt etmeye çalışan ablası Sam...
Kendisini elleriyle beslemekte...
Gerektiğinde de...
İğnelerle uyuşturarak kontrol altında tutmaktadır...
***
Çünkü...
Serbest bırakması halinde...
Kurukafa'nın yarım bıraktığı işi tamamlaması ihtimali...
Son derece büyük bir olasılık dahilindedir...
***
Bu arada...
Dedektif Cyphers ile Detektif Fink'in...
Ciddi anlamda şüphelendikleri...
Hemşire Sam'i yakın takibe aldıklarını da görüyoruz...
Dakika 35...
***
Kurukafa Lee Morris'in, kafayı Cole ailesiyle bozan yeni bir Michael Myers'a dönüşeceği filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; her yerin kan gölüne dönüşeceği, 70 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...
***
Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...
"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...
Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...
25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.