Yaratıcılığını, Alberto Barrera'nın üstlendiği "El Secreto del Río / The Secret of the River"; genellikle ağırlığını, taşra ve kırsal kültürlerde hissettiren "homofobi" takıntısına ilaveten gerçek dostluğun da ele alınarak işlenildiği, LGBTI+ kapsamındaki bir drama olarak geliyor karşımıza...
***
Gelin isterseniz, tek sezonluk 8 bölüm olarak Meksika'da çekilmiş olan bu mini Netflix dizisine biraz daha yakından bakalım...
***
Dizi...
Küçük Manuel (Frida Sofía Cruz Salinas) ile Erik (Mauro Guzmán)...
Manuel'e saldıran...
Ve...
O an için kimliğinden bihaber olduğumuz genç bir erkeği, birlikte bertaraf etmeye çalışırlarken...
Dengesini kaybederek düştüğü nehirde...
Kafasını bir taşa çarparak ölmesine neden oldukları bir sahne ile başlarken...
***
Aynı Manuel...
Henüz 1 yaşındayken ayrıldığı Oaxacan'a...
Tatil münasebetiyle denilse de...
Aslında ölüm döşeğindeki annesi Carmen'in durumunu görmesi istenilmediği için...
Bindirildiği bir otobüs ile büyükannesi Rafaela'nın (Mercedes Hernandez) yanına geri dönmekte...
Ve kendisini...
Büyükannesinin yanı sıra annesinin arkadaşlarından Luisa (Iazua Larios) ile onun beysbol hayranı oğlu Erik karşılamaktadırlar...
***
Ki...
Erik'in babası Jacinto'ya (Jorge A. Jimenez) göre...
Erik ile yaşıt olmalarına rağmen daha çelimsiz bir yapıya sahip olan Manuel...
Tip itibarıyla tam bir eşcinsel görünümü sergilemekte...
Ve de kendisini...
Sinir etmekte...
***
İşte sırf o yüzden de...
Silah kullanmayı dahi öğrettiği oğlunun...
Onunla arkadaşlık yapmasına...
Adeta illet olmaktadır...
***
Ancak...
Tüm uğraşısına karşın...
Manuel'deki değişikliği kendisi de fark etmiş olan Erik'i...
Bir türlü engelleyememektedir...
***
Neyse...
Erik'lerdeki akşam yemeğinin ardından...
Büyükanne ile birlikte kendi evlerine geçen Manuel...
Sabah şafak sökerken uyanacak...
Ve...
Büyükannenin pişirdiği taze yemekleri özenle paketledikten sonra...
Kasabadaki dağıtımını gerçekleştirirken...
***
Kasabanın...
Kadın kıyafetleriyle dolanmaları sebebiyle...
"Muxe" olarak nitelendirilen tanınmış eşcinsellerinden Solange'a da (La Bruja de Texcoco)...
Çarşıda rastlayacak...
***
İşlerini bitirir bitirmez de...
Bisikletlerini çalacakları iguana avcılarını kızdırmak pahasına...
Erik'i de yanına alıp...
Yasakları çiğneye çiğneye...
Akıp gitmek de olan günlerin tadını çıkartacaklardır...
***
Derken...
Çok geçmez...
Erik'in babası Jacinto'nun...
"Yarın gidiyorsun da, senden kurtuluyoruz!" diyerek...
Paulina'nın (Lisa Rivas) gözleri önünde Manuel'in kafasına vuracağı...
Erik'in dayısı Sergio'nun...
Ana (Tete Espinoza) ile evleneceği düğün günü gelir de çatar...
***
Ki...
Jacinto'nun bu hareketine içerleyerek göz yaşı döken Manuel...
Düğün yerini terk ederek nehrin kıyısındaki kayalıklara doğru koşuştururken...
İyice içip sarhoş olan damat Sergio'da...
Yetişip yakalayarak kucakladığında...
Beraber yüzmeyi önereceği Manuel'in peşine düştüğünde...
***
Dizinin en başındaki...
Manuel ile Erik arasındaki...
Herkesten gizledikleri büyük sır olarak kalmış olan ölüm sahnesi gerçekleşmiş olur...
***
Aradan 20 yılın geçeceği ve Manuel'in de, Solange misali bir "Muxe"a dönüşerek Sicarú (Trinidad González) adını alacağı, dizinin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; birbirinden ilginç olayların yaşanacağı, 7 bölüm daha bekliyor olacak...
***
Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...
"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...
Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...
25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...
Keyifli seyirler,