Hesabım
    Ben Salvador Değilim
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    2,5
    Geçer
    Ben Salvador Değilim

    İran sinemasının komik yüzü!

    Yazar: Banu Bozdemir

    İran sinemasının festivaller dolayısıyla genelde farklı yani politik ve hüzünlü tarafına daha hakim olduğumuz aşikar ama birkaç yıl evvel Van'da yapılan İran Filmleri Festivali'ne katıldığımda İran sinemasının korku, komedi ve aşkla harmanlanmış ve ülke içinde fazlaca izlenen popüler filmlerini izleme imkanı bulmuştum. Ben Salvador Değilim (I am not Salvador)  de bu malzemeyi kullanarak komedi yapmaya soyunan filmlerden.

    İran - Brezilya ortak yapımı olan filmin büyük kısmı Brezilya'da geçiyor ama klasik Brezilya görüntülerinin yanından yöresinden geçmeden, belirli mekanlarda işi bitirmişler demek doğru olur. Zaten filmin komedisi yani beslendiği kaynak günahlar ve haram üzerinden gidiyor. Yani 'seks satar'ın başka bir yorumuyla karşı karşıyayız: ‘Seksten kaçar’! Sürekli kadınlardan, onların kendisine dokunaklarını düşünüp gerilen bir adamın dramı demek de doğru olur hikayeye. Ama film bir yandan da kendi ülkesinde abartılan din olgusuyla da dalgasını geçer gibi. Yani sürekli korumacı, baskıcı ve temkinli davranan bir adamın eğlenmeye çalışması bile trajik duruyor.

    Filmin konusuna kısaca değinecek olursak; Naser ülkesinin dini koşullarını fazlaca sahiplenmiş bir adam. Bir gün yaptığı bir iyilik dolayısıyla Brezilya tatili kazanıyor. karısı Elham ve kızı Sogol ile yollara düşen Naser'in başına bir benzerlik (Brezilyalı Salvador) dolayısıyla gelmeyen kalmıyor. Angela isimli Brezilyalı kadının kendisini terk eden kocasına fazlaca benzeyen Naser yalanlar dolanlar ve günahlar arasında bir maceranın içinde buluyor kendisini. Öncelikle hikaye dediğimiz gibi zıtlıklardan ilham alıyor ve orta karar bir komedi dozu taşıyor. Hadi Manouchehr imzası taşıyan filmin bir diğer özelliği de yönetmenin eşi Nekta Naser'in de filmde rol alması. Hatta yönetmenin diğer filmlerine baktığımızda Naser'in yönetmenin bir numaralı oyuncusu olduğunu görüyoruz. Naser’i canlandıran Reza Attaran da İran'ın tanınan oyuncularından ve aynı zamanda yönetmenlik yapıyor.

    Film dediğim gibi popüler İran sineması örneği. Yani kadınla erkek arasındaki dozu sessizce korumak yerine ciyak ciyak bağırıyor ve bundan bir komedi yaratıyor. Aslında İran komedisinin yasaklar ve günahlar üzerinden olmasının beni biraz üzdüğünü söylemeliyim. İran komedisinde daha zekice hamleler görnek isterdim. Ama bir yandan da bizde bu sene bir hayli fazlaca karşımıza çıkan kötü komedi filmlerini de es geçmek istemiyorum.Yani gerçek komediye ulaşmak bir hayli zorlu ve herkes elindeki malzemeyi evirip çevirip kullanmak zorunda. O yüzden filmin süresi kısa olmasına rağmen hikaye uzuyor ve sürekli bir amaca doğru uzanmaya çalışıyor. Yüklü bir meblağ para üzerinden kurulan komedinin ve sonrasında bu paranın ulvi amaçlarla taçlandırılma konusunu Recep ivedik'in son filmine benzetmedim desem yalan olur. Yani boş, amaçsız bir komedi filmi çekmektense bir amacının olması herkesi rahatlatmış gibi. Sonuçta İran'ın komedi yanına uzanmak için farklı bir deneyim olabilir diyelim.

    twitter.com/BanuBozdemir

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top