15 yaşındaki Ginyy, içine kapanık bir kızdır. Çoğu zaman kendisini, karşı konulmaz ve enerjik annesi Georgia'dan daha olgun hisseder. Georgia hareketli yaşamlarını arkalarında bırakarak çocukları ile birlikte kendisine yeni bir yaşam kurmak ister.
İşçi sınıfının bir üyesi olan Afrikalı-Amerikalı Upshaw ailesi, Indiana'da yaşar. Evin babası Bennie, karısı ve çocuklarına daha iyi bir yaşam sunmak için elinden geleni yapan bir otomobil tamircisidir. İnşa ettikleri yuvalarında mutlu bir şekilde yaşamaya çalışan aile üyeleri bu süreçte karşılarına çıkan sorunların üstesinden gelmeye çalışır.
Müzisyen olan Mat'in sıradan bir hayatı vardır. Kız arkadaşı ile Berlin'de yaşayan Mat, kariyerinde birkaç başarı elde eder. Onun hayatı, kendisinin tam tersi bir karakterde olan, başarıyı yakalamak için kararlılıkla çalışan, hırslı genç bir kadın olan Monika ile tanışmasıyla bambaşka bir hal alır.
Genç bir kadın olan Bailey, umut vadeden bir country şarkıcısıdır. Ancak hem özel hem de kariyer hayatının kontrolünü kaybettiğinde geçimini sağlamak için Beau adındaki bir kovboyun beş çocuğuna dadılık yapmak için işe alınır. Acemi dadı asla pes etmeyen yapısı ile aile dinamiklerini yönlendirmeye çalışır ve çok geçmeden çocukların özledikleri anne figürüne bürünür. Müzikal yeteneklere sahip olan aile aynı zaman Bailey’in yıldızlık hayallerini gerçekleştirmesinde yardımcı olur.
The Chair, prestijli Pembroke Üniversitesi'ne İngilizce Bölüm Başkanı olarak atanan Dr. Ji-Yoon Kim'in hikayesini konu ediyor. Bu bölüme gelen ilk kadın ve siyahi olan Ji-Yoon Kim, bu süreçte bir dizi zorlukla karşılaşır.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.