Three Pines kullanıcı yorumları

Senaryosunu, kendi on sekiz kitaplık "Inspector Gamache" (2005 - 2022) adındaki polisiye roman serisinden uyarlayarak Louise Penny'nin...

Dizinin yaratıcısı Emilia di Girolamo'ya ilaveten, Jamie Crichton ve Catherine Tregenna ile birlikte kaleme aldığı "Three Pines"; gizemini sonuna kadar koruyan, bir dedektiflik draması olarak geliyor karşımıza...

***

Gelin isterseniz, birbirini takip eden ikişer bölümde işlenen...

Dört farklı hikayenin, toplam sekiz bölümde anlatıldığı ve ikinci sezonu için gerekli prodüksiyon onaylarının alınamadığı; Kanada yapımı bu Amazon Prime TV dizisine, "White Out" isimli öyküsünün...

"Giriş" kısmıyla biraz daha yakından bakalım...

***

- Montreal -

İlk kez gerçek dünyada, ikinci kez de polis dosyalarında kaybolan yakınlarını arayan kadınlar; seslerini duyurmak amacıyla, bölgesel polis teşkilatı Sûreté du Québec'in önünde protesto gösterisi yapmaktadırlar...

Hem de...

Her yerin karlarla kaplı olduğu, buz gibi bu soğuk Noel gününde...

***

Yerli ahaliden oluşan göstericilerin iddiasına göre...

Zaman içinde, yaklaşık beş bin yerli kadın kaybolmuştur...

Sadece bir yıl önce de...

"Kurgusal" Three Pines kasabasındaki Mohavk kabilesi üyesi on yerli kadın, kayıplara karışmış...

Ancak bu konuda da...

Sûreté du Québec, kılını dahi kıpırdatmamıştır...

***

Ki...

Bu kayıp yerli kadınlardan bir tanesi de, Blue Two-Rivers'dır (Anna Lambe)...

İşte o yüzden de...

Blue'nun annesi Arisawe Two-Rivers'da (Georgina Lightning) göstericilerin arasındaki yerini almış...

***

Fakat...

Topluluğa müdahale etmek de olan polis tarafından, derdest edilmek suretiyle yere yatırılmış...

Ardından da...

Kelepçe takılarak tutuklanmıştır...

***

Bütün bu olan biteni...

Direktör Francoeur'un (Marcel Jeannin) makam odasındaki pencereden birlikte izlemekte olan Başmüfettiş Armand Gamache (Alfred Molina)...

Direktörün, aksi yöndeki uyarısına rağmen...

Koşar adımlarla dışarıya çıkarak...

Olaya müdahil olmasının yanı sıra serbest bıraktıracağı Arisawe Two-Rivers'tan...

Özür de dileyecektir...

***

Protestocu Two-Rivers ailesini aracına bindiren Gamache...

Onları, Three Pines'taki evlerine götürürken...

On üç ay on bir gündür kayıp olan on sekiz yaşındaki Blue'nun kız kardeşi Kara Two-Rivers'tan (Isabel Deroy-Olson)...

Bilgi edinmeye çalışır...

***

Gamache'ın öğrendiği şeylerden biri, Blue'nun dosyasıyla kimsenin ilgilenmediği olurken...

Diğeri de...

Evi, sevgilisi Tommy Kis (Joshua Odjick) için terk ederek kaçmadığıdır...

***

En azından Kara...

Böyle düşünmektedir...

***

Zira Kara'ya göre Blue...

Her şeyden çok sevdiği küçük kızı Pearl'ü (Rylie Abakan Simon), hayatından çıkartıp atacak birisi değildir...

***

Aynı günün akşamı...

Dostların bir araya geldikleri Gamache'ın evinde, Noel kutlaması yapılmaktadır...

***

Herkes ile merhabalaşır merhabalaşmaz...

Bulduğu ilk fırsat da Gamache...

Hediye olarak...

Yanında bir şişe İskoç viskisi getirmiş olan Three Pines operasyonunun yöneticisi Müfettiş Pierre Arnot (Frank Schorpion) ile Two-Rivers ailesi hakkında...

Sohbete başlar...

***

Gamache'ın Pierre'den işittikleri...

Blue'nun kız kardeşi Kara'dan duyduklarından oldukça farklıdır...

***

Çünkü...

Konu dönüp dolaşıp...

Blue'nun, Kevin Kis'in (Colton Clause) kardeşi Tommy Kis ile beraber...

Kevin'ın kamyonetine atlayak...

Kaçmış ve sınırı da...

Geçmiş oldukları tezine evrilmektedir...

***

Derken...

Birden konu değişiverir...

Yine atmosfere, Noel akşamının görüntüleri hakim olsa da...

Şu ana kadar İngilizce konuşmakta olan karakterler gitmiş...

Yerlerine...

Fransızca konuşmakta olan CC de Poitiers (Simone-Élise Girard) ile...

Herkesin malumu olan gayrı meşru bir ilişki yaşadığı fotoğraf sanatçısı sevgilisi Saul Petrov (Iannicko N'Doua-Légaré) gelmiştir...

***

Ama...

Aralarında...

Kendisini oraya babası Richard Lyon'un (Robert Moloney) götüreceği...

"Be Calm" isimli bir kitabın yazarı da olan CC'nin kızı Crie'nin de (Roberta Battaglia) bulunduğu çocuklar korosunun kilisede, Noel şarkısı seslendirecekleri...

Bir tören de mevcuttur gündem de...

***

Elbette...

Kaçamak yaptığı sevgilisi Saul'ü yatakta yalnız bırakan CC'de soluğu; cemaatin diğer üyeleriyle kocası Richard'ın şaşkın bakışları arasında, kilisede alacaktır...

***

Ertesi sabah...

Three Pines'ın Boks Günü Körling Maçı bulunmaktadır...

Diğer kasaba halkına ilaveten...

Karısı için beğendiği kıvamdaki badem sütlü latteyi satın alarak, bizzat kendi elleriyle teslim eden Richard ve ona yardımcı olan kızı Crie ile CC ve Saul'de...

Alandaki yerlerini almışlardır...

***

Başlayan maç...

Tüm hareketli temposu ile sürmekteyken...

Kendisine ayrılan koltukta oturmakta olan CC, lattesini bitirir bitirmez...

Nasıl olduğu anlaşılmayan bir biçimde, elektrik akımına kapılarak hayatını kaybeder...

***

Alın size...

Yine Gamache'nin ellerinden öpecek olan Three Pines'teki ikinci bir vaka daha...

***

Artık...

Müfettiş Jean-Guy Beauvoir (Rossif Sutherland) ve Çavuş Isabelle Lacoste'da (Elle-Máijá Tailfeathers), Gamache ile birlikte çalışırlarken...

Cezalandırılmışçasına görevlendirildikleri, bu son olay da kendilerine...

Direktör Francoeur'un talimatıyla, polis memuru Yvette Nichol'de (Sarah Booth) yardımcı olacaktır...

***

Şu ana kadar anlattığımız "White Out"un, "gelişme" ve "sonuç" kısımlarını da içeren devamı ile...

"The Cruellest Month", "The Murder Stone" ve "The Hangman"in de tamamının işleneceği dizinin geride kalanında, siz değerli sinemasever dostlarımızı; Sherlock Holmes ve Hercule Poirot hayranlarını, yeterince tatmin ve memnun etmeyeceğini tahmin ettiğimiz...

7,5 bölüm daha bekliyor olacak...

***

Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

Keyifli seyirler,