Azınlık Raporu - Beyazperde.com eleştirisi : Hasan Yalçın’ın Kaleminden: Azınlık Raporu

2054... "Bundan 52 yıl sonrası bizim için nasıl bir gelecek vaadediyor?" sorusu, Azınlık Raporu filmine biletinizi alırken olmasa da, filmden çıktığınızda aklınızda yanıt arayan soruların en başında geliyor.

Usta Spielberg, filmde geleceği eşine az rastlanır şekilde, daha önce kurgulananlardan olabildiğine farklı olarak işlemiş. Çoğu bilim kurgu filminin aksine, önümüzdeki yarım yüzyıllık dilimde, günlük hayatımızda çok büyük değişiklikler olmasa da teknolojik gelişimden nasibini alan bir toplumun bireyi olabileceğimiz konusunda ipuçları veriyor. Spielberg bir çok uzman ile görüşerek 50 yıl sonraki geleceği planlamış ve bu insanların da gelecek üzerine tezlerini harmanlayarak kurgulamış filmini.

Filmi izlerken de bunu yaşıyorsunuz; iris tanımlamalı kapılar, fütürist taşıtlar, etkileşimli gazete ve dergiler, havada uçuşan gelişmiş uzay gemilerini andıran polis araçları, bahçeli evlerinde oturup sabah bisikletli dağıtıcıdan gazetesini alan insanlar, salıncaklı, kum havuzlu parklarda oynayan çocuklar ve yağmur yağdığında hala klasik şemsiye kullanan bir toplum öngörmüş Spielberg.

Bu tablo içerisinde, bazı bölümlerde olağanüstü kelime ve görüntü oyunlarının yanısıra, üst düzey oyunculukla da zenginleşen filmin ana konusu ise sizi gerçekten başka bir boyuta taşıyor. Sorgulanacak sayısız öğeden biri de suç kavramı üzerine kurulmuş filmde. Suç işleyeceği öngörülen ama bunu henüz eyleme geçirmeyen biri suçlu olarak görülüp mahkum edilebilir mi? Ya da birey son anda suçu işlemekten vazgeçerse? Merak etmeyin hepsinin yanıtlarını filmde bulacaksınız hemde fazlasıyla. Zaten aslında filmle pek ilgisiz gibi gözüken Azınlık Raporu isminin ne anlama geldiğini de bu noktada öğreniyor olacaksınız.

Tom Cruise bu filmle kariyerini yeniden tazeleme şansını çok iyi değerlendirmiş. Film bugüne kadar neredeyse tek olma özelliği taşıyan Blade Runner'ın yanısıra en iyi kült - fütürist - kara filmlerden biri olma yolunda.

Filmin, -Amerika bilinmez ama- Avrupa'da sponsorlarıyla birlikte yapılan yoğun promosyonu, belki de beklentilerin çok yüksek olmasına sebep oluyor. Yine de filmin sonunda tamamen tatmin olmuş ve beklentilerinize karşılık bulmuş olarak ayrılıyorsunuz sinemadan.

Son olarak, 50 yıl sonra karşınıza çıkabilecek olguları bugünden yaşamak istiyorsanız, Philip K. Dick'in kısa hikayesinden uyarlanan bu filmi mutlaka görün.

Hasan Yalçın / Starwars.gen.tr