Hesabım
    Dublör
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    3,5
    İyi
    Dublör

    Sinemanın İsimsiz Kahramanlarına Heyecan Verici Bir Saygı Duruşu

    Yazar: Hande Kara

    Sektörde uzun süre dublör koordinatörü olarak görev yaptıktan sonra, yapımcı ve yönetmen olarak kariyerine devam eden David Leitch, Bullet Train, Deadpool 2 ve Atomic Blonde gibi filmlere de yönetmen olarak imza attı. Bu kez başrole Ryan Gosling ve Emily Blunt’ı taşıyan Fall Guy’ın yönetmen koltuğuna oturan Leitch’in oldukça başarılı bir işe imza attığını, hatta kariyerinin en iyi filmi olduğunu söyleyebiliriz. Aksiyonsa aksiyon, romantizmse romantizm, komediyse komedi, maceraysa macera. Fall Guy tüm bunları çarpıştıran ve sonunda büyük bir patlamayla kutlayan bir roller coaster.

    Elbette girişteki bu beğeni satırlarına sebep olan sadece yönetmen David Leicht değil, aynı zamanda senarist Drew Pearce ile birlikte, yıldızımız Ryan Gosling’in önlenemez ışıltısı. Fall Guy her ne kadar 80’lerin Lee Majors başrollü aksiyon dizisinden uyarlama olsa da, (Majors’ü de bir sahnede görüyoruz) kendine çok daha şaşalı bir dünya çiziyor.

    Colt Seavers, uzun zamandır Tom Ryder isimli aksiyon yıldızının dublörüdür. Aynı sette çalıştıkları kameraman Jody Moreno ile aralarında romantik bir ilişki vardır. Colt bir gün sette geçirdiği talihsiz bir kazanın ardından, sektöre küser ve herkesle ilişkisini kesip ortadan kaybolur. Bir buçuk yılın ardından, yapımcı Gail’den "Metal Storm" filminde çalışması için bir telefon alır ve teklifi kabul eder. Ancak sete vardığında esas sorunun filmin yıldızı Tom Ryder’ın ortada olmaması olduğunu ve filmin yönetmeninin Jody olduğunu öğrenir. Jody’yi hala seven ve kendisini affettirmenin en iyi yolu olarak filmini kurtarmak olduğunu düşünen Colt, Tom’u bulmak için yapımcı Gail ile çalışmaya başlar, ancak işler hiç de göründüğü gibi değildir.

    Universal Pictures

    Aksiyon sineması gerçekçiliği askıya almak üzerine kuruludur. Bu atlayış imkansız, o arabanın taklası imkansız, ordan sağ çıkmak imkansız. Leitch ise bu şovun nasıl yapıldığını çok iyi biliyor ve tarifi izleyiciye gerçek zamanlı olarak veriyor. Fall Guy’da inanmayacağınız tek şey; Tom Ryder isimli film yıldızını canlandıran Aaron Taylor-Johnson'ın bir şekilde Ryan Gosling'den daha popüler olduğu bir dünyanın var olduğu. Leitch, dublörlerin ödüllendirilmesi ve tanınması gerektiğini bir kez daha öne sürüyor ve film de haklı olduğunu kanıtlıyor. Ancak filmi beğenmemizin tek sebebi aksiyon değil. Ryan Gosling ile Emily Blunt arasındaki eğlenceli ve patlayıcı kimya, The Fall Guy'a düşmenizi sağlıyor. Filmin popüler kültür göndermeleri de eğlence tarafının ihtiyacını rahat rahat karşılıyor. Dune, Tom Cruise, dublör oscarları derken en iyi sahnelerden bazıları da Blunt ve yüksek Kenerjili Gosling'in birbirlerinin yörüngesini işgal etmesiyle geliyor. Jody'nin defalarca Colt'un ateşe verildiği ve bir megafon aracılığıyla şikayetlerini haykırırken bir kayaya çarpmasını istediği sekans gibi.

    The Fall Guy ayrıca yapımcıların ve stüdyoların, yönetmenlerin yaratıcı özgürlüğüne aşırı müdahaleleri ve bazı oyunculara atfedilen toksik süperstar davranışları hakkında sektöre çok açık bir mesaj gönderiyor. Fall Guy, onlarca yıldır film endüstrisi tarafından ihmal edilen cesur ve atılgan dublörlere tutkulu bir övgü olarak ortaya çıkıyor. David Leitch, dublör departmanının çoğunlukla görsel efektlerin yardımı olmadan gerçekleştirdiği etkileyici fiziksel becerilerin öne çıkardığı aksiyon, komedi, romantizm ve gizem dolu bir deneyim sunuyor. Bu, sinemanın eğlence gücünü arttırmak için her gün hayatlarını riske atanlara bir saygı duruşu.

    Her ne kadar birden fazla olay örgüsü nedeniyle ara sıra odak noktasını kaybetse de film, yaratıcı özgürlüğün önemi ve film yapımında yer alan herkese saygı gösterilmesi gerektiği konusunda net bir mesaj iletiyor. Ryan Gosling ve Emily Blunt'un karizmatik performanslarının yanı sıra Dominic Lewis'in enerjik müzikleriyle (Filmin birçok yerinde duyduğumuz KISS şarkısı “I Was Made For Lovin' You” yüzünden koltuklarda oturmak çok da kolay olmuyor.) sinemaya ve kamera arkası yoğun çalışmaya dair bu kutlama, yılın mutlaka izlenmesi gereken IMAX filmlerinden biri. Parmaklar havaya!

    Daha Fazlasını Göster

    Yorumlar

    Back to Top