Çukurca'da bir sınır karakolunda vatani görevini yapan Fırat Kalender, terhisine bir hafta kala düzenlenen veda gecesindeki hain saldırıda sakat kalır ve evine döner. Dört gözle ailesine ve Leyla'sına kavuşmanın hayalini kuran Fırat'ın bütün hayat ışığı söner.
Çavuş Fırat Kalender, içine kapandığı bu durumdan düşmanın sadece dağlarda olmadığını anladığı an sıyrılır ve yaralarıyla yeniden ayağa kalkarak, şehrin göbeğinde bir kahramanlık destanı yazmaya başlar..