Hazine Avcısı'nın Maceraları - Beyazperde.com eleştirisi : Animasyonseverlere, bol esprili, keyifli 3D seyirlik...

Adını muhtemelen daha önce hiç duymadığımız Enrique Gato ismindeki İspanyol bir yönetmen 17 Şubat 2013 tarihinde dağıtılan ve İspanyol sinemasının en önemli ödüllerinden olan Goya Ödülleri'nde En İyi Uyarlama Senaryo, En İyi Yeni Yönetmen ve En İyi Animasyon olmak üzere tam 3 ödülle ayrıldı. İspanyol Indiana Jones parodisi olarak tabir edilen, orijinal adıyla Las Aventuras de Tadeo Jones bu cuma ülkemizde Hazine Avcısı'nın Maceraları adıyla sinema salonlarındaki yerini alıyor.

Çocukluğu kendi evinin bahçesinde hazine aramakla geçen Tad Stones, yetim kaldıktan sonra büyükannesi tarafından büyütülmüş ama ne kadar heveslisi olsa da hiç arkeoloji eğitimi alamamış, maceraperest bir inşaat çalışanıdır. Köpeği Jeff ve Arkeoloji Müzesi'nin müdürü Profesör Humbert ise en yakın arkadaşlarıdır. Bir gün profesör bir kazı çalışmasını tamamlamak için Peru'daki bir meslektaşı tarafından çağrılır, fakat geçirdiği bir kaza sonucu onun görevini üstlenmek Tad'e kalır. Kendisini yalnız başına arkeoloji alanında yeterli görmediği için çok da hevesli olmayan Tad Stones için maceranın çanları çalmaktadır.

Yönetmen Gato'nun kendi kısa filminin yeniden uyarlaması olan 90 dakikalık yapım, bize kalırsa her açıdan oldukça keyifli bir 3D seyirlik vaat ediyor. Gösterime girdiğimizde çocuk seyirci kitlesine hitap eden ve an azından teknik açıdan düzgün kotarılmış bir animasyon beklerken, perdede çok daha fazlasını seyrettiğimizi söyleyebiliriz. Başlangıç jeneriğinden bitişine kadar hikaye akışı neredeyse hiç sekteye uğramıyor. Örneğin, filmin bir baş karakteri var, fakat "Sinema benim!" diye bas bas bağıran pek çok kurgu filme karşın, bu filmin senaryosunda hiçbir karakter hikâye boyunca Tad Stones'un gerisine düşmüyor. Her birinin kendi öyküsü, varlığı yeri geldiğinde en komik ve şık esprilerle seyirciye kendisini hatırlatıyor.

Kötü adamların karakterleri biraz fazlaca tipik kötü ve düzenbaz çizilmiş olabilir, karşılığında Tad'i de fazla naif olarak tanımlayabiliriz. Ama bu şematize hal bile Peru'lu bir seyyar satıcı olan Freddy'nin güldüren karakterini, dilsiz ama cevval kuş Berzoni'nin zekasını hele ki konuşmaya başlayınca iyice komik olan mumyanın sevimliliğini gölgelemiyor. Esprilerde çok başarılı göndermeler var ki bu noktada dublajlı gösterime giren filmin Türkçe'ye keyifli biçimde uyarlandığını da ifade etmemiz lazım. Zira animasyon için dublaj çevirisi başlı başına bir uzmanlık alanı gerektiriyor. Tad'e sesiyle hayat veren Buğra Gülsoy'un da Türkçe konuşan bu macerapereste katkısı olduğunu ekleyelim.

Nihayetinde filmin bitiş jeneriği aktığında zamanında çok eziyet çekmiş İnka medeniyetini Tad ve ekibi sayesinde bir kez daha saygıyla anıyoruz. Finale yakın 3D duygusunu körükleyen tapınak sahneleri ve farkında olmadan size ritim tutturan müzikleri seyir keyfini damakta bırakıyor.  Eğer bu hafta sonu çocuğunuzu filme götürmek ve kendinizde eğlenmek istiyorsanız, kesinlikle en iyi alternatif. Zamane çocuklarını bilemem ama ben oldukça eğlendim.

Twitter:@duygukocabay